CHP kurultayına gelen partililer umutsuzdu. Salonun dışı boştu. Bir MYK yöneticisi ‘Ya salon dolmazsa’ endişesi yaşadıklannı itiraf etti. Kılıçdaroğlu konuşurken salon içinde çay kuyruğu oluştu.

 

 

 

7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinden yenik çıkan CHP’nin 35. Olağan Kurultayı Ankara Arena Spor Salonu’nda yapıldı. Genel başkanlık için tek aday Kemal Kılıçdaroğlu olurken 92 imza toplayan Mustafa Balbay aday olamadı.

 

 

Kurultay sönük, taban endişeli

 

 

7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinden yenik çıkan CHP’de dün olağanüstü kurultay vardı. Ankara Arena Salonundaki kurultaya giderken yolda CHP’lilere rastladım. “Umutsuzluk” her hallerinden belliydi. “Kurultay nasıl geçecek?” diye sordum. Yüzlerini buruşturmakla yetindiler. Kurultay salonuna yaklaşınca davulcularla karşılaştım. “Bahşiş durumu nasıl?” diye soruma, “Abi kurultay mı, cenaze töreni mi belli değil. Yol paramızı zor çıkardık. Nerde eski CHP kurultayları. Bir aylık harçlığımızı çıkarırdık. Bu partinin işi çok zor” yanıtını verdiler. Salonun dışı boştu. İçerisini merak ettim. Bir MYK yöneticisi “Ya salon dolmazsa!” endişesi yaşadıklarını itiraf etti. Tribünler doluydu ama heyecan yoktu. Partilileri coşturmak için yüksek sesle çalınan müzik de etkisizdi. Mahsuni’nin ünlü “Sarı saçlım mavi gözlüm” türküsü bile tribünleri canlandıramadı. Bu durum herkesin dikkatini çekmişti. Salonda sohbet eden partililerin tribünlere bakıp, “Eskiden olsa bu türkü çalındı mı bütün salon ayağa kalkar burası inlerdi” dedikleri duyuldu.

 

SAHNE ŞOV

 

Bu arada salona Kılıçdaroğlu girdi. Kılıçdaroğlu salona girerken sahnenin sağ tarafındaki tribünlerin üst kısımlarının boş olması dikkat çekti. Eşiyle birlikte salonu selamlarken eski desteğinin olmadığı açıkça görüldü. Kılıçdaroğlu kürsüye çıkarken ışık gösterisi öne çıktı. Nedense eski Genel Başkan Deniz Baykal’ın 23 Mayıs 1998 yılında kürsüye Ricky Martin şarkısıyla, Ricky Martin gibi inişini anımsadım. Şov öne çıkınca partide ideoloji ikinci plana düşüyordu.

 

KURULTAY KONUŞMASI

 

Kılıçdaroğlu’nun kurultay konuşması salı günleri yaptığı grup konuşmalarının bir benzeriydi. Salona hakim olamadı. Partililer salon içinde gruplar halinde sohbete başladı. O konuşurken salon içindeki çay kahve servisi önünde uzun kuyruk oluştu.

 

KILIÇDAROĞLU’NUN İŞİ ZOR

 

Bu durumu gözleyen ve delegelerin bulunduğu bölümde oturan kır saçlı bir partili yanındakine salondaki manzarayı gösterdikten sonra, “Bak AKP kongresinde böyle bir şey olabilir mi? Eskiden CHP kurultaylarında böyle şeyler olur muydu? Kılıçdaroğlu’nun işi çok zor. Partiyi yönetmesi çok zor” dedi. Bu arada delegelerin oturduğu bölümün üst tarafında asılı bir pankarta gözüm ilişti. Pankartta “CHP’nin iktidar karnesi” yazıyordu. Ancak üzerinde 24. 6. 2023 tarihi vardı. Bu durum partililerce, “Belli ki CHP 2023 tarihine kadar AKP’yi iktidarda tutacak” diye değerlendirildi.

 

ENDİŞE HÂKİM

 

Kurultayda milletvekillerinin oturduğu bölümde neşe hâkimdi. Ne de olsa yeni milletvekili olmuşlar, ceylan derisi koltuğa yeni ısınıyorlardı. Delegelerin olduğu bölümde de belli bir memnuniyet havası görülüyordu. Çoğunluğu belediye başkanlarının kontenjanından seçilmişlerdi. İşlerinin iyi gideceğini düşünüyorlardı. Ama sıradan partililerin olduğu bölümlerde endişe hâkimdi. Seçim sonuçları morallerini bozmuştu. AKP’nin tek başına iktidarından tedirginlerdi. Ama en çok da partilerinin durumundan endişeliydiler. Peş peşe seçim kaybeden parti yönetimine alternatif bile çıkmamış olması karşısında şaşkınlardı. Her söze “CHP böyle mi olmalıydı?” diye başlamaları da bundandı. Yakamdaki Aydınlık kartını gören bir CHP’li, “Ne olur birleşelim de şu partiyi ayağa kaldıralım. TGB’lileri getirin Türkiye’yi değiştirelim. Değilse sadece CHP değil Türkiye de gidecek” ifadesini kullandı. Bunları söylerken gözlerinin dolması da anlamlıydı.

 

VİRGÜLÜNE DOKUNMADAN

 

Kurultayda her kademeden çok sayıda CHP’li ile görüşme olanağı buldum. Sohbetlerde anlatılanlar özetle şöyle: “6 kez seçim kaybetmiş bir genel başkana rakip çıkaramayan bir parti iktidar olabilir mi?” “CHP hala ders almış görünmüyor. Terör konusunda ne dediği belli değil. Böyle giderse Erdoğan başkan olur. Erdoğan başkan olursa sorumlusu CHP yönetimi olacaktır.” “AKP ile demokratik bir anayasa yapılır mı? Masaya oturursan söyleyecek sözün kalmaz. AKP’nin aleti olursun.” “Salonun halini görünce ağladım. CHP bu değil.” “CHP içinde AKP’ye çalışan bir ekip var. Yaşananları başka türlü izah edemiyorum.” “HDP ve Cemaat’in kuyruğuna takıldık. Kılavuz karga olunca burnumuz h.tan kurtulmadı.” “Erdoğan mezhepçiliği kışkırtıyor, CHP de bu tuzağa düşüyor. Başkanlık kampanyasını bu çerçeveye oturtacak. CHP çok dikkatli olmalı.” Partililerin söyledikleri bunlar. Yorum size kalmış..!

 

 

Kaynak: İsmet Özçelik / Aydınlık