CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Emre Yılmaz, CHP’li gençlere yönelik düzenlenen operasyonlar ve gözaltılar hakkında konuştu. CHP’li Yılmaz şunları söyledi:

 

 

 

” Mersin İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcımız Durul Üşünmez, Silifke Gençlik Kolları Başkanımız Uğur Korkmaz ve Yönetim Kurulu Üyemiz Doğukan Tömbül ve Oğuzhan Şahin sabah saatlerinde evlerinden alınarak Terörle Mücadele Şubesi’ne götürüldü. Geçen hafta il başkanımızın ifadeye çağrıldığı, dün iki arkadaşımızın tutuklandığı Mersin’de, hükümetin ve yargının CHP Gençlik Kolları’ndan başka bir derdi yok gibi görünüyor. Duvar yazılaması, protesto ve yürüyüş düzenledikleri için sürekli baskı ve tehdide maruz kalan arkadaşlarımızı yıldırabileceklerini sanıyorlar.

 

 

Bu sistematik saldırıların tek bir nedeni var. O da Sarayın gençlik karşısında titremesidir. Gençlikten korkmasıdır.

 

 

Antalya’da basın açıklamasına, Karaman ve Konya’da afişe, Sakarya’da pankarta tahammülü olmayan bir korkudur bu. İstanbul Gençlik Örgütü başkanımızı Hasan Ferit’in cenazesine katıldı diye terörist ilan edecek kadar alçaklar. El birliğiyle, yandaş medyanın da linç geleneğiyle bu korkuyu birleştirip saldırıyı büyütmeye devam ediyorlar. Sosyal medyada eleştirenleri dahi yok etme politikası güdüyorlar. Ya paralı troll kadrolarıyla linç ediyorlar ya da bugün gördüğümüz gibi direk içeri almaya çalışıyorlar.

 

 

Gençlik bugünlerin hesabını hepsinden soracaktır. AKP, FETÖ’cü diye içeri attığı yargı mensuplarıyla işbirliği içinde yıllarca gençleri asılsız iddialarla bu şekilde susturmaya çalıştı. Bugün suçu FETÖ’ye atmak, kandırıldık demek onları temize çıkarmaz. Sistem hala aynı şekilde devam ediyorsa bunun sorumlusu AKP’nin zihniyetidir, Saray rejiminin kendisidir.

 

 

Mersin’deki arkadaşlarımız şuan adliyeye sevk edildi. Reina saldırısı sonrası yaptıkları bir yazılama dolayısıyla, Cumhurbaşkanına hakaret gibi klasik bir suçlamayla tutsak edilmeye çalışıyorlar. Ama bilsinler hiçbir arkadaşımızı bu sultaya teslim etmeyeceğiz.

 

 

Saray rejiminin Türkiye’nin her yerinde, laiklik ve Cumhuriyete karşı başlattığı bu kavgada bayrağımızı daha yukarı taşımak vazifemizdir. Bir eksik değil, hep bir fazla olarak taşıyacağımızdan da kimsenin şüphesi olmasın. Bu yaptırımlar, bizi ne sokağımızdan edecek, ne de mücadelemizden. Daha fazla sokakta olacağız, korktukları tüm gerçekleri duvarlara afişlere yazacağız.

 

 

Biz sarayın rejimine hapsolmayacağız, o Cumhuriyetin gerçekliğine yenilecek. Bu kavgayı biz kazanacağız, gençler kazanacak. ”