Muğla’nın Bodrum ilçesinden Yunanistan’ın İstanköy adasına geçmeye çalışan yaklaşık 40 göçmen ölümden döndü. Sabahın erken saatlerinde İstanköy adasına iki botla 500 metre yaklaşan göçmenleri, Yunan Sahil Güvenlik tekneleri durdurdu. Göçmenler ölüm pahasına botlarını adaya doğru sürünce bu kez Yunan askerleri silaha sarıldı. Silah sesleri Akyarlar sahilinden de duyuldu. Tam üç saat Yunan askerlerinin taciz ve tehditleriyle mücadele eden göçmenler korku içinde Bodrum sahiline geri dönmek zorunda kaldı. Göçmenlerin ölümle özgürlük arasındaki zor tercihini Sözcü kameraları saniye saniye görüntüledi.

 

 

 

Sözcü’den Yaşar Anter’in haberine göre Muğla’nın Bodrum ilçesinden bu sabaha karşı Turgutreis ve Akyarlar mahalleleri arasından bindikleri altı metrelik lastik bot ile denize açılan yaklaşık 30 Güney Afrikalı göçmenin bulunduğu lastik bot ile içerisinde 8 İranlı ve Suriyelinin bulunduğu 3 metrelik bot sabah 07.00 sıralarında İstanköy adasına 500 metre yaklaştığında iki Yunan sahil güvenlik botu tarafından önleri kesilerek durduruldu.

 

 

DALGA YAPARAK BATIRMAYA ÇALIŞTILAR, HAVAYA ATEŞ AÇTILAR
Yunan sahil güvenlik botları göçmenleri dönmeye ikna edemeyince iki botun etrafından süratli biçimde dönmeye başladı. Dev dalgalar ile birlikte iki bot alabora olma tehlikesi geçirirken büyük olan lastik bot su almaya başladı.

Buna rağmen göçmenler dönmeyince bu kez Yunan askerleri havaya uyarı ateşi açtı. Silah sesleri Akyarlar sahilinden duyuldu. Göçmenlerin bot ve tekneyi batırma tehdidi almasından sonra bu kez Yunan sahil güvenlik botları göçmen botlarına burunlarını dayayarak Türk karasularına sürmeye çalıştı.

Kadın ve çocukların da bulunduğu göçmenler her an batma tehlikesindeki botların içinde birbirlerine sarılıp dehşeti yaşadı. O anlar Sözcü kameraları tarafından saniye saniye görüntülendi. Olayların devam ettiği sırada iki Yunan sahil güvenlik helikopteri de havadan göçmenleri takip ettiği görüldü.

 

 

AYLAN BEBEK’İN ÖLDÜĞÜ SAHİLE ÇIKTILAR

 

 

Yaklaşık üç saat mücadele veren göçmenler Yunan botlarının kendilerini iterek Türk sularına kadar getirmelerinin ardından çaresiz, denize açıldıkları Ali Hoca Burnu’na geri döndüler. 2015 yılında kardeşi ve annesi ile birlikte ölen Aylan Kurdi bebeğin öldüğü sahile çıkan Güney Afrikalı mülteci grubunun içindeki bebek ve kadınların çok olması dikkat çekti.

Perişan ve korkulu halleriyle plaja çıkan göçmenler ölümle tehdit edildiklerini dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. 32 yaşındaki Swati Velley “Umut yolculuğu için 5 bin dolar verdik. Sahile çok az kalmıştı ancak Yunan askerleri ellerinde silahlarla bizi karşıladı. Yaklaşık üç saat mücadele ettik. Ateş ettiler, batırmaya çalıştılar. Ya boğulup gidecektik ya da geri dönecektik. Çaresiz çıktığımız yere geri döndük” dedi.

 

 

TAM ÜÇ SAAT DEHŞETİ YAŞADIK
Diğer bot ile dönerek karaya çıkan 29 yaşındaki İranlı Bilal Metin, Türkçe yaptığı açıklamada “Türkiye’de çok rahattık, sıkıntımız yoktu. Allah Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ve Atatürk’ten razı olsun. Ama biz daha iyi şartlarda yaşamak için Avrupa’ya gitmek istiyoruz. Bugün ölümden döndük, zulüm gördük. Önce batırmaya çalıştılar, sonra havaya ateş ettiler. ‘Dönmezseniz öldüreceğiz’ dediler. Sürekli botları ile bizim bota vurup batırmaya çalışıyorlardı. Çaresiz kalarak geri döndük” diye konuştu.

Karaya çıkan Suriyeli ve İranlıların yürüyerek Turgutreis mahallesine Güney Afrikalı göçmenlerin ise Akyarlar mahallesine doğru uzaklaştıkları görüldü.