Türkiye’nin TBMM kararıyla yürürlüğe soktuğu ve ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile çekilmesi dünya basınında yer buldu.

 

Fotoğraf: AFP

Birçok Avrupalı haber kuruluşu, kararın sabahın ilk saatlerinde Resmî Gazete’de yayımlanmasının ardından haberinde Britanya merkezli haber ajansı Reuters’ın metnini kullandı.

Reuters haberi abonelerine, “Türkiye’nin Erdoğan’ı, kadına karşı şiddetle ilgili Avrupa anlaşmasından çekildi” başlığıyla duyurdu. Haberde anlaşmanın kadına yönelik şiddeti önlemeyi, yargılanmasını sağlamayı ve durdurmayı hedeflediği ifade edilirken, Türkiye’de kadın cinayetlerinin geçen yıl içinde artış gösterdiği de vurgulandı. Ajans, Ankara’nın anlaşmadan neden çekildiğine dair bir gerekçe sunmadığını ancak daha önce AKP’nin “kadına karşı şiddeti durdurmak için anlaşmadan çekilinebileceğini” belirttiğini aktardı.

 

 

Reuters, Türkiye’deki birçok muhafazakarın sözleşmedeki “cinsiyet eşitliği tanımına karşı olduğunu” ifade etti. Ajans, Türkiye’nin kadına karşı şiddet konusunda resmi istatistik yayımlamadığını da abonelerine bildirdi ve Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre ülkedeki kadınların yüzde 38’inin erkek şiddetine maruz kaldığını aktardı. DSÖ’ye göre bu oran Avrupa’da %25.

Bloomberg konuyla ilgili haberinde daha önce birçok kez ülke genelinde protestocuların İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması ve yasalarla güçlendirilmesi için sokağa çıktığını yazdı.

Britanya’nın en çok okunan gazetelerinden The Guardian, internet sitesinde Reuters metnini kullansa da, haberin sonunda bu kararın Ankara’nın insan hakları reform paketini tanıttıktan kısa süre sonra alındığına dikkat çekti. Haber, “Türkiye kadınları korumak için tasarlanan uluslararası anlaşmadan çekildi” başlığıyla duyuruldu.

Financial Times, daha önce Erdoğan’ın “Türkiye’nin cinsiyet eşitliği konusunda bir lider olmak için İstanbul Sözleşmesi’ne işaret ettiğini hatırlatırken, partisinin üst düzey üyelerinin geçen sene muhafazakar İslamcı değerlere uymadığını gündeme getirdiğini” belirtti. Gazete, anketlere göre halkın büyük çoğunluğunun İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılınmamasını istediğine dikkat çekti.

Ayla Jean Yackley imzalı FT haberinde, “Çekilme kararı, uzun süren ekonomik kötü gidişat sebebiyle rahatsız olan seçmenlerini enerji doldurmayı hedefleyen Erdoğan’ın İslam köklü partisinde sabit fikirlilerin nasıl bir etki kazandığını gösteriyor” değerlendirmesinde bulunuldu.

Dünyanın farklı ülkelerinde faaliyet gösteren birçok ajans da kararı son dakika koduyla abonelerine duyurdu.

 

 

İstanbul Sözleşmesi’nin amacı nedir?

 
Kadınları her türlü şiddetten korumak, kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önlemek, kovuşturmak ve ortadan kaldırmak,

Kadına yönelik her türlü ayrımcılığın kaldırılmasına katkıda bulunmak ve kadınların güçlendirilmesi yolu dahil kadın ile erkek arasındaki temel eşitliği teşvik etmek;

Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddet mağdurlarının korunması ve bu mağdurlara yardım edilmesi için kapsamlı bir çerçeve, politikalar ve tedbirler geliştirmek;

Kadına yönelik şiddeti ve aile içi şiddeti ortadan kaldırmak amacıyla uluslararası işbirliğini teşvik etmek;

Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti ortadan kaldırmak üzere bütüncül bir yaklaşım benimsemek amacıyla etkili işbirliğini sağlamak için kuruluşlara ve kolluk kuvvetlerine destek ve yardım sağlamaktır.

 

 

İstanbul Sözleşmesi’nin kapsamı

 
İşbu Sözleşme aile içi şiddet de dahil olmak üzere, kadınları aşırı biçimde etkileyen kadınlara yönelik her türlü şiddet biçimi için geçerlidir.

Taraflar işbu Sözleşmeyi tüm aile içi şiddet mağdurlarına uygulamaya teşvik edilirler. Taraflar işbu Sözleşmenin hükümlerini uygularken, cinsiyete dayalı şiddet mağduru kadınlara özel önem atfedilmelidir.

İşbu Sözleşme barış zamanlarında ve silahlı çatışma durumlarında uygulanır.

 

 

Sözleşme kapsamındaki suçlar

 
Sözleşme taraf devletlere, aşağıda belirtilen davranışlara yönelik cezai veya başka bir hukuki yaptırım öngörmeyi zorunlu kılmaktadιr:

- Ev içi şiddet (fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik)
– Taciz amaçlı takip;
– Tecavüz dahil, cinsel şiddet;
– Cinsel taciz;
– Zorla evlendirme;
– Kadınların sünnet edilmesi;
– Kürtaja zorlama ve kısırlaştırmaya zorlama.

Burada açıkça verilmek istenen mesaj, kadınlara yönelik şiddetin ve ev içi şiddetin özel hayatta saklı kalacak konular olmadığıdır. Aksine, mağdur olan kimse failin eşi, hayat arkadaşı yada ailenin bir ferdi ise, aile içinde işlenen suçların özellikle travma yaratıcı etkisini vurgulamak üzere bu kişinin cezası daha da ağırlaştırılabilir.