HES karşıtı Alakırlı çiftin suyu kesildi!

HES karşıtı Alakırlı çiftin suyu kesildi!
24 Ekim 2017 10:25

Antalya Kumluca Alakır Vadisi’nde 14 yıldan bu yana Hidroelektrik Santral’lere (HES) karşı verdikleri mücadeleyle bilinen Tuğba Günal ve Birhan Erkulu çifti, iddialara göre yaşadıkları alanın hemen yanındaki araziyi satın alıp yeraltı su kaynağını kepçeyle kazarak enelleyen HES şirketi nedeniyle 1.5 haftadır susuz.

 

 

 

Çift, 1,5 hafta önce su kaynaklarının yaşam alanlarına 500 metre uzaklıkta faaliyetini sürdürdüğünü iddia ettikleri şirket tarafından alındığını dillendirmişti.Tuğba Günal, sularını aldıkları kaynağın şirket tarafından kesilmesini kötülük oyunlarının son halkası olarak yorumlamıştı.

Cumhuriyet’te yer alan habere göre Metamar/Dedegöl Enerji şirketine ait Kürce HES şirketi nedeniyle 1.5 haftadır susuz kaldıklarını söyleyen çift, çamaşırlarını nehirde yıkıyor, suyu da bidonla evlerine taşıyor.

 

 

Susuz kalan çifte, sosyal medya aracılığıyla Türkiye’nin dört bir yanından ‘Diren Alakır’ sloganıyla destek yağdı. Çiftin su hakkının korunması gerektiği belirtilen mesajların yanı sıra, su ihtiyacını gidermesi için de bidon, leğen gibi su kapları gönderildi. Tuğba Günal, yaklaşık 15 dönümlük arazide çok sayıda meyve ağacıyla, yarım dönüme yakın sebze ekimleri olduğunu, sulayamadıkları için birçoğunun kurumaya yüz tuttuğunu söyledi.

 

 

Günlük beslenme ihtiyaçlarını bu bahçede yetişen ürünlerle karşılayan çift, yaklaşık 200 metre uzaklıkta bulunan ve eğimli yolu olan Alakır Nehri’nden bidonlarla su taşıdıkalrını söyledi. Bu suyla bulaşık, banyo, yemek gibi ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan çift çamaşırı da yine nehir suyuyla yıkadıklarını aktardı. Nehirden doldurdukları bidonları yaklaşık 200 metre yokuş yukarı taşımak zorunda olan çift, su haklarının gasp edildiği gerekçesiyle mahkemeye başvurmaya hazırlanıyor.

 

 

Nehir suyunu korumaya çalışırken kaynak suları da kesilen çift, yaşananları şöyle anlattı:

 

 

“Evimizin hemen arkasında bir tilki yuvası var. Tilkinin de iki yavrusu. Koskocaman bir yaban domuzu var direkt yaşam alanımızın içinde. Evimizin tam dibinde zehirli bir engerek yılanı var. Karşı yamaçta kurtlar, etrafta yaban kedileri, nehrin yanında karşılaştığım porsuklar ve yavruları, tepemizde dolanan şahinler, kartallar. Bunca yıldır birlikte yaşıyoruz. Bir tekinden bile en ufak bir zarar gelmedi bize. Bir gün HES’çi insanlar geldi. HES’çi insanlar kepçe ile kaynak suyumuzu kesti. Sorsalar evet doğa çok korkunç, hayvanlar çok vahşi.”