Tefecilere laf yok, ev sahiplerine var
27 Kasım 2023 15:15

Dün Erdoğan bir ev sahibine ilişkin, “Sende vicdan yok mu, kirayı nasıl 2500’den 7500’e çıkarırsın” dedi.

Safile USUL H&H YORUM

Oysa bundan tam bir gün önce Türkiye’de büyük bir tefecilik olayı patlamıştı.

Deniz Bank’ın bir çalışanı Seçil Erzan, bazı tefecilerle işbirliği içinde futbol dünyasının zengin oyuncularını ve onlar aracılığıyla onların tanışma ağı içerisinde bulunan başka bazı para sahibi kişilerin paralarını toplayıp, sonra da çukura düşmüştü.

Bu olay doğrudan siyasi iktidarın sorumluluğu altındadır.

Çünkü…

1-Burda büyük bir ağa yayılan tefecilik var

2-Para üstünden fahiş kazanç var

3-Para üstünden faiz kazancının bu kadar yüksek olduğu bir ülkede sürdürülebilir bir ekonomik sistem yok demektir

4-Kayıt dışı para ağırlıklıdır

5-Paranın kökü kolayca gizlenebilmektedir

6-Tefecilik adeta normal kabuk edilmektedir, örneğin bir bankacı tefecilere topladığı paraları faiz karşılığında vermekte, o tefeciler de bu parayı birilerine borç verip, yüksek kazanç sağlamaktadır ve bunu yapmak çok kolaydır Türkiye’de

Ki, Rasim Ozan Kütahyalı gibi, hukuk devleti nedir, bihaber tipler, “Devlet Fatih Terim’i koruyor ve bu normal, ben de onu koruyorum” diye açık açık konuşmakta.

Çünkü tepeden aldığı sinyaller ona bu şekilde rahatça konuşabileceğini düşündürtmekte.

İşte, tam da böyle bir durumda, bu olayın patlamasından hemen sonra, Erdoğan konuşmasında bula bula ev sahiplerini buluyor hedef tahtasına oturtacak.

Öteki konudan hiç ama hiç bahsetmiyor. Adını bile anmıyor.

Ama, ev sahibi nasıl 2500’den 7.500’e çıkarır diyor…

Ev sahibi nedir?

Ev satın almış veya miras yoluyla edinmiş kişidir.

Oturmadığı evi kiraya verir.

Fahiş para isteyeni kastetmiyorum.

Ama …

Asgari ücrete aşırı pahalılıktan dolayı yüzde 300 zamların yapıldığı bir ülkede ev sahibine yüzde 25 dersen, o ev sahibi bir müddet sonra evini kiraya vermez. Para yapıp, kur korumasına yatırır ve devletin kasasını emer.

Kaldı ki…,

Avrupa ülkelerinde ev kirasını hiç kimse tek başına ödeyemez.

Karı koca çalışır ve birinin kazancının yaklaşık yüzde 75’i kiraya gider.

Ev kirası önemli bir aylık giderdir.

Erdoğan kira yükünü ev sahiplerinin üstüne yıkamaz.

Bu adil değildir. Ayrıca dediğim gibi ev piyasasını olumsuz etkiler.

Ki, ev sahibi bir evi kiraya verdiğinde onun fiziki yıpranmasını da finanse etmek zorundadır.

Asgari ücretin 12.000 olduğu bir ülkede bile (yani çok az bu para Türkiye’ye göre) ev sahibi 90-100 metrekarelik evine 10 bin isteyebilir. Tabii izbe olmamak kaydıyla.

Siyasi iktidar dış politikası nedeniyle dövizi azdırıp, ekmeği sütü lüks madde haline getirip, bunun faturasını bu ülkenin ev sahibi insanlarına ödetemez.

Bakın her ülkede durum şudur ki…

Ev sahiplerinin çok azı zengindir.

Az bir kesim (mesela Türkiye’deki tefeciler veya eskiden beri zengin olanlar) kolayca çok pahalı da olsa ev alabilir.

Ama halkın ev sahibi olan yaygın kesimi evi dişinden tırnağından keserek alır veya miras kalır. Ki, miras da bir haktır.

Birçok ev sahibi aldığı kirayı maaşının yanına tamamlayıcı olarak koyar veya sadece onunla geçinir.

Şimdi size bir şey daha anlatacağım…

Bir yakınımın evi; 170 metrekare dubleks…

Bina 2018 yapımı.

İçinde 5 senedir 11 kişi oturuyor.

Bunlar yabancı , Türkiye’ye gelmiş, para kazanıyorlar.

11 kişiden 5 kişi çalışıyor. Geri kalanın çoğu çocuk zaten.

Bunlar 3000 Tl kira veriyor.

Evlerine ama ayda en az 70 bin giriyor.

5 senenin sonunda tanıdığım kirayı zam yaparak 8.000 Tl yapmak istiyor.

Kiracılar, “Yok olmaz, istersen mahkemeye git, Tayyip Erdoğan yüzde 25’den fazla vermeyin dedi, istediğiniz mahkemeye gidin, sonuç alamazsınız” diyor.

Kocaman evde 3000 Tl’ye oturup, Erdoğan’a güvenerek de 170 metrekarelik dubleks evi 3000 Tl’ye bir güzel işgal ediyorlar.

Türkiye’de de ev sahipleri herşeyden kısarak aldıkları evlerinden ve tasarrufa meyilli vatandaşlar olmalarından dolayı cezalandırılıyorlar.

Tam da ideal bir ülkedeyiz, di mi.

Tefecilere laf etme…

Düzgün, disiplinli, tasarrufçu orta sınıfı yok et.

Safile USUL X