CHP’li Gök: İş yerinde şiddet ve tacizle mücadele için o sözleşmeyi onaylamalıyız!

CHP’li Gök: İş yerinde şiddet ve tacizle mücadele için o sözleşmeyi onaylamalıyız!
1 Şubat 2020 10:35

TBMM Başkanvekili ve CHP Ankara milletvekili Levent Gök Türkiye’nin ILO 190 Sözleşmesinin imzalayan öncü ülkelerden olması amacıyla  Meclis araştırması önergesi verdi. 

 

 

“Birleşmiş Milletler’in(BM) ihtisas kuruluşu Uluslararası Çalışma Örgütü(ILO) 10 – 21 Haziran 2019 tarihlerinde gerçekleştirdiği Uluslararası Çalışma Konferansında “İşyerinde Şiddet ve Tacizle Mücadele” konusundaki ilk küresel sözleşme ve tavsiye kararını kabul etmiştir. Sözleşme çalışma yaşamında insan haklarını tehdit eden şiddet ve tacizin aynı zamanda fırsat eşitliğini bozduğunu vurgulamakta, bu davranışların kabul edilemez ve insana yakışır iş tanımıyla bağdaşmaz nitelikte olduğunu ifade etmektedir. Şiddet ve taciz, fiziksel, psikolojik, cinsel veya ekonomik zararı amaçlayan, bunlarla neticelenen veya neticelenmesi muhtemel olan davranış, uygulama veya tehditler olarak tanımlanmaktadır. Sözleşme, üye devletlere şiddete sıfır tolerans ortamı yaratılması konusunda sorumluluklar yüklemektedir.” diyen Gök şöyle devam etti:

 

 

“Kadına yönelik şiddetin yükselişte olduğu ülkemizde 190 sayılı ILO sözleşmesini onaylamak ulusal, bölgesel ve küresel bazlarda önemli mesajlar verecek, Türkiye’nin her alanda kadını koruyan, çalışanları güvence altına alan tavrı örnek bir tavır teşkil edecektir. Sözü geçen sözleşmenin onaylanması için taraf ülkelerin ilgili yasalarında değişikliğe gitmeleri gerekmektedir. Türkiye ivedilikle bu anlaşmanın onaylanabilmesi için gerekli hukuki altyapıların hazırlığına başlamalı, yapılacak yasal düzenlemenin uygulamada karşılık bulması için ihtiyaç duyulan çalışmaları planlamalıdır.”

 

190 sayılı ILO sözleşmesini onaylanabilmesi için gerekli yasal altyapı çalışmalarının başlatılması, işyerinde şiddet ve tacizle mücadele için fiziki ihtiyaçların tespiti ve eksiklerin giderilmesi, ILO’nun 190 sayılı sözleşmesini onaylayan öncü ülkelerden biri olunması ve iş yaşamındaki bütün yurttaşlarımızın haklarının korunabilmesi amacıyla verdiği Meclis araştırma önergesi şöyle:

 

 

Birleşmiş Milletler’in(BM) ihtisas kuruluşu Uluslararası Çalışma Örgütü(ILO) 10 – 21 Haziran 2019 tarihlerinde gerçekleştirdiği Uluslararası Çalışma Konferansında “İşyerinde Şiddet ve Tacizle Mücadele” konusundaki ilk küresel sözleşme ve tavsiye kararını kabul etmiştir. Sözleşme çalışma yaşamında insan haklarını tehdit eden şiddet ve tacizin aynı zamanda fırsat eşitliğini bozduğunu vurgulamakta, bu davranışların kabul edilemez ve insana yakışır iş tanımıyla bağdaşmaz nitelikte olduğunu ifade etmektedir. Şiddet ve taciz, fiziksel, psikolojik, cinsel veya ekonomik zararı amaçlayan, bunlarla neticelenen veya neticelenmesi muhtemel olan davranış, uygulama veya tehditler olarak tanımlanmaktadır. Sözleşme, üye devletlere şiddete sıfır tolerans ortamı yaratılması konusunda sorumluluklar yüklemektedir.
Çalışma hayatı içerisinde bulunan eğitimdeki kişilerin, çırakların ve stajyerlerin, istihdamı sona eren işçilerin, gönüllülerin, iş arayan ve iş başvurusunda bulunan kişilerin, işveren yetkisini kullanan veya işverenin görev ve sorumluluklarını yerine getiren bireylerin iş statülerinden bağımsız olarak korunmasını hedefleyen sözleşmede toplumsal cinsiyet temelli şiddete ve kadına yönelik şiddet ve tacize özel olarak değinilmektedir. Kadınlar işyerlerinde erkeklere oranla daha çok şiddete maruz kalmakta, çalışma hayatında oluşan cinsiyetler arası eşitsizlik ortamı kadın bireylerin üzerindeki tehdidi artırmaktadır. Şiddet olayları kadınların iş hayatına girmelerini ve istihdamda kalış sürelerini olumsuz etkilemekte, işletmelerin gerilemesine ve işgücü verimliliğinin düşmesine yol açmaktadır.
17 Aralık 2019 tarihinde Dünya Ekonomik Forumu(WEF) tarafından yayınlanan 2020 Sosyal Cinsiyet Raporuna göre Türkiye cinsiyet eşitliği kategorisinde 153 ülke arasında 130., kadınların siyasi hayata katılması kategorisinde 109., eğitim eşitliğinde 113., okuma yazma oranında 101., ekonomiye katılım ve fırsat eşitliğinde 136., benzer işler ücret eşitliğinde 106. sırada bulunmaktadır. Türkiye’de işyeri şiddetinin yalnızca fiziksel eğilimi rahatsız edici ve tehdit edici davranışlar olmak üzere görülme sıklığının bir yıl içerisinde 500 binin üzerinde olduğu düşünülmekte, bildirim eksikliği sebebiyle vakalar aile şiddeti konusunda olduğu gibi çoğunlukla gizli kalmaktadır.
Kadına yönelik şiddetin yükselişte olduğu ülkemizde 190 sayılı ILO sözleşmesini onaylamak ulusal, bölgesel ve küresel bazlarda önemli mesajlar verecek, Türkiye’nin her alanda kadını koruyan, çalışanları güvence altına alan tavrı örnek bir tavır teşkil edecektir. Sözü geçen sözleşmenin onaylanması için taraf ülkelerin ilgili yasalarında değişikliğe gitmeleri gerekmektedir. Türkiye ivedilikle bu anlaşmanın onaylanabilmesi için gerekli hukuki altyapıların hazırlığına başlamalı, yapılacak yasal düzenlemenin uygulamada karşılık bulması için ihtiyaç duyulan çalışmaları planlamalıdır.
190 sayılı ILO sözleşmesini onaylanabilmesi için gerekli yasal altyapı çalışmalarının başlatılması, işyerinde şiddet ve tacizle mücadele için fiziki ihtiyaçların tespiti ve eksiklerin giderilmesi, ILO’nun 190 sayılı sözleşmesini onaylayan öncü ülkelerden biri olunması ve iş yaşamındaki bütün yurttaşlarımızın haklarının korunabilmesi amacıyla Anayasa’nın 98’inci, TBMM İçtüzüğünün 104’üncü ve 105’inci maddeleri uyarınca Meclis araştırması açılmasını arz ederiz.