Milli ahlak

Milli ahlak
7 Şubat 2014 10:05

Saygıdeğer okuyucularımız, bugünkü yazımızın konusu, milli ahlak hakkında olacaktır.

 

Numan ALADAĞ H&H YORUM

 

Saygıdeğer okuyucularımız! Milli ahlak, ülkemizin bölünmez bütünlüğü ve güven vericilik konusundaki tutum ve davranışları, tarih tarafından da onaylanmıştır. Tarih yalan söylemez ve kimsenin haddine değil bunu inkar etmek. Bunun içindir ki, milli ahlak ve vicdan muhasebesi olmayan toplumlarda Allah korkusu, fazilet ve bereketin varlığından bahsedilemez.

 

İster ilahi ister toplumsal manada, daima var olmanın ilk şartı milli olmaktır. Milli ahlak olmayan o tolum varlığının geleceği ne olacağı muhasebesi yapılmalıdır. İnsanların daima saygı, sevgi ve rahmetle anılabilmeleri için, insana ebedilik İmanını veren duygu Allah’a inanması olmuştur. Bazı insanlar, her buhran geçirdikçe riyakarlığa yapıp, güncel olarak ya dini ahlaka veya Milli ahlaka sarılarak ayakta durma çabalarını gösteriyorlar. Kapalı milli sınırlar yıkılmış ve yerine, milli sınırlar kaldırılarak, kişiye özel faaliyetler sayesinde jet hızı ile elde edilen kazançların, sanayi ötesi toplum ülkelerinin gözlediği ve alınan sonuçlar; geniş istismar meydanlarına göz yumarak, şahsi çıkarları için her türlü tavizler verilmesine sebep olunuyor.

 

Bütün faziletlerin, her türlü iyiliğin kaynağı iman olduğu gibi, insanın gerçek saadeti ve huzuru da, Allah’a inanıp O’na bağlanmakla, O’na itaat ve samimi ibadetle tecelli eder. Her kalp, şu dünya yaşamında uğradığı zorluklar ve çaresizlikler karşısında sığınacak, dayanacak bir yer arar. Böyle bir ihtiyaç, insanlar için fıtırdır. Her fırsatı zayi etmeden iyi değerlendiren insanın kalbi ve gönlü, Allah’tan başka şeylerin hiç birinde karar kılamaz. Hiç birinde huzur ve sükununu bulamaz. Hiç bir kalbin Allah ahiret ve duygu korkusundan mahrum olması kadar acı bir yokluk gösterilemez. Ve iyi bilmeliyiz ki; bir kalbin İmandan mahrum olması, insan için iyi bir yaşam değil, onu bunaltıcı bir azap olarak değerlendirmeliyiz.

 

Müslümanlık bizi, başta Allah’ın varlığına ve birliğine, O’nun Peygamberlerine ve ahiret gününe, imana davet ediyor. Bilerek haram ve yolsuzluklara taviz vermekle, kimsenin haddine değildir; o kişilere Müslümanım demeye, sadece ve sadece o kişileri riyakar münafıklıkla adlandırabiliriz. Çünkü bütün faziletlerin her türlü iyiliğin kaynağı samimiyet ve İmandır. Böyle İmana sahip olan insan, en kuvvetli bir ruha, en sağlam bir kalbe sahip demektir. İslam’ın çağırdığı İman kadar ruhu yükselten, insana hürriyet ve istiklal bağışlayan bir bağlanış yoktur.

 

Türkiye Cumhuriyeti’nin, Ay Yıldızlı bayrağının daima dalgalanması uğruna şahadet şerbeti içen Aziz şehitlerimizi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmetle,  gazileri minnetle anarız.

 

Cenab-ı Hakk, büyük Türk Milletini, şifasını ve güzelliğini esirgemeyen kullarından eylesin.

 

Cumanız mübarek, kazancınız helal olsun.

 

HADİS-İ ŞERİFLER:

 

1- Allah için ilmi isteyenlerin rızıklarını, Allah umulmadık yerlerden tefekkül eder.

 

2- Allah’tan korkan kimse sırf Allah rızası için O’na itaat eder. Riyadan, insanlara gösterişten ve iki yüzlülükten sakınır.

 

3- Merhamet etmeyene merhamet olunmaz. Affetmeyen affa mazhar olamaz.

 

4- Merhametlilere Allah merhamet eder. Yerdekilere merhametli davranın ki, göktekiler de size merhametli davransın.

 

5- Köpek, kalp kıran insanlardan daha vefalı ve şereflidir. (Mevlana Hz.)

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Aziz Atam, ruhun şad mekanın cennet olsun
‘CUMHURİYET’, bizi biz yapan ortak değerimizdir
Hicri yılbaşında huzur ve bereket bizimle olsun