Haluk Koç: CHP ne Swoboda'nın ne Swobodagillerin çizdiği çizgiyi izlemeyecektir

Haluk Koç: CHP ne Swoboda'nın ne Swobodagillerin çizdiği çizgiyi izlemeyecektir
17 Mayıs 2013 16:22

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, başkanlığında toplandı.

Kılıçdaroğlu ile AP Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda arasında yaşanan gelişmeler ile ilgili olarak Koç, “Konu CHP değil, konu Türkiye’nin çıkarlarının, AP’nin adına sosyal demokrat grup denen grubun şu andaki lideri tarafından nasıl bir mercekten değerlendirildiği. Bizden istedikleri: ‘Evrensel sosyal demokrasinin ilkelerine göre hareket edeceksiniz. Mutlaka bizim diktiğimiz elbiseyi giyeceksiniz.’ Yani ‘AKP’msitrak bir parti olacaksınız. AKP gibi davranacaksınız. Bizim çıkarlarımız sizin için savunulması gereken hedefler olmalı.’ CHP’nin iki farklı özelliği olduğunu görmek istemiyorlar. CHP’nin en temel özelliklerinden bir tanesi, devrimci özüdür, anti emperyalist bir Kurutuluş Savaşı’ndan filizlenmesidir. Türkiye’de önemli devrimlerin öncüsü olması ve demokrasiye geçisin kapısını açmasıdır. 1970’lerde sosyal demokrasiyle tanışması ve sosyal demokrasinin, onların savunduğu teslimiyetçi ilkeleri değil özündeki ilkeleri savunma gayreti içinde olmasıdır. Aramızdaki fark bu. Onlar, bizim aynı kendi partilerinin biat ettiği gibi biat etmemizi, susmamızı, küresel reçetelere boyun eğmemizi, teslim olmamızı istiyorlar. Her türlü emperyalist projenin yaşadığımız coğrafyada adım adım gerçekleştirilmesine karşı direnmememizi, ses çıkartmamamızı istiyorlar. Anayasada olduğu gibi ‘boynunuz bükün, evet deyin, teslim olun.’ CHP ne Swoboda’nın ne Swobodagillerin çizdiği çizgiyi izlemeyecektir. CHP ilkelerini koruyarak, Türkiye’deki demokrasi özgürlük mücadelesine devam edecektir” diye konuştu.


BAŞBAKAN ERDOĞAN’IN ABD GEZİSİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD gezisine değinen Koç, “Dünkü görüşmelerin özü şudur: Başbakan’a Suriye ve Ortadoğupolitikalarında ‘haddini aşma’ öğüdü verilmiştir. Görevleriyle ilgili yeni kodlar yüklenmiştir. Yani Başbakan kırışıklıkları ütülenmiş şekilde Türkiye’ye dönecek şimdi. Suriye konusunda, senin kafandan geçen, yeni Osmanlıcılık hayallerinin ABD’yi rahatsız ettiği münasip bir şekilde söylendi. Bunu anlıyoruz, ABD ve Rusya’nın ortak planı olan proje, yani Suriye’deki Baas rejimiyle muhalefet adı verilen karmaşık yapının bir müzakere sürecine alınmaları, Başbakan’a tebliğ edildi. ‘Esad gidecek ama Baas kalacak’ deniliyor. Cenevre’de planlanan görüşmelerin özünde bu var. ‘Askeri müdahale, uçuşa kapalı bölge yok’ diyor. Kimyasal silahla ilgili kanıt yok. Başbakan’ın çantası doluydu, kolay tabii çuvallar dolusu belge üretip, Balyoz’da sahte delil, gizli tanık. Ergenekon’daki gibi üreteceksin koyacaksın. Kanıt? Kanıt yok” dedi.