12 eylül 1980 öncesini ve o dönemin tamamını hatırlayanlar bilir….

Safile USUL H&H YORUM

O dönemde miting/yürüyüş yapan öğrencilere veya yetişkinlere, pankart açanlara, bir yerde toplanıp herhangi  birşeyi bloke etmeye çalışanlara vs. sadece bunlardan dolayı ağır şiddet kullanmazdı polis veya asker.

Genellikle ellerinde silahlarla yol kenarında durur ama yürüyüş, miting oluyor diye saldırmazlardı.

Gözaltılar da öyleydi.

Boykot, yürüyüş,miting gibi nedenlerle gözaltına alınanlar, bilhassa da öğrenciler, birkaç gün karakolda tutulur ve akabinde savcı tarafından salıverilirlerdi.

Hatta o zamanlar karakola alınanlar dört gözle savcıya veya mahkemeye çıkmayı beklerlerdi.

Çünkü bilirlerdi ki, savcı veya hakimle karşılaşır karşılaşmaz salıverilecekler.

Ancak bugün çok zalim bir yönetimle karşı karşıyayız.

Bu zalimlik Türkiye dışı bir zalimlik, yani Türkiye’nin genel kültürünün dışında bir zalimlik.

Biber gazı ile amansız bir biçimde zehirliyorlar insanları.

Geçen gün dünyaya Reuters tarafından yayılan fotoğrafdaki genç  kızı hatırlarsanız mesela…

O genç kadın mimar ve çevreci imiş, gazeteler yazdı.

Böylesine masum insanları dahi fare zehirler gibi zehirlemeye çalışıyorlar.

Hani denir ya, dini imanı yok diye, aynen öyle bir durum.

Kitabı yok, kuralı yok, vicdanı yok, insanlığı yok, yok oğlu yok.

Gezi Parkında olaylar devam ediyor şu anda. (şu anda saat 20.30 cuma akşamı)

Bir kişinin gözü çıkmış, 21 yaşında bir gencin testisleri yırtılmış, gazeteci Ahmet Şık ve milletvekili Sırrı Süreyya hastanede, çok sayıda vatandaşın bedeni kanlar içinde, CHP’li milletvekilleri de en kabasından biber zehiri ile muamele gördüler….

Bu tip polis müdahalellerini ben Mısırlılardan dinlerdim eskiden.

Arap ülkelerinin polisi böyle olur genellikle, müdahaleleri kaba ve cahilcedir.

Mısır’da mesela polis milletvekillerini çok döverdi.

Veya yürüyüş yapanlara ağır fiziki şiddet uygulardı.

Sadece Mısır değil tabii, genel olarak çok geri kalmış ülkelerde polis kuralsız, kaba ve sahibine çok sadık bir biçimde eziyet eder insanlara.

Demek ki, daha çekecek çilemiz varmış.

Ama burdan bir çıkış yolu arıyoruz ve bu yolu bulacağız muhakkak.

Bu arada başbakanın valisi açıklama yaptı az önce ve, “Taksim Meydanı’nda müdahale söz konusu değildir.” dedi.

Şu laftaki alaya ve cürete bakar mısınız?

Oysa polisleri cayır cayır yaktı hem çadırları hem insanları.

O kullandıkları biber gazı birçok insan için öldürücü nitelikte ve eminim en adi ve en fare zehiri tipli biber gazından satın aldı bu Hükümet.

Yine demin, Kadir Topbaş da yumuşatıcı bir açıklama yaptı.

Sanırım Hükümet içinde vatandaş tepkisi çekincesi oluştu.

Nihayetinde oy alarak daha düzmeyi planladıkları işleri var.

Ama dediğim gibi Türkiye bir çıkış yolu arıyor ve onu bulacak.

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Bir numaralı hedef İmamoğlu
Bozdoğan Kemeri sessiz bir tanıktır
Demek ki bir değişiklik yok