CHP'yi kimse yıldıramayacak

CHP'yi kimse yıldıramayacak
21 Ocak 2012 15:09

CHP ANKARA MİLLETVEKİLİ VE GRUP BAŞKANVEKİLİ EMİNE ÜLKER TARHAN’IN YAZILI BASIN AÇIKLAMASI

CHP ANKARA MİLLETVEKİLİ VE GRUP BAŞKANVEKİLİ EMİNE ÜLKER TARHAN YAZILI BASIN AÇIKLAMASI YAPTI

                                                                                                        

Kamuoyunda Wikileaks belgeleri olarak bilinen ve bir internet sitesinde yer alan  “ … Anayasa Mahkemesi Hakimi Haşim Kılıç, 1 Ağustos tarihinde bize özel olarak CHP’nin mevcut problemleri için kendini suçlaması gerektiğini aktarmıştır. CHP, muhalefet etmek görüntüsünü vererek ya da çok çekişme yarattıktan sonra isteksizce “her şeyi” – demokrasi yanlısı ortaya atılan tüm reformları — kabul ederek, kendisi için prensipsiz ve erişilemez bir imaj yaratmakta.  CHP, Hükümet doğru şeyi yapsa bile, sanki tek işinin AK Parti Hükümetinin yaptığı her şeye muhalefet etmek gibi davranmak olduğunu söylemiştir. Bu da seçmenleri kaçırıyor demiştir.” ifadeleri yer almaktadır. Bu ifadeler anayasa mahkemesi başkanı tarafından yalanlanmamış ve yargı yoluna gidildiğine ilişkin de bir bilgiye ulaşılmamıştır. Bu gizli görüşmenin deşifre olması ile söz konusu beyanların KHK’lerin iptaline ilişkin açtığımız iptal davalarında taraf olan partimiz hakkında olumsuz değer yargıları içermesi nedeniyle Haşim Kılıç’ın Cumhuriyet Halk Partisinin tarafı olduğu bir davada tarafsız karar veremeyeceği yolunda güçlü bir izlenim doğmuştur.

Yürütme organıyla uygun olmayan ilişkilerden fiilen uzak olmakla kalmayıp, aynı zamanda öyle görünmesi de gereken bir yüksek yargıcın, hem de yabancı bir ülkenin Büyükelçiliğine iç siyasete ilişkin iktidar söylemine yakın değerlendirmelerde bulunmasındaki tuhaf ötesi gariplik bir yana, TBMM’nin çıkardığı yasaları, yasa gücünde kararnameleri, TBMM İçtüzüğünü ve Anayasa değişikliklerini gerek gördüğü durumlarda Anayasa Mahkemesine taşımakla Anayasal olarak yetkilendirilmiş Ana muhalefet Partisini şikayet etmesi tarafsızlık ilkesiyle bağdaşmayan eylemler içinde bulunduğuna karine teşkil etmektedir.

Dolayısıyla partimizce yapılan ret talebi dünyanın her yerinde makul, gerekçeli,  dayanağı olan bir talep olarak değerlendirilebilecekken, “kötü niyetli” olduğu gerekçesiyle Türk Anayasa Yargısı tarihinde bir ilk olarak adeta Ana muhalefet partisine “sen artık fazla oldun” mesajı vermek amacıyla para cezasına hükmedilmiş olduğunu basından öğrenmiş bulunmaktayız. Asıl kötü niyetli olan bizatihi bu karardır.  Davanın tarafına bilgi vermeden doğrudan basına servis edilen bu kararın Türkiye’de yargıya ve yargı kararlarına yönelik kuşkuları bir kez daha doğrulaması bir yana aslında kararın ana fikri şudur:

Önce Meclis TV yayınının süresinin kısılması, ardından kürsüdeki bir Ana muhalefet milletvekiline fiili saldırının cezasız bırakılarak bu tür saldırıların teşvik edilmesi, iç tüzük değişikliği teklifi ile muhalefete verilen konuşma sürelerinin sınırlandırılmasının ardından Ana muhalefet partisi başkanına düzenletilen bir fezleke ile “susun konuşmayın,  konuşursanız, eleştirirseniz yanarsınız” uyarısının verilmesinin ardından Ana muhalefet partisinin anayasal başvuru hakkını sınırlandırmak ve yargı aracılığı ile gözdağı vermek için bu kez daha orijinal bir yönteme para cezası ile susturmaya çalışmaktan ibarettir.Gösterilen bu sopanın CHP’yi yıldıracağını zannedenler bir kez daha yanılmaktadırlar.

Bu kararla birlikte Anayasa Mahkemesinin haklı talebimizi haksız ve kötü niyetli bir yaklaşımla para cezası ile karşılaması, bundan sonra tarafı olduğumuz davalarda vereceği tüm kararları da şaibeli kılmıştır. Halkımız bilmelidir ki, CHP zindanlara atılan milletvekilleri ile, fezlekelerle, para cezaları, Ana Muhalefetin yönettiği belediyelere yönelik baskı ve zulümlerle susturulamayacak kadar güçlüdür. Halkımızın gücü ve desteği ile hukuk ve demokrasi mücadelemiz bugünden itibaren daha da ivme kazanacaktır. Baskıların arttığı yerde mücadelenin de bayraklaşacağı unutulmamalıdır.