Brahimi de Esad’ın yanına geçti

Brahimi de Esad’ın yanına geçti
31 Ocak 2013 20:46

Lakhdar Brahimi Birleşmiş Milletler’in özel Suriye görevlisi.


Safile USUL H&H YORUM

Cezayir kökenli bir Avrupalı.
 
Çok soğukkanlı, çok iyi bir diplomat, iktidar hırsı hiç taşımıyor; yani, “Ben illa yaparım” diyen birisi değil, “Olursa elimden geleni yaparım” diyen, alttan alan, kötü konuşmayan, çok nazik birisi ve zaten de tüm bu özellikleri nedeniyle Suriye gibi belalı bir işte çözüme yardım için seçilmiş.
 
Brahimi aynı zamanda Ortadoğu’nun siyasal kültürü içinde değil, Avrupa kültürü içinde yaşayan birisi.
 
Ve, arabuluculuğa ilk geldiğinde Suriye’deki taraflar konusunda henüz yakın tecrübe ve gözlemlerin sahibi değildi.
 
Genelde ortadan konuşuyordu; mesela, “Diyalog yapın, iktidarı paylaşın” mealinde konuşuyordu.
 
Esad ile muhalifler arasında ortadan gitmeye çalışıyor ve hiçbir taraf için moral üstünlük avantajı ifade etmiyordu.
 
Ancak bu durum Brahimi Suriye’ye gidip, geldikçe ve Suriye’yi yakından tanımaya başladıktan sonra değişmeye başladı ve bu değişiklik Brahimi’nin önceki gün BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma ile iyice netleşti.
 
Brahimi konuşmasında özetle şunları söyledi…
 
-Esad yönetimde kalmayı başaracak gözüküyor
 
-Ancak Suriye içinde büyük bir parçalanma var
 
-Uluslarası toplumun bu parçalanmayı teşvik etmemesi lazım
 
-Bu parçalanma sürdüğü ve daha da güçlendiği taktirde trajedi ve kan daha da artacak
 
-BM Güvenlik Konseyi’ne üye ülkelerin (ABD, Rusya vd.) karşılıklı bloklaşmayı bırakarak, ortak olarak Suriye’nin egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü ve Suriye halkının insan haklarına olan hakkını ve din özgürlüğünü tanımaları gerekir
 
Bu ifadelerden Brahimi’nin siyasi önerisi açıkça okunabiliyor.
 
Brahimi ABD’ye ve Suriye konusunda onunla beraber hareket eden ülkelere, “Esad kalıcı, bunu kabul edin, muhalifleri silahlandırmaya devam ederek kan akmasını körüklemeye devam etmeyin, Esad’ın insan haklarına ve din özgürlüklerine imkan vermesini talep ederek, onun devlet egemenliğinin pekişmesine müsaade edin.”
 

Bu aktaracağım birinci husus Suriye’deki gelişmeler kapsamında.
 
Aktarmak istediğim ikinci husus da Yeni Şafak Gazetesi yazarı Akif Emre’nin bugünkü (31 Ocak) yazısı.
 
Akif Emre bu yazısında çok özetle şunu anlatıyor…(mealen)
 
“Suriye olaylarının başında; Esad muhaliflerinin yeni yeni silahlanmaya başladığı ve Esad’ın kısa sürede gideceğinin söylendiği günlerde İstanbul’da bir toplantı yapıldı. Suriyeli muhalifler konuşmalarında, Esad’a karşı silahlı mücadele ile sonuç alınmasının zor olduğunu, uluslararası dengelerin bunu çok zorlaştırıcı olduğunu söyleyerek tereddütlerini belirttiler. Ancak, İstanbul’dan Suriye muhalefetini destekleyen isimler, ‘askeri güç, stratejik dengeler gibi gerekçeler Suriyelilerin haklı mücadelesinin önünde engel olmamalı’ şeklinde tepki vererek, muhaliflerin Esad’a karşı silahlı mücadeleye devam etmesini savundular. Fakat artık Suriye’de vicdanlı olmak lazım. Bu politika kan akmasına neden olarak, vebal altına sokuyor.”
 
Hükümet’e yakın Yeni Şafak Gazetesi’nin yazarı Emre Akif isim vermiyor ama, İstanbul’dan Suriye muhalefetini destekleyen isimler derken elbette Adalet ve Kalkınma Partisi’ne atıfta bulunuyor.
 
Ki, AKP’nin başından beri muhalifleri Esad’a karşı savaşmak için hem sözlü hem de fiili olarak teşvik ettiğini ve onlara aktif silah taşıma faaliyeti yürüttüğünü dünya alem de biliyor zaten.
 
Fakat, AKP artık kendine yakın isimlerden dahi, “Kan dökülmesine sebep olarak, vebal altına girmeye devam etme.” uyarısı alıyor.


Yazarın Son Yazıları:
Demek ki bir değişiklik yok
Özgür Özel’i yakından tartmak istiyor
Almanya Cumhurbaşkanı ve İmamoğlu