Haram ve zulmün getirdikleri

Haram ve zulmün getirdikleri
12 Şubat 2015 08:55

Değerli ziyaretçilerimiz! Sohbetimizin konusu, sizlere faydalı olacak, haram ve zulmün getirdikleri hakkında olacaktır. İyi okumalar.

 

Numan ALADAĞ H&H YORUM

 

Hadis-i şerif: ”Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle haşrolursunuz.” Hz. Muhammed (s.a.v.)

 

Ey Yüce Türk İslam alemi!
En mutlu insanlar, her şeyin cüzdan muhasebesi ahlakına sahip olma ve makamlara sahip olanlar değildir. Onlar, karşılarına çıkan her şeyin değerini en iyi bilenler, Allah’tan korkup, sabır ve iradelerini kuvvetlendirmeleri ile istedikleri helal lokma ve makamlara ulaşabilenlerdir. (Numan Aladağ)

 

İnsan ve olayların bir görünen yüzü bir de perde arkası kalan tarafı vardır. Ekseriyetle olay ve hadiseler perde önündeki tarafıyla değerlendirilir.

 

Ey Yüce Türk İslam alemi!
Cenab-ı Allah dinimize, bedenimize ve edebimize zarar verecek faaliyetlerden bizi nehyetmiştir. Yasak olan işlerde dünyamız ve ahiretimiz için haram olan bedeni ve maddi zararlar vardır. Bunlar; açıklanmış olsun veya olmasın, bir insan ister anlasın ister anlamasın, insanın başkenti olan kalben idrak edelim veya edemeyelim bir fark yoktur. Namusunu ve şereflini düşünenler, haram olan her türlü faaliyetleri idrak edilerek, dinimizce yasaklanmıştır duygusuna inanıp uzak kalırlar. Bu yasaklara İslamiyet günah adını vermiştir.

 

Haram yiyerek, Allah’a isyan olması bakımından, büyük bir suçtur. Kur’an- Kerim’in Nisa Suresi 31 ayetinde, ”Eğer yasak edildiğiniz büyük günah’ lardan kaçınınız sizin (öbür) kabahatlerinizi örteriz ve sizi şerefli bir mevkie getirip sokarız.” açıklıyor.

 

Allah’ın rahmetinden ümid kesmek:
Bunu ancak imanını kaybederek, cüzdan muhasebesi uğruna Milli ve dini konularda taviz verenler yapabilir. Bir Mü’min, hiçbir zaman Allah’ın rahmetinden ümit kesemez.

 

Sadakat ve samimiyetle Müslüman olabilmesi için kendisini günahlardan ve hatalardan koruması gerekir.
Haram olan haksız kazanç elde edenler, insanın kalbini kararttığının farkındalar mı?

 

Haram olan kazanç ile meyve bahçelerini oluşturanlar, meyvelerini çocukları ve torunları o bahçedeki meyveleri yedikçe şifa yerine, o haram meyve ve diğer şeyler tükenip temizlenmeyince daima hastalık ve huzursuzluklarla karşı karşıya kalacaklarını hafızalarından silmemelidirler? Muğla-Fethiye-Çenger köyü halkından Cevdet Boz (Hidayet hoca) ”Arının kovanından bal çalıp yenildiği zaman, oh ne tatlıdır diye sevinir, arı bal hırsızını ısırıp balon gibi şişirerek acılarla kıvrandığı zaman da, o acı ve şişkinliklere dayanılması gerekir.” diyor.

 

Zulmün faaliyetleri:
Cenab-ı Allah insanlara ve diğer canlılara karşı haksızlık yapmaya zulüm adını vermiştir.

 

1- Zulüm, hakkı hak sahibine vermemek veya sahibinin elinden hakkını almaktır.
2- Zulüm, insanlara veya hayvanlara haksızlık yapmaktır.
3- Zulüm, insanların ırz ve namusuna, mal ve servetine, haysiyet ve şerefine, hak ve hürriyetlerine tecavüzde bulunmaktır.
4- Zalim, insan suretinde vahşi bir varlıktır. İnsanların inlemesi ona zevk verir. Halk yalvardıkça o, sinsi bir arzu ile daha büyük zulme cü’ret eder.
5- Cenab-ı Allah, insanların bu gibi haksız faaliyetlerde bulunmaktan men etmiştir. Aklı başında bulunan her mü’min kendine ait olmayan bir hakkı, sahibine vermekte tereddüt etmez.
6- İnsan, zulüm yapmış olmamak için, üzerinde kimlerin ne gibi hakları bulunduğunu bilmek zorundadır.
7- Her mü’minin omuzları üzerinde Allah’ın hakkı; kendi nefsinin, insanların ve hayvanların hakkı bulunmaktadır.
8- Rabbimizin, üzerimizdeki haklarının başında, onun varlığına, birliğine ve diğer iman şartlarına inanmak gelir. Kur’an-ı Kerimin Lokman Suresinin 13 cü ayetinde, ”Şirk elbette büyük bir zulümdür.” açıklıyor.
9- Kur’an-ı Kerim’in Allah kitabı olduğuna inanmayan, onun ayetlerini yalan sayan ve açıklamalarına uymayıp yüz çevirenden daha zalim kim olabilir?
10- İnsanın kendi nefsine karşı zulmü; kendi hayatını tehlikeye düşürecek şeyleri yiyip içerek midesine götürmesi, bulaşıcı hastalıklardan korunması, dünya ve ahirette felaket getirecek şeylerden çekinmemesidir.
11- Vicdanlı insan; servetini başkalarına ızdırap vererek toplamamalı, saltanatını iftira ve işkence ile kurmamalıdır. Kuvvet ve kudretini, mazlumları ezmeye yöneltmemeli ve kimseye işkence etmemelidir.
12- Zalim, bir zaman için fırsat bulabilir. Zaman çarkının kendi lehine döndüğünü görüp insanlara zulüm etmeye kalkmamalıdır. Mağdur ettiği kimselerin göz yaşı sele; ahı ateşe döner de kendisini perişan eder. Hz. Muhammed (s.a.v.) hadis-i şeriflerinde, ”Mazlumun bedduasından sakınınız. Zira onun duası ile Allah arasında bir perde yoktur.” buyurmaktadır.
13- Zamanında yeryüzünde yaşamı, hakkı tanımamış ve halka zulmetmiş kimseler, arkaya kötü bir isim bırakmış ve saltanatları mahvolmuştur.
14- Kur’an-ı Kerim’in Casiye Suresi ayet 19 da, ”Çünkü onlar Allah’ın azabından hiç bir şeyi senden geriye bırakmazlar, zalim olan kafirler biribirlerinin dostlarıdır. Allah da sakınanların yâridir.” buyruluyor.
15- Ateş ne kadar şiddetli olursa olsun, yerini küle bırakır. Zalim ne derece kuvvetli olursa olsun, makamını mazluma terk etmek zorunda kalır.

 

Vatan şehitlerini, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu M. Kemal Atatürk’ü ve değerli okuyucularımızın atalarını rahmetle, Gazileri minnetle anar. Hastalara şifa-i şerifler dileriz.

 

Cenab-ı Allah, cüzdan muhasebesi uğruna, Yüce Türk İslam alemine zulüm edenlere fırsat vermesin dileklerimizle, Allah’ın Selamı, şifası ve bereketi üzerinize olsun.

 

Kynakça:

1- Kur’an-ı Kerim tercümesi: İsmail Hakkı İzmirli Eren yayınları 1977
2- Hadis-i şerifler:
Mehmet Emre Çelik yayınevi 27-Haziran-1974
Hz. Muhammed ve hadisleri Abdulbaki Gölpınarlı Okat yayınevi 1964
Yıl 1995- Haziran Borneo adası-Balıkpapan şehri: Afgan Türklerinden, Hukukçu-Dinadamı Ahad İbrahim Osmani’nin sohbetleri.


Yazarın Son Yazıları:
Aziz Atam, ruhun şad mekanın cennet olsun
‘CUMHURİYET’, bizi biz yapan ortak değerimizdir
Hicri yılbaşında huzur ve bereket bizimle olsun