BDP’li Ertuğrul Kürkçü Cumhuriyet’ten Utku Çakırözer’e dün verdiği röportajda Hükümetin kalekol yapımını istemediği ama askerin buna rağmen kalekol yapımına devam ettiği anlamı taşıyan şu sözleri söylemiş…

 

Safile USUL H&H YORUM

 

“Orada bir yılı aşkın bir direniş var bu kalekollara karşı. Hükümet bu krizi yönetmeyi başaramadı. Güvenlik kuvvetlerini kendi rutiniyle baş başa bıraktı. Sonuçta askerin elinde tüfek varsa ve sivil tarafından komuta edilmiyorsa emirlerin gereğini yapacak. Ve yaptı da. Üç aydır uyarıyorduk, ‘Her an kötü bir şey olabilir’ diye. Ama buna karşın kimse kulak kabartmadı. Ve işte iki can gitti.”

 

Şunu merak ediyorum hakikaten…

 

BDP’li Kürkçü bu söylediğine, yani Hükümetin kalekol yapımına karşı olduğuna, kalekolları yaptıranın TSK olduğuna inanıyor mu gerçekten?

 

İnanıyorsa işi zor çünkü gerçeklerden haberi dahi olmayan bir kişi siyaset de yapamaz.

 

Kalekollar konusundaki gerçek tablo ise, şöyle…

 

“Kuvvetli, kale gibi karakol” anlamına gelen ve kalekol olarak tabir edilen karakolların inşa edilmesi kararını Hükümet ve TSK birlikte aldılar ve birlikte uyguluyorlar.

 

Hatta, TSK şu anda Güneydoğu ve Doğu’daki silahlı eylemler karşısında kesinlikle tek başına karar alarak hiçbirşey yapmıyor.

 

O kadar ki, günlerce yol kesildi ve dağ yamaçlarına PKK bayrağı dikildi, buna rağmen Hükümet TSK’ya, “Yerinde dur, hareket etme” emri verdiği için TSK “zınk” şeklinde durdu.

 

Günlerce birşey yapılmadı çünkü Erdoğan Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde halk arasında, “Terör olayları arttı” intibaının uyanmaması için TSK’ya müdahale etmeme ve sessizlikle geçiştirme emri verdi.

 

Fakat olayın bir haftaya yakın sürede bitmemesi ve kamuoyundan sesler yükselmesi ve de PKK’nın, “Burada devlet benim, siz işgalcisiniz” gösterisinin artarak sürmesi üzerine ufak çaplı bir müdahale ettirdi.

 

Erdoğan şu anda Ağustos’a kadar durumu idare etmeye ve “terör olayları artıyor” dedirtecek şekilde bir ses çıkmamasını sağlamaya çalışıyor.

 

Sonrası Allah kerim diye düşünüyor.

 

TSK ise, Hükümet ne derse onu yapıyor, zaten başka türlüsü TSK’nın Hükümet emirlerine riayet etmemesi anlamına gelir ve böyle bir anlam yaratacak bir tablo normal koşullarda olamaz.

 

Kürkçü bunu göremiyor mu acaba hakikaten?

 

Bir de…

 

Bugün Lice’deki Hava Kuvvetleri’nin bahçesindeki bayrağın indirilmesi karşısında TSK tepki vermedi.

 

Bunun bence 2 tane sebebi var…

 

Birincisi Hükümet zaten müdahale edilmesini istemiyor…

 

Ama bir diğer faktör de şu ki, kanımca, bayrağı indiren kişi bir çocuk.

 

Ve, zaten PKK’nın amacı da bir çocuk ölse de halka ve dünyaya, “Türk ordusu Kürt çocuğu vurarak öldürdü” dese.

 

Dolayısıyla TSK bence kendisi de zaten bu çocuğa silahla müdahale etme yolunu tercih etmezdi.

 

Bu arada, bir de…

 

Ertuğrul Kürkçü, “CHP oy istiyorsa sürece kendiliğinden ve bizi tatmin edecek şekilde müdahil olsun” anlamına gelen şeyler söylemiş.

 

İyi de…

 

CHP ne yapabilir, bu süreç denilen şeyi AKP inşa etti ve de…

 

AKP’nin izlediği yol da seçimler öncesi terör olayı çıkmamasını sağlamak üzere PKK’yı oyalamak…

 

Ve/veya ilerde özerklik olabilir mi diye evelemek, gevelemek…

 

CHP bu denklemde ne yapabilir?

 

AKP’den daha ilersi ve PKK’yı tatmin edecek olan şey, özerk Kurdistan eyaleti veya devletinin sınırlarını somut olarak çizmeye başlamaktır.

 

Kürkçü’nün kastettiği CHP özerk Kürdistan sınırlarına angaje olsun ise, bunu muhalefette olan CHP ile değil, iktidarda olan AKP ile yürütmeleri lazım.

 

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Demek ki bir değişiklik yok
Özgür Özel’i yakından tartmak istiyor
Almanya Cumhurbaşkanı ve İmamoğlu