İmamoğlu’ndan Erdoğan’a metro yanıtı: Bu metrolar size kalsaydı bu şehir şu anda metro mezarlığı olurdu

İmamoğlu’ndan Erdoğan’a metro yanıtı: Bu metrolar size kalsaydı bu şehir şu anda metro mezarlığı olurdu
26 Mart 2024 08:44

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Duayen Gazeteci ve Sözcü Yazarı Uğur Dündar’ın gündeme dair sorularını yanıtladı.

 

 

HAKKINDAKİ SORUŞTURMALARA NE DİYOR?

 

 

*Sonuçta biz bir kamu kurumuyuz tabii ki denetlenmeliyiz. Ama denetlenmelerin gerekçeleri olmalı. Ben bunların hepsi gerekçesiz demiyorum ama bazen bakan bir açıklama yapıyor ertesi gün bir bakıyorsunuz müfettişler geliyor. Ya da Cumhurbaşkanı bir açıklama yapıyor hadi bakalım bir ekip daha geliyor.

 

*Bir de şunu belirtmek isterim 1019 adet soruşturma içinde neredeyse mülkiye müfettişlerinin araştırmaları, eski İETT, iştirakler, inceleme, araştırma, ön inceleme v.s. böyle farklı statülerde var.

 

 

“SAYIŞTAY DENETİMİ TABİRİ CAİZSE BİR HÜCUM YAPTI”

 

 

*Burada rutin denetimler vardır o rutin denetimleri ki bize de gelen, bizden önceki rutin denetimler… Onları çıkardığınızda aslında bizden önceki dönem yok denecek kadar az.

*Kaldı ki iştiraklere yıllar yılı Sayıştay hiç gelmemiştir. Biz dönemimizde Sayıştay denetimi tabiri caizse bir hücum yaptı iştiraklerimize.

*Günün sonunda ben şunu gönül rahatlığıyla söylüyorum; seçime 5 gün kala bu 5 yılın ortaya çıkardığı sonuç şu; ortada hiçbir şey yok, hiçbir şey bulamamışlar.

*Günün sonunda hakkımızda açılmış ‘ahmak’ davası var. Oradan bir siyasi yasaklıkla ilerleyen bir süreç var. İstinafta o da. Onun dışında bir süreç yok. Kaldı ki bu ‘ahmak’ davası süreci içerisinde benimle ilgili kararı atanan 3. hakim verebildi.

*5 yılın sonunda ben bahtiyarım. Kimse Ekrem İmamoğlu soruşturamadık diyemez. Vallahi Cumhuriyet tarihinin en büyük soruşturmasını geçirdik.

*Kendi partisinden kişilerin yönettiği belediyelere gitmemeleri ciddi bir kaygı. Toplumumuz bundan kaygı duymalı ve ‘neden gitmiyorlar’ diye endişelenmeli.

 

 

İSTANBUL EMİRGAN’DA 50 MİLYON DOLARLIK 3 VİLLA İDDİASI

 

 

*Paravan şirket dedikleri İmamoğlu İnşaat. Bu şirket neredeyse 3 nesildir ticaretle uğraşan bir aile şirketi. Bu şirketin tarihinde de güzel anektodlar var. Trabzon’da başlayan İstanbul Beylikdüzü’nde devam eden, vergi rekortmenliği sıralamalarına girmiş bir kuruluş.

*Ben neredeyse 35 yıllık BAĞ-KUR’luyum. Binlerce kişi istihdam etmiş bir şirket. İmamoğlu İnşaat ticaret yapar. Kamu ile işi olmaz, usülsüz işi olmaz.

*Ben kişisel mal varlığımın dışında gerek olmadan eşimin de mal varlığını açıkladım. Aynı zamanda şirkette hissesi olan bir insanım. Bu daha önceki beyanlarımda da var. Bizim gizlimiz saklımız yok.

 

 

KENTSEL DÖNÜŞÜM

 

 

*Biz geldiğimizde kentsel dönüşümü unutmuş bir ekip vardı, öyle bir dünyası yoktu. KİPTAŞ lüks konut yapıyordu.

*TOKİ zaten lüks konuttan başka bir şey yapmıyordu. ‘Kentsel dönüşümü biz çözeriz…’ Devlet sendeydi, Bakanlık sendeydi, İBB sendeydi, ilçe belediyelerinin nedredeyse 30’u sendeydi, peki ne yaptın. Ama siz kentsel dönüşüm diye Fikirtepe’yi yarattınız.

 

 

KURUM’A METRO GÖNDERMESİ

 

 

*Yüzde 0 olan metro hattı vardı. Şu anda yüzde 40’lara geldi. Şapkadan tavşan çıkararak bir kısım projeleri yürüttük. Sadece geçtiğimiz hafta açtığımız metrolar 18 km. Yani bununla birlikte 65 km.

*Biz aslında 65 km değil, 81 km yaptık. Hani diyor ya Sayın Erdoğan ‘Bütün metroları biz yaptık’ Yahu bu metrolar size kalsaydı bu şehir şu anda metro mezarlığı olurdu. Sayın Kurum bir programda, Ulaştırma Bakanlığı’nın yaptığından toplam metroyu düşerek bizim 65 km metro yaptığımızı tescilledi.

*Yani problem şurada; Matematik, Murat Kurum… İkisinin arasında fark var. Matematik şaşırtmıyor, Murat Kurum şaşırtıyor.

 

 

ERDOĞAN’IN ENFLASYON SÖZLERİNİ TİYE ALDI

 

 

*İstanbul’da yönettiğimiz 5 yıllık bütçenin, vatandaşımız tarafından iyi anlaşılması için bizim de dersimize çalışması lazım ve bunu bizim vatandaşımıza tabiri caizse her sayfasını anlatmamız gerekiyor.

*Niye derseniz; aslında çok net kıyaslanabilir hatta kıyaslamada bir kısım parametreler üzerinden bizim dönemimizin maliyet açısından olsun gelir açısından olsun bir kıs dezavatndaşı da olmasını hesaba katarsak muazzam bir dönem yaşattık.

*Ben iddiayla söylüyorum. İstanbul her anlamda yatırıma muhtaç bir şehir. Milyarlarca lira yatırım yaptık.

*Ben 6 yaşından beri çalışıyorum. Emeği öğrendim dolayısıyla ben işimi yaşıyorum. Para kazanmayı, borç ödemeyi bilen bir insanım. Öyle havaya imzalar atıp oraya kule izni ver buraya şu izni ver değil. Taşının toprağının ne olduğunu bilen oradan bereketin nasıl çıktığını bilen bir insanım.

*Dersime çok iyi çalışırım her işin uzmanı değilim. Yüzlerce uzman çalıştırıyorum ve ben işimin sahibiyim. Bu bakımdan bizden önceki 5 yıl ve bizim dönemdeki 5 yıl arasında döviz bazında en az yüzde 35-40 emtia farkı var.

*Enflasyonu artık ağzıma almıyorum. Bugün sayın Cumhurbaşkanı sanki enflasyonun sorumlusu benmişim gibi; ‘işte biliyorsunuz bazı ücretlerde artış yapıyoruz ama cebinize girene kadar enflasyondan dolayı değer kaybediyor’ dedi. Kime şikayet ediyorsa garip bir durum yaşıyoruz.

*Enflasyon konusunda öyle bir berbat 6-7 yıl yaşattılar ki bize hani gözünden ışık fırlayacak bakandan tutun bu yaz uçacak Türkiye diyen bakanlara varıncaya kadar…

 

 

İSTANBUL SEÇİMİNDE SON DURUMU AÇIKLADI

 

 

*Biz meclis çoğunluğunu alacağız. 14 ilçemizde sorun yaşamıyoruz. Artı 14 ilçede çok iddialıyız. Daha ötesini konuşursam nazar… Nazara inanıyorum birazcık. Nazar değer diye burada susmak istiyorum. Beni zorlasanız da ne bir ilçenin ismini veririm… Çünkü bütün ilçe adaylarımız iddialı çalışıyor.

*Benim kalbim 39 ilçenin 39’unun da bize bir madalyası vereceğini hissediyorum. Sultanbeyli’de de Pendik’te de verecek. Nasıl verecek bilmiyorum. Bu şu demek değil, 39’un 39’unu da kazanırız diye bir iddiadan bahsetmiyorum. Bir şekilde bizi ödüllendirecekler. Çünkü ben Bağcılar’daki çocuk ile Beşiktaş’takini eşitlemek için kendimi paraladım. Ya da Arnavutköy’deki bir anneyi, bir başka ilimizle eşitleyelim diye kendimi paraladım.

*Sırası gelmişken; 39 ilçe de de eşit hizmeti gösteren, hiçbir belediyeyi partisinden dolayı ayırt etmeyen, eşitlikçi, ahlaklı bir dönemi vadettik. O bakımdan kusura bakmasınlar ama kurduğumuz bu güçlü ittifak bozulmadan devam etmeli. “Ben bağımsız aday çıktım.” Kusura bakmayın kardeşim, ben kabul etmiyorum. Hiçbir egonu kabul etmiyorum. Hiçbir gerekçeni kabul etmiyorum. Bunun adı Sarıyer’dir, bir başka yerdir kabul etmiyorum.

 

 

BAKANLARIN AKP ADAYINA OY İSTEMESİ

 

 

*2019 seçimlerinde de aynı yorumu yapabiliriz. Şimdi de aynı şeyleri yaşatıyor. Sayın Cumhurbaşkanı keşke ülkemizi bu duruma sokmasa. Bakanlar sokaka sokak gezmeze, kendisi ülkemizi bu duruma düşürmese çünkü bir şehrin belediye başkanı seçilir. İşte kendisi Cumhurbaşkanı seçildi. Görevinizi yapın.

*Son 11 ayda seçime girdiğimiz aylardaki bilançolara bakalım; en az yüzde 50 daha kötü durumdayız. En az yüzde 80-90 daha fakiriz. Şimdi böyle bir ortam varken Cumhurbaşkanlığı makamını böyle bir duruma düşürmesi beni çok üzüyor. Keşke böyle olmasa.

*Ben her şeye rağmen şunu söyleyeyim; toplumumuz müthiş bir vicdan işletecek. İnanılmaz bir vicdan muhasebesi yapacak. İstanbullu 5 yılda şunu gördü; partizanlık yapılmadan insanlarına hizmet eden bir anlayışı yaşadı. Bu tadı aldı.

*Ben diyorum ki; biz bunun teminatıyız. Biz güçlü bir İstanbul ittifakıyız. Bunun içinde herkes var. Ben kimseyi ayıramam olmaz Cumhuriyet bana bunu emrediyor. Benim ahlakım, inancım bana bunu emrediyor.

 

 

HANGİ BAKAN İMAMOĞLU’NA YARDIMCI OLDU?

 

 

2023 seçimden sonra uzun bir mektup yazdım. ‘Sayın Mehmet Şimşek göreve geldiniz, size bu mektubu yazıyorum, sizden randevu istiyorum. Bekleyen çok önemli hazine onayı var. Onu alacağız metrolara kullanacağız. Lütfen bize de bir randevu verin’ dediğimde bir bir buçuk ay sonrasına bir randevu verdi.

*Gittim kapıda karşılarken ‘sayın başkan benden randevu istediniz arkadaşlara da sordum ne var diye zaten yazılı olarak belirtmişsiniz, dosyalarınız vardı. Ben onları imzaladım bilginiz olsun’ dedi.

Ben de ‘sayın bakan teşekkür ederim. Eğer kapıdan gönderirseniz döneyim ama isterseniz kapıdan girip bir kahvenizi içeyim’ diyerek bir espiri yaptım. Sonra içeri girdik ve kahvemizi içtik.

Bunu şunun için anlatıyorum; bir tek bu var. Onun dışında yok. Ben bunu da herkes içinde söylerim. Sayın Kurum, İSKİ yönetim kurulu üyesini imzalayamadı.

 

 

“AK PARTİLİLER BİR DERS VERECEK”

 

 

*Dolayısıyla ben diyorum ki; herkesin oyuna layık olabilirim. Bu tabiki halkımızın takdiri. Ben AK Parti’nin oyunu da alacağım, bütün partilerin oyunu alacağım.

*Derin bir vicdan işleyecek, derin bir ders verecekler. O ders nasıl bir ders biliyor musunuz, bence AK Partililer bir ders verecek. Diyecekler ki ‘ey bakanlar gidin işinizi yapın, gidin ekonomiyi düzeltin, gidin emeklinin maaşını düzeltin, bırakın Ekrem İmamoğlu’nu işini yapsın’ deyip AK Partililer bile oy verdiği iktidara ders verecek bu seçimde.

 

 

SANDIK GÜVENLİĞİ

 

 

*Pazar günü sandıklar güvencede ama biz bir kişi daha fazla olsun istiyoruz. İnsanlar İstanbul gönüllülerine üye olabilir. Oraya üye olmasalar da destek olabilir. Partimizin bütün kanalları açık, CHP’yi arayabilirler, sandıklarda görev alabilirler.

*Pazar günü, bir demokrasi şölenine dönsün, millet derin bir nefes alsın. İstanbul iyileşiyor, güzelleşiyor, kendine geliyor. Daha da gelecek. İstanbul dünyanın en güzel şehri, daha da güzel bir hale getireceğiz. İstanbul’un demokrasisi Orta Doğu’ya iyi geleceke, Balkanlara, Avrupa’ya iyi gelecek.