Özal ve Erbakan Namaz kılmıyorlar mıydı?

Özal ve Erbakan Namaz kılmıyorlar mıydı?
5 Eylül 2012 11:15

Takvim Gazetesi yazarı Ergün Diller bugün PKK saldırılarının artması ile ilgili garip ve anlamsız bir yazı yazdı! H&H Medya Takip

Diller yazısında kel bir arkadaşının yorumlarına yer verdi. Kel arkadaşının iddialarına göre Seccade ilk defa Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı makamına kadar çıktı!
Yani ne rahmetli İsmet İnönü namaz kıldı, ne Demirel ne rahmetli Özal ve Erbakan bu kel arkadaşa göre namaz kılımıyorlardı!

İşte o yandAŞ yazı:

Dün her zamankinden erken kalktım. Güneş yüzünü gösterirken kendime kahve yapmak için mutfağa gittim. Fincanı alıp saksılarla ördüğüm balkona çıktım.
Tarifi olmayan bir ses beni bir türlü rahat bırakmıyordu.
Gözlerimi kapatıp kahvenin kokusunu içime çektim.
Sessizliğin bayramını yaşarken birden masanın üzerinde duran telefonuma bir mesaj düştü.
Hiç kalkıp gidecek halim yoktu. Ancak 1 dakika sonra bir tane daha gelince artık duramazdım.
Telefonu elime alıp baktığımda dünyanın en esprili en zeki adamından bir çağrı vardı: ” … otelindeyim. Kahvaltıya bekliyorum.”

Uyku tutmayan gözlerim fal taşı gibi açıldı. Çünkü beni bekleyen sıra dışı KEL DOSTUM, çok az konuşur ve ortalıkta pek görünmezdi…
Otele yıldırım gibi girdim. Hızla kahvaltı salonuna yöneldim. Ama orada yoktu. Bir garson yaklaşıp, elime bir zarf verdi.
Uluorta açıp baktım. “Yukarıdaki pastaneye gel!” yazıyordu. Bizimki yine espri peşindeydi anlaşılan… Çıktım…
Merdiven başında bekliyordu.
Sarıldık.
Daha “Ne yapıyorsun, iyi misin?” diyemeden “Seni çok karamsar gördüm” dedi.
Şaşırmıştım.
Uykusuz bir geceden sonra net verilmeyen mesajları alacak gücüm yoktu!

Ne diyorsun yine?
Ne diyeceğim. Bugünkü (Dünkü) yazını karamsar buldum.
Hani sen umut verir, “Büyük Türkiye” derdin… Çark mı ettin?
Saçmalama Allah aşkına! Şaka şaka kızma hemen.
Ya neler oluyor anlatsana, durum kötü mü?
Sen de diğer gazete ve TV’lerin etkisinde kalmışsın. Ortada kötü olan bir şey yok.
Şehitler!
Elbette var. Ama şehitlerimizin olması, oralarda Türkiye’nin destan yazdığını örtmez ki!
Nasıl destan?
Yahu orada PKK’nın zayiatını kim biliyor. Ben cevap vereyim: “Kimse”… Devlet bunları açıklamaz.
Siz açıklayın o zaman!
Bizden istenen de o! Kürtler’i elimizden almak istiyorlar. Biz ise Kürt kardeşlerimizi bırakmayacağız.
 Beyrut’a da Şam’a da onlarla birlikte gideceğiz. Kürtler en büyük gücümüz.
Nasıl yahu? Şu anda yapılmak istenen operasyonu biliyor musun?
Bilsem burada olur muydum?
Önceki gece, yani şehit haberleri geldikten sonra Adıyaman’da bir grup kalabalık BDP merkezine yürüdü. Akan kandan milletvekillerini sorumlu tuttu.
Eee?
Amaç da bu zaten.
Açık konuş!

Türkiye’de ezici çoğunluk ilk kez MENDERES’ten sonra kendini iktidarda buldu. PKK’nın arkasındaki güçler bunu biliyor.
Tek amaçları, bunu bozmak.
Klişe olmadı mı biraz?
Belki evet. Ama unutma adamların yapmaya çalıştığı operasyon daha da derin.
Adamlar bir türlü başaramadığı Türk-Kürt savaşının peşinde.
30 yıldır olmadı ama!
Evet ama şimdi oyun başka.

Cumhuriyet tarihinde ilk kez SECCADENİN GİRDİĞİ CUMHURBAŞKANLIĞINI ve BAŞBAKANLIĞI geri almak istiyorlar.
Bunu, hükümeti yıpratarak yapabilirler.
Bu gerçekleştiği an SÜNNİ TÜRKLER ve destek olan SÜNNİ KÜRTLER, PKK ve destekçilerinin üzerine yürüyecek.
Plan bu! Şeytanca ama sonuç alınabilecek bir bakış açısı!

Devlet ne yapıyor peki?
Tabii ki gereğini. Sen klişe sözlere takılmazsın bilirim. Ama Şemdinli’ye masa kuranlar YENİLGİYİ ve YENİ MASAYI kabul ettiklerini resmen açıkladı.
Bunu gözden kaçırma.
Ama ertesi gün saldırı oldu.
Olabilir. Yine gelebilirler. Ama büyük fotoğrafta kaybettiklerini örtmez ki bu! Eski masanın bütün patronları boyun eğdi.
Ne gidecekleri bir yer ne de söyleyecekleri bir söz var.
Sünni işine gelsene yine…
Bak adamlar AK PARTİ Hakkari İl Başkanını kaçırdı.
Hedef az önce dediğim gibi. Hem hükümeti yıpratmak, hem destek veren Sünni kesimin dönüp PKK’ya destek verenlere tokat atmasını sağlamak… Yahu adamlar bölgeye gelen genç kaymakamların ateş parçası olduğunu biliyor. Hepsi uzman bir istihbaratçı gibi. Bu yüzden birini kaçırıp, karizmayı çizmek istiyorlar.
İçime su serptin yahu?
Gerçek bu dostum. İsrail’le aramızdan su sızmadığı zamanda bu terör vardı. Şam, Öcalan’ı 15 yıl beslerken bu arkadaşların sesi hiç çıkmazdı.
Millet er geç oyunu görecek. Hani Türkiye ABD’nin her dediğini yapıyordu. İnan hepsi bizim kurduğumuz oyunun içinde.
İstesek 30 dakika sonra Şam’dayız. Derdimiz bu değil.
Bunu da en iyi Rus Üssü’nde yerin iki kat altında saklanan Esad biliyor…
CIA Başkanı neden geldi?
Biraz bekle! Ve gözlerini dört açarak gelişmeleri izle…
Gerçekten güvende miyiz?
Şehirlerde yapmaya kalkıştıkları onlarca eylemi, kimsenin burnu bile kanamadan engelliyoruz.
Adamlar istihbaratın nereden geldiğini bilemedikleri için şaşırmış durumda. “Patlat emri” verdikleri elemanlar, 9 ay kasaba kasaba dolaşıyor. İzlerini kaybetmek için. Kaybolan kendileri oluyor sonunda!
Peki ya Güneydoğu’da durum ne?
400 kilometrekare alanı kaybettik mi?
Onu söyleten İsrailli ağabeylerine sorsunlar! PKK’ya istihbarat vermekle bu iş olmaz.
Şunu bil; Öyle çocuklar görev yapıyor ki dağlar bile onlardan korkuyor! PKK zaten titriyor!
Ama saldırılar sürüyor!
Sürecek de… Tek şansları bu.
Yaşamak için ölmek zorundalar.
Yoksa dağa adam çıkmaz.
Hayatta olduklarını göstermek için ölümüne geliyorlar. Biz kimsenin cam köşküne taş atmıyoruz. Taş atacağımıza gidip köşkü alırız.
Birileri ısrarla “PKK’nın arkasında Suriye var” diyerek bizi oraya itiyor. Ağabeylerinin desteğini saklamak için tabii. Her şeyin farkındayız!