CHP’li Özel, “Türkiye seçim yapamaz hale geldiyse sorumlusu 13 yıldır iktidarda olanlardır. Tek sorumlu Erdoğan ve AKP” dedi.

 

 

Giderek tırmanan şiddetin sandığı tehdit ettiğine yönelik değerlendirmelerin yanı sıra siyasi kulislerde 1 Kasım seçimlerinin ertelenebileceği iddiaları sıklıkla dile getirilirken, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Seçimini yapamayan, sandık kuramayan bir ülkede demokrasiden söz edilemez, siyaset kurumu yıpranır ve sorgulanır hale gelir” uyarısında bulundu. BirGün’e konuşan Özel’in değerlendirmeleri özetle şöyle:

 

‘İstikrar diyorlar ama…’

 

“3 Kasım 2002 tarihinde AKP iktidara gelirken ülkenin dört bir yanında seçim ve sandık güvenliği vardı. 13 yıldır tek parti iktidarı, kendileri ‘istikrar dönemi’ diyorlar ama bugün ülkeyi getirdikleri nokta ortada, sandık ve seçim güvenliği olmayan bir Türkiye… Bunu kendileri itiraf ediyorlar. 1 Kasım seçimleri 7 Haziran’la kıyaslanmayacak bir ortamda gergin, kanın aktığı, çatışmaların olduğu bir ortamda yapılacak.

 

Türkiye neredeyse seçim yapamaz hale geldiyse sorumlusu 13 yıldır iktidarda olanlar. Şehit cenazelerinde bir elin tabuttayken bir elinde mikrofon nutuk atarken gözünün ankette olduğunu biliyoruz hepimiz. Lanet olsun böyle siyasete de böle devlet adamlığına da.

 

‘Demokrasi sorgulanır’

 

Türkiye’de Cumhuriyet ilanından beri hep seçim yapıldı. Seçimini yapamayan, sandık kuramayan bir ülkede demokrasiden söz edilemez, siyaset kurumu yıpranır ve sorgulanır hale gelir. Demokrasilerde siyasetçilerin tartışılması doğaldır ancak siyaset kurumunun tartışmalı hale gelmesi demokrasiyi sorgulatır ve bu büyük tehlike. Çok üzülerek söylüyorum ki askeri vesayete son verdiklerini iddia edenler kendi vesayetlerini oluştururken siyasi tartışmalar ve analizlerin içinde tekrar asker, darbe kelimeleri geçmeye başlıyor.

 

‘Tarihte örneği var’

 

Kamu görevi yapan herkesin bilmesi gereken bir şey var hiçbir koltuk, makam, mühür kalıcı değildir ve mahkeme de kadıya mülk değildir. Kamu görevini yaparken bunu bilinçle yapmak lazım. O zaman oyunun, demokrasinin çizdiği çerçeve içinde atacağınız her türlü adım yapacağınız her türlü hamle meşrudur ama sahanın dışına çıkarsanız onun adı o noktadan sonra faşizm olur, diktatörlük olur. Demokrasinin, siyasetin enstrümanları dışında enstrümanlar kullanmaya başladığınızda büyüttüğünüz canavar kısa sürede kontrolden çıkar ve kendisini yaratanları yer. Dünya siyaset tarihinde benzeri pek çok örnek var. Ama Türkiye bunun çok hızlı bir tekrarını yaşıyor.

 

 

Kaynak:  Sebahat Karakoyun / Birgün