CHP Beyoğlu adayı İnan Güney: Biz göreve geldiğimizde Erdoğan da mutlu olacak!

CHP Beyoğlu adayı İnan Güney: Biz göreve geldiğimizde Erdoğan da mutlu olacak!
16 Mart 2024 10:00

CHP Beyoğlu Belediyesi Başkan adayı İnan Güney, yaptığı açıklamalarda seçimleri kazanmalarıyla birlikte Beyoğlu’nun zedelenen kimliğinin geri gelmeye başlayacağını ifade etti. Güney, “Biz göreve geldiğimizde Erdoğan da mutlu olacak” dedi.

 

 

Seçimlere sayılı günlere kalırken, İstanbul’da CHP’nin iddialı olduğu ilçelerden birisi de Beyoğlu.

CHP’nin 2019 seçimlerinde 7 bin 699 oy ile AK Parti’ye kaptırdığı ilçede, bu kez seçimleri kazanmak için CHP adayı İnan Güney tarafından ummalı bir kampanya yürütülüyor.

PolitikYol’un sorularını yanıtlayan Güney, CHP ile birlikte Beyoğlu’nda yaşanacak dönüşümü anlattı.

“Biz göreve geldiğimizde Erdoğan da mutlu olacak” diyen Güney, 1 Nisan ile birlikte Beyoğlu’nun zedelenen kimliğinin de geri gelmeye başlayacağını ifade etti.

 

 

Güney’in sorulara verdiği yanıtlar şöyle:

 

Beyoğlu bir yanda eğlence hayatının bir yanda da yoksulluğun hüküm sürdüğü bir alan. Yoksulluk bu seçimlerin temel maddesi. Yoksullar için ne yapmayı hedefliyorsunuz?

Bunu şöyle anlatayım, Beyoğlu’nu sosyo-ekonomik olarak iki ayrı bölge olarak değerlendirebiliriz. Birinci bölge dediğimiz kısım genellikle medyada yer alan, herkesin adını bildiği, İstanbul’da uğradığı, kullandığı alan olan İstiklal caddesi ve Cihangir diye genellenen Gümüşsuyu, Kılıçali Paşa, Ömer Avni, Pürtelaş, Firuzağa gibi mahalleleri kapsayan bölge. Bir de ikinci bölge olarak adlandırdığımız İstiklal Caddesinin alt kısmından başlayan Tarlabaşı’ndan Dolapdere’ye uzanan, Kasımpaşa’dan Okmeydanı’na kadar uzanan kısım var. Genele baktığımızda Beyoğlu sosyal yardımlara en çok başvuran 8’inci ilçe. 2022 yılında sosyal yardıma başvuran sayısı 54 binden fazla, nüfusun yüzde 24’ü. Yine baktığımızda İstanbul içinde asgari ücretle çalışan sayısında 1. sırada Beyoğlu yer alıyor. Verilere bakarak Türkiye’nin birçok yerinde olduğu gibi Beyoğlu’nda da en büyük sorunun geçim sıkıntısı olduğunu görüyoruz. Bu nedenle bu dönemde destek paketlerine ve programlara ihtiyacımız var. Bunu göz önünde bulundurarak çocuklara beslenme paketi, emekliye pazar desteği, emekli evi, kadınlara istihdam olanakları, ilk işini kuracak gençlere destek, yeni doğan paketi gibi hane halkını sübvanse edecek projeleri hazırladık.

 

 

Peki kentsel dönüşüm. Sizinle Tarlabaşı’nda gezerken dikkat ettim, bir yanda yüksek binalar ve zenginlere hitap ediyor. Hemen karşısında ise yoksulların yaşadığı evler. Kentsel dönüşüm bu mu?

 

Size biraz sayısal veri vereyim. Beyoğlu’nda 1999 sonrası yapılan bina sayısı 2.549, bina stokunun sadece yüzde 9’u. Binalarımızın yüzde 91’i 1999 öncesi. Hacıahmet, Piripaşa, Fetihtepe, Piyalepaşa, Keçecipiri ve Kaptanpaşa en riskli mahallelerimiz. Bu nedenle kentsel dönüşüm Beyoğlu’nun da en öncelikli sorunlarından birisi. Ama halk her seçim öncesi bu konuyla kandırılmaktan, vaad duymaktan yoruldu. Ben 46 yaşındayım. Örnektepe’de doğdum. 30 yıldır bu vaatleri dinliyorum. O nedenle çözmeyi en fazla amaç edindiğim konulardan biri budur. Dayıma gidiyorum, diyorum neden çatını yaptırmıyorsun, diyor yıkılacak, komşuma gidiyorum neden pencereni yaptırmadın diyorum, diyor yıkılacak. Vatandaş ha bugün ha yarın diyerek bakım bile yapmıyor artık evine. Bu süreçlerde ne diyorlardı ‘Okmeydanı’nı Şanzelize yapacağız’. Planlarda evlerin üstlerinde helikopter pistleri, dönen restoranlar, neler neler… Burada doğdum büyüdüm Okmeydanı’nda işe helikopterle giden görmedim. Bu projeler planlar hep kapalı kapılar ardında yapıldı, vatandaşın haberi yoktu, rızası yoktu, muhalefetin yoktu, meslek odalarının haberi yoktu. Müteahhitlerin ve yatırımcıların taleplerine göre hazırlandı. Şimdi biz diyoruz ki artık müteahhit belediyeciliğine son verelim. Hakça, yerinde bir dönüşüm yapalım. Vatandaş evine ev, metrekaresine metrekare alsın. Ödemeler sabit taksitli ve makul düzeylerde olsun. Bu yapılamaz mı, vatandaşın derdi öncelenirse elbette yapılır. Ama sen Tarlabaşı’nda olduğu gibi lüks konut yapmayı öncelik edinirsen orada Tarlabaşılı olan yaşayamaz. Nitekim yaşayamadı da. Evleri yaptılar, tamam güzel, milyon dolarlar ediyor. İçinde Tarlabaşılı kaldı mı, hayır. Ne yapayım ben o zaman o dönüşümü? Semtin insanı gitmiş, ruhu gitmiş. Kentin cefasını yıllarca biz çektik, çamurunu, isini pisini biz yaşadık, bir sefası varsa elbette ki biz yaşayacağız.

 

 

Kasımpaşa’yı sormadan geçmek olmaz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Kasımpaşalı, bu yönüyle tanınıyor. Orada bir SKM açtınız. Uzun süre sonra bu bir ilk. Kasımpaşa’da durumunuz nedir?

Kasımpaşa’da CHP ilk kez böyle bir SKM açtı. Kapımız herkese açık. İsteyen gelip oturuyor, önündeki banklarda soluklanıyor, çayımızı kahvemizi içiyor. Kasımpaşa yıllardır AKP’nin kalesi olarak biliniyor. Ama artık durum ortada. Bu söylem de bakış açısı da değişiyor. Sahada görüyoruz bunu. Vatandaş yorulmuş, yılmış artık. Kasımpaşa için yapmak istediklerimizi anlattığımızda ciddi karşılık görüyoruz. Otoparktan, sahilin kamusal kullanımına kadar birçok konuda vatandaşın şikayetleri var, yıllardır duyulmamış, görmezden gelinmiş. Biz herkese, her mahalleye eşit hizmet götüreceğiz. Kasımpaşalılar neden bu değişimi daha önce yapmadık diyecekler. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Kasımpaşa’da doğmuş büyümüş bir isim. Erdoğan’a Kasımpaşa’dan çok şikayet gittiğini biliyoruz. Biz göreve geldiğimizde verdiğimiz hizmetlerden, sona eren şikayetlerden Sayın Erdoğan da mutlu olacak.