İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit Özdağ bugün TBMM’de gerçekleştirdiği basın toplantısında Suriyelilerin neden Türkiye’de oldukları konusuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Özdağ, özetle iki temel nedenden bahsetti:

 

 

Emperyalizmin Suriyelilerin Türkiye’de kalmasını istemesinin birinci nedeni, Suriye’nin kuzeyinde kurulması hedeflenen PKK’istan’ın önündeki Arap etnik duvarını yıkmaktır.

 
Emperyalizmin Suriyelilerin Türkiye’de kalmasını istemesinin ikinci nedeni ise gelecek on yıllarda Türkiye’de bir Kürdistan kurmak için iç savaş çıkarmak için Suriyeli sığınmacılardan istifade etmektir.

 

 

Özdağ’ın açıklaması şu şekilde:

 

Suriyeli sığınmacıların Türkiye’de olmasının birçok nedeni var. Gelen sığınmacıların nedenleri var. Erdoğan’ın sığınmacıları Türkiye’de tutmak için nedenleri var. Ve uluslararası sistemin Suriyeli sığınmacıların Türkiye’de kalmasını istemesinin nedenleri var.

 
Bugün uluslararası sistemin neden Suriyelileri Türkiye’de tutmak istediğini ele alacağım. Ancak önce altını çizmemiz gereken husus İYİ Parti’nin bu konuyu gündeme getirmesinin Saray’ı çok rahatsız ettiği gerçeğidir.

 
Türk Milletinin çok büyük bir bölümü, Bilgi Üniversitesi, Gaziantep Üniversitesi ve diğer araştırma kurumlarının araştırmalarının gösterdiğine göre Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönmelerini istemektedir. Ancak İYİ Parti Türk Milletinin bu talebini siyasetin gündemine taşıyana kadar AKP her türlü baskı aracını kullanarak Türk halkının Suriyeli sığınmacılar ile ilgili sıkıntılarını ifade etmesini engellemeye çalışmıştır.
İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener’in Suriyeli sığınmacıların Türkiye’nin geleceği için yaşamsal tehdit olduğunu ifade etmesi sonrasında tartışma yeni bir boyuta taşınmıştır. AKP ve AKP yandaşları saldırgan cevaplar vermeye başladılar. AKP ve yandaş saflarında açık bir panik başladı. Çünkü farkındalar ki, AKP’ye oy veren yurttaşlarımızın çok büyük bir bölümü Suriyeli sığınmacıların ülkelerine geri dönmelerini istiyorlar.

 

 

 
İYİ Parti olarak Suriyeli sığınmacıların Türkiye’de kalmasının ülkemizin birliği için en büyük tehdit olduğunu söylüyoruz. Halen Türkiye’de yaşayan her 20 kişiden birisi Suriyelidir. 2020 yılında Suriyelilerin sayısı 7.5 milyona yükselecek. 2040 yılında ise her 13 kişiden birisi Suriyeli olacak. Çünkü Suriyelilerin nüfusu Türklerin nüfusundan çok daha hızlı artıyor. Türk nüfusu azalırken, Suriyeliler oransal olarak artacak. Türk nüfus artış hızı 2009’da % 1.31 iken 2017’de 0.52 oldu. Türkiye’de her gün 395 Suriyeli bebek doğuyor. Kilis’te bir okulda 84 Türk öğrencinin 277 kardeşi var. 100 Suriyeli öğrencinin ise 422 kardeşi var. Bu rakam bile Suriyeli nüfusunun nasıl demografik bir işgali gerçekleştirdiğini göstermektedir. Göç konusunda çalışan Doç. Dr. Murat Erdoğan, “10 yıl sonra Türkiye’nin demografisi Suriyelilerin eline olacak” diyor.

 

 

 
2040 yılında Suriyelilerin 7.5 milyon olacakları rakamı bugün resmi olarak açıklanan 3.8 milyon Suriyeli sığınmacı rakamı baz alınarak hesaplanmıştır. Aslında Suriyeli sığınmacı sayısının 5 milyon civarında olduğu devletin değişik kurumlarından gelen bir bilgidir. Ayrıca Suriyelilere vatandaşlık verildiği zaman ailelerin birleştirilmesi adı altında şu anda bu ailelerin Suriye’de veya dünyanın başka yerinde olan diğer mensuplarına da vatandaşlık verilecek. Özetle, 20 yıl sonra Türkiye’de 7.5 milyondan çok daha fazla Suriyeli olması büyük bir ihtimaldir.

 

 

 
Batı dünyası neden milyonlarca Suriyelinin Türkiye’de kalmasını istiyor? Neden Soroz, ABD, AB Suriyeli sığınmacıların Türkiye’ye yerleşmesi için çalışıyorlar. Dönemin İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, Pakistanlı bir yetkilinin 2012’de kendisine “Biz ABD’nin organizasyonu ile Afganistan’a müdahale ettik. Sonuçta 5.5 milyon Afgan ülkemize göç etti. Şimdi onlara bakıyoruz. Türkiye’nin Suriye’ye müdahalesi söz konusu. Yetkililerinizi uyarın. Siz de aynı sorunla karşı karşıya kalacaksınız” diye uyardığını açıklamıştır. Özetle, hangi sonucun ortaya çıkacağı bilinerek Suriye’den Türkiye’ye göçü teşvik politikası sürdürülmüştür.

 

Suriye’den özellikle de kuzey Suriye’den 5 milyon Suriyelinin Türkiye’ye taşınması ilk aşamada onların boşalttıkları yerin PKK’nın eline geçmesini ve orada bir PKK’istan kurulmasını kolaylaştırmaktadır. PKK/YPG, işgal ettikleri alanlarda uluslararası kuruluşlar tarafından bile mahkum edilen etnik temizlikler gerçekleştirmiştir. Ancak Türkiye’ye gelenler sadece PKK/YPG’nin etnik temizlik ile işgal ettiği alanlardan sürdükleri değildir. PKK/YPG’nin işgal ettiği bölgenin çevre alanlarından da büyük göç gerçekleşmiştir. Böylece, PKK’istan’ın genişlemesinin önündeki etnik engel de kalkmıştır.

 
Özetle, emperyalizmin Suriyelilerin Türkiye’de kalmasını istemesinin birinci nedeni, Suriye’nin kuzeyinde kurulması hedeflenen PKK’istan’ın önündeki Arap etnik duvarını yıkmaktır. Ne yazık ki, AKP öngörüsüz Suriye siyaseti ile PKK’istan’ın kurulmasına yardımcı olmaktadır. Bir yandan Beşar Esad’ı devireceğim diyerek, merkezi otoriteyi zayıflatıp PKK’ya yardımcı olmakta, diğer yandan PKK’nın işgal ettiği bölgelerdeki ve çevre bölgelerdeki insanları Türkiye’ye alıp PKK’nın bu bölgeleri elinde tutmasını kolaylaştırmaktadır.

 
Emperyalizmin Suriyelilerin Türkiye’de kalmasını istemesinin ikinci nedeni ise gelecek on yıllarda Türkiye’de bir Kürdistan kurmak için iç savaş çıkarmak için Suriyeli sığınmacılardan istifade etmektir.

 

 
İYİ Parti bu gerçekleri görmekte ve Türk milletini uyarmaktadır. İYİ Parti’nin hedefi, vatanlarından ayrılan/ayrılmak zorunda kalan biçare Suriyeliler değildir. İYİ Parti ve İYİ Parti’yi kuran Türk milliyetçilerinin, vatanseverlerin hedefi, emperyalizmin Türkiye’yi bölme projesini tarihe gömmektir.

 

 

 
Saray ve yandaşlar, İYİ Parti’nin Türk Milletinin talebi olan Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönmeleri talebini gündeme taşımasından çok rahatsız oldular. Ancak İYİ Parti Türkiye’nin kolay vatan olmadığını bilen insanlar tarafından kurulmuştur. Yahya Kemal Beyatlı, Madrid’de büyükelçi iken bir konferans verir. Türkiye’nin nüfusunun 66 milyon olduğunu söyler. Konuşmanın sonunda bir İspanyol dinleyici “Sayın büyükelçi, bildiğim kadarı ile Türkiye’nin nüfusu 16 milyon” diye müdahale edince, Beyatlı, “50 milyonda toprağın altında yatan var” cevabını verir. Özetle, İYİ Parti’nin vatandaşlık anlayışı 250 bin dolara verilen vatandaşlık değil, şühedaya yani şehitlere saygıya dayanan vatandaşlıktır.

 

 

 
İYİ Parti, Suriye’nin boşaltılarak emperyalizmin kuklası PKK’ya teslim edilmesine direnecektir. İYİ Parti Türkiye’de bir iç savaş sosyolojisinin oluşturulmasına, milli ve kültürel kimliğimize suikast yapılmasına izin vermeyeceklerdir. Suriyeli sığınmacılar üzerinden hem Türkiye’ye hem Suriye’ye yapılmak istenen suikasti engelleyeceğiz. Suriyeli sığınmacılara vatandaşlık değil, Suriye’de geri dönebilecekleri bir vatan vereceğiz.