Bilecik’in Bozüyük ilçesindeki Muratdere Köyü’ndeki ormanlık alanda ilk cevher arama çalışmaları 1998 yılında başladı. Maden Tektik Arama (MTA) tarafından yapılan ilk çalışmaların ardından Stratex Madencilik San. ve Tic. A.Ş. 2005 yılında çalışmaları devraldı ve 2011 yılına kadar faaliyette bulundu. 2012 yılında ise Muratdere Madencilik San. ve Tic. A.Ş., projeyi henüz geliştirme aşaması devam ederken satın aldı.

 

 

 

Şirket sahada sondaj ve mühendislik çalışmaları yaparken geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan Muratdereliler, 2017 yılında projeye karşı çıkmaya başladılar. Eylemlerinde 72 bin ağacın kesilmesine, hayvanlarının otladığı ve 7-8 çeşmenin bulunduğu alana kadar sahanın genişletilmesine karşı çıkan köylüler, sonunda Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporunu iptal ettirmeyi başardı.

 

 

PROJENİN YERİ DEĞİŞTİRİLDİ

 
Üç yıl önceki projeye göre yer değişikliği yapan Muratdere Madencilik, ÇED’e başvurmadan önce Bilecik İl Özel İdaresi Çevre Komisyonu’na başvurdu. İl Özel İdare’nin teknik personeliyle birlikte bölgeye giden komisyon, eylül ayında incelemede bulundu. Bu haberi alan sivil toplum kuruluşları ve köy halkı, meydanda toplanarak projeye karış olduklarını dile getirdiler. Buna rağmen Bilecik İl Genel Meclisi, dokuz hayır ve 12 evet oyuyla projeyi kabul etti.

 

 

KİRLİ SU NE OLACAK?

 
“Hayır” oyu veren dokuz üye Hüseyin Elmas, Osman Çetin, Mehmet Yılmaz, Janrat Karaahmet, Zafer Kurnaz, Necdet Yıldız, Orhan Uğur, Erkan Erdem, Şerafettin Turan, kararın ardından ortak yazılı açıklama yaptı. “Bugün Bozüyük için, bölgemiz için, ülkemizin geleceği için, çocuklarımızın geleceği için kara bir gün maalesef” denilen açıklamada, ilk etapta 36 bin ağacın kesilmesinin planlandığına, madenin işlenmesinde ise günde 500 ton temiz su kullanılacağına ve kirlenmiş suyun ne olacağının belli olmadığına dikkat çekildi.

 

 

‘MADENİN KARŞISINDA DURACAĞIZ’

 

 

Bilecik Belediyesi Başkanı Semih Şahin, Gazete Duvar’a yaptığı açıklamada, 2017’de iptal edilen ÇED raporunun, tekrar üç yıl aradan sonra gündeme geldiğini belirterek, şöyle konuştu: “Daha önce köye yakınlığı sebebiyle kabul edilmeyen ÇED raporu, köy aynı yerinde durmasına rağmen, tekrar burada İl Genel Meclisi’nin onayına sunuldu. Ben İl Genel Meclisi üyelerinin yeterince bilgilendirildiğini düşünmüyorum. Projeyi apar topar kabul ettiler. Sonuçta 36 bin ağaç kesilecek. Oradaki orman köylüsünün gelirleri, yaşam biçimleri hepsi dönüşecek. Oradaki su kaynakları kirlenecek, doğa kirlenecek, çocukların geleceği kirlenecek. İl Genel Meclisi’nin bu kararının yanlış olduğunu düşünüyoruz ve bu yanlış olan kararın karşısında duran meclis üyelerine de teşekkür ediyoruz. Geleceğimiz için ve çocuklarımız için bunun karşısında duracağız ve elimizden ne gelirse yapacağız.”

 

 

‘BAKIR MADENİ CANLILARIN YUVASINI ELİNDEN ALACAK’

 
Bu arada sosyal medyada “MuratdereyeDokunma” etiketiyle paylaşımlar yapılırken, Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğü’ne gönderilmek üzere imza kampanyası başlatıldı. Change.org üzerinden yapılan kampanyanın metninde, “Bu ormanlar inanılmaz güzel bir doğal varlık çeşitliliğine sahip. Geyik, ayı, domuz ve tilki türlerine ev sahipliği yapıyor ve aynı zamanda onlar için geçiş noktası. Bakır madeni projesi, bu canlıların yuvalarını ellerinden alacak. Proje, hava ve tonlarca su kirletileceği için yerleşim yerlerini olumsuz etkileyecek” denildi.