‘Sinan Ateş’in tetikçisini eski Ülkü Ocakları yöneticisi kaçırdı’

‘Sinan Ateş’in tetikçisini eski Ülkü Ocakları yöneticisi kaçırdı’
2 Mayıs 2024 09:43

Sinan Ateş cinayetinden önce eski Ülkü Ocakları Genel Merkez yöneticisi Tolgahan Demirbaş’la yazıştığı ve görüştüğü ortaya çıkan eski Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Bürosu Amiri M.E.A. ifadesinde, Demirbaş’ın tetikçi Eray Özyağcı’yı kaçırdığını söyledi.
Gazeteci İsmail Saymaz, Sözcü’deki köşesinde Sinan Ateş cinayetini yazdı. Cinayetten önce Tolgahan Demirbaş’la yazıştığı ve görüştüğü ortaya çıkan eski Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Bürosu Amiri M.E.A. ifadesine ulaşan Saymaz’ın yazısından dikkat çeken ifadeler şöyle:

“22 şüpheli hakkında tasarlayarak öldürme, öldürmeye teşebbüs, suça azmettirme ve yardımdan iddianame hazırlanarak, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.

Şüpheliler arasında üç polis var. En kıdemlisi, eski Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Bürosu Amiri M.E.A.

M.E.A.’nın cinayetten önce ve sonra eski Ülkü Ocakları Genel Merkez yöneticisi Tolgahan Demirbaş’la yazıştığı ve görüştüğü ortaya çıkmıştı. Demirbaş’ın sildiği ve özel bir programla kurtarılan yazışmalarından ötürü M.E.A. tutuklandı.

 

 

‘SORUŞTURMAYI YÜRÜTEN KOMİSERDİ’

 

 

Demirbaş, suikast sonrası tetikçi Eray Özyağcı’yı Ankara dışına çıkardığı öne sürülüyor.

İki kez gözaltına alınıp serbest bırakılan Demirbaş, 25 Ocak 2023’te Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Emre Yüksel’le birlikte tutuklandı.

M.E.A. ise Ateş soruşturmasını 30 Ağustos 2023’e dek yürüten komiserdi.

M.E.A., 19 Ekim 2023’te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda alınan ifadesinde, Demirbaş’ı iki yıl önce arkadaş ortamında beden eğitimi öğretmeni olarak tanıdığını söylüyor.

M.E.A. ile Demirbaş’ın yakın ilişkisi olduğu anlaşılıyor.

 

 

“ONUN İPİNİ ÇEKMİŞLER”

 

 

Tolgahan Demirbaş’ın yazışmalarını içeren bilirkişi raporuna göre…

Demirbaş, 10 Mart 2022’te M.E.A.’ya Ateş’in telefon numarasını göndererek, şöyle yazıyor:

“Amirim bizim GB (Genel Başkan) istedi de. Adres lazım bize. Sana zahmet olmazsa.”

M.E.A., “Estağfurullah, bakalım reis” diyor.

Sorguladığında, numaranın Ateş’e ait olduğunu görüyor.

“Reis, önceki gb’ye (Genel Başkan) çıkıyor bu numara” diyor.

Demirbaş, “Aynen reis, onun ipini çekmişler” diye yanıt veriyor.

M.E.A., “Birazdan arıyorum reis” diye yazıyor.

Raporda, yazışmadan bir buçuk saat sonra Demirbaş’ın telefonunun ‘notlar’ bölümüne Ateş’in adresini kaydettiğine dikkat çekilerek, “M.E.A’nın Ateş’in adresini sorguladıktan sonra Demirbaş’a verdiği değerlendirilmektedir” deniyor.

M.E.A.’ya ifadede bu iddia soruldu.

M.E.A., önce şu yanıt verdi:

“Olaydan sekiz ay önce Demirbaş’ın isteği üzerine Ateş’in cep telefon numarasını sorgulayıp ev adresini ilettiğim yönündeki tespit doğru değildir. Ben böyle bir bilgiyi iletmedim.”

Yanıt üzerine yazışma içerikleri okundu.

M.E.A., bu kez de “Ateş’in numarasını sorgulayıp sorgulamadığımı, Demirbaş’a ‘Bu numara eski genel başkana çıkıyor’ diye mesaj yazıp yazmadığımı hatırlamıyorum” şeklinde konuştu.

Demirbaş’ın “Aynen reis, onun ipini çekmişler” şeklindeki mesajını hatırlamadığını ileri sürdü. “Böyle bir mesaj gelmiş olsaydı mutlaka hatırlardım” diyor.

Yüksel, 14 Nisan 2022’de Ateş’in avukatı Ali Yücel’in plakasını Demirbaş’a yollayarak, “Başkanım buna hemen bir baktıralım” diyor.

Demirbaş, “İletiyorum hemen” diye karşılık veriyor.

Ardından M.E.A.’ya mesaj gönderiyor.

M.E.A., ifadesinde şunları söylüyor:

“Yücel’in plakasını sorgulayarak, ev adresini iletip iletmediğimi hatırlamıyorum. Bilgileri göndermiş isem Demirbaş’ın ne maksatla almak istediğini bilmiyorum.”

M.E.A., bilgilerin gizli kalması için Demirbaş’ı uyardığını belirterek, şöyle devam ediyor:

“Bilgilerin paylaşılmaması konusunda gizlilik içerisinde kendisinde kalması yönünde mesaj göndermiş olabilirim. Bu bilgilerin sorgulanıp paylaşılmasının suç olduğunu biliyorum.”

 

 

‘TETİKÇİYİ KAÇIRDI’

 

 

M.E.A., Demirbaş’ın tetikçi Eray Özyağcı’yı kaçırdığını ifade ederek, şunları söylüyor:

“Soruşturmanın başlangıcında Demirbaş’ın olaya dahil olduğuna ve Özyağcı’yı kaçırdığına dair tespitte bulunduğumuzda Yüksel’in olayın içinde olduğunu ve diğer şahısların ne derece olaya karıştıklarını bilmiyordum. Yüksel ve diğer şahıslarla ilgili bilgiler sonra ortaya çıktı.”