CHP Adana Milletvekili ve TBMM Milli Savunma Komisyonu Üyesi Ali Demiçalı, Çukurova Üniversitesine tahsisli tarım arazisinin imara açılmasının yerel yönetim skandalı olduğunu iddia etti.

CHP Adana Milletvekili ve TBMM Milli Savunma Komisyonu Üyesi Ali Demiçalı, Çukurova Üniversitesine tahsisli tarım arazisinin imara açılmasının yerel yönetim skandalı olduğunu söyledi.

 
CHP Adana Milletvekili Ali Demirçalı, yaptığı yazılı açıklamada, Bilim ve Teknoloji Üniversitesinin Adana’da kurulmasının sevinçle karşılandığını, ancak özensiz, plansız ve duyarsız yapılan arazi tespitinin de tepkiyle karşılandığını ifade etti. 1700 dekarlık arazisi elinden alınan Çukurova Üniversitesi yöneticileri ile Bilim ve Teknoloji Üniversitesi yöneticilerini karşı karşıya getirilerek tatsız olayların yaşanmasına neden olunduğunu belirten Demirçalı, “Ne üzücüdür ki Çukurova Üniversitesi’ne ait bu arazi Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’ne tahsis edilirken üzerinde ne gibi genetik kaynakların ya da araştırma materyallerinin olduğuna bakılmamıştır.” dedi.
 

Ali Demirçalı’nın yazılı açıklaması;

“Çukurova Üniversitesi’nden alınan 1700 dekarlık arazi birinci ve ikinci sınıf tarım arazisi olup bu arazide Narenciye Gen Araştırma bahçeleri oluşturulmuştur. Bu alanlarda uluslararası çok sayıda bilim insanı görev yapmış, 58 ortak proje yürütülmüştür. Ayrıca 60 yüksek lisans tezi, 20 doktora ve 1 doçentlik tez çalışmasının yapıldığı bu alanlar 5403 sayılı toprak koruma ve arazi kullanım kanunu uyarınca korumaya alınmıştır. İlimizde birçok uygun alan bulunmasına rağmen Gen merkezi yok edilerek Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım örgütünün veri tabanında yer alan genetik kaynakları oluşturduğumuz tarım alanlarının imara açılmasını anlamak mümkün değildir. Arazisi elinden alınan Çukurova Üniversitesi’nin görüşü alınmadan, yerleşim yerini bedavaya getirmek amacıyla hızla arazi tespitinin yapılması anlaşılır gibi değildir. Bir üniversite arazisinin içerisine başka bir üniversitenin kurulduğu hiçbir ülke yoktur. Üniversiteye yeni fakültelerin eklenmesi, bu şekilde yeni üniversite açılmasından daha anlamlıdır.
 

Adana kentinin geleceğe dönük büyüme stratejisi dikkate alınarak kent sınırları içerisinde yeni alanlar bulunarak Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’ne yakışır bir yerleşke yapılması daha doğru ve yerinde olacaktır. Adana ilimizde bu hedefi gerçekleştirecek yeterli arazi vardır. Durum böyle iken görevi tarım alanlarını korumak olan Adana Büyükşehir Belediyesi başkan vekilinin tarım arazisinin imara açılmasına imza atmış olması bir yerel yönetim skandalıdır. Kanunlarımızı yapma ve korumakla görevli bakanlıklarımızın yasayla korumaya alınmış bir araziyi imarlı arsaya dönüştürmüş olması ise devlet adamı sorumluluğu ile bağdaşmamaktadır.
 

Yerleşke alanının tahsisine imza atan Adana Büyükşehir Belediye başkan vekili tahsis yeri için imar ve şehirleşme açısında ne gibi menfaatler görmüştür?
 

Tahsis alanına imza atan Milli Eğitim Bakanlığı iç içe yerleşke yaratmada eğitim açısından ne gibi yararlar görmüştür?
 

Yine tahsiste imzası bulunan Maliye Bakanlığı yetkililerinin gönülleri tarım alanını imara açmaya Gen- Araştırma alanlarını yok etmeye nasıl razı olmuştur?
 

Yetkililerin bizlere ve tüm Adana kamuoyuna bu yasa dışı tahsisin nedenlerini açıklamasını bekliyoruz. Tarım Bakanlığı’nın da konuyla ilgili bir araştırma yapmasının yerinde olacağı kanaatindeyiz.

Unutmayalım ki bir değer yok edilerek yeni değerler oluşturulamaz. Ülkemiz değerlerine, toprak varlıklarımıza ve Gen Araştırma çalışmalarımıza sahip çıkalım. Adana ‘ya yakışır bir yerleşke yaratılması konusunda ilgili bakanlarımızı ve yerel yöneticilerimizi göreve çağırıyorum.”