Murat Karayalçın kurucusu olduğu İç Anadolu Belediyeler Birliği’ni anlattı!

Murat Karayalçın kurucusu olduğu İç Anadolu Belediyeler Birliği’ni anlattı!
6 Nisan 2023 15:53

Eski SHP ve CHP Genel Başkanı, İç Anadolu Belediyeler Birliği Kurucu Genel Başkanı Murat Karayalçın, birliğin kuruluş sürecini Halkın Habercisi yazarlarından Yunus Bülbül’e anlattı.

 

 

H&H RÖPORTAJ

 

 

Yunus BÜLBÜL: Sayın genel başkanım, İç Anadolu Belediyeler Birliği’ni kurma fikri nereden çıktı, bu fikir nasıl oluştu?

 
Murat KARAYALÇIN: Belediyeler yasası belediyeler birliği proje esasına göre kurulmasına olanak vermektedir. Yerel yönetimler genel olarak o arada belediyeler bir proje etrafında birlik kurabilmekteler. Bunun için bakanlar kurulundan onay almak gerekiyor. Bakanlar kuruluna gerekçenizi, ana sözleşmenizi sunuyorsunuz; bakanlar kurulu da sizin gerekçe ve ana sözleşmenizi inceleyip dikkate alarak, size kuruluş izni veriyor ya da vermiyor. Yine yasaya göre, belediye yasasına göre, belediye birlikleri aynen belediye yapısında; belediyenin tüzel kişiliğinin yapısında kurulurlar. O da aynı bir belediye gibidir. Kendisini kuran belediyelerden bağımsız olarak ayrı bir tüzel kişiliği vardır. Başkanı vardır, meclisi vardır, encümeni vardır. Her klasik belediye yapısı orası için de geçerlidir. Ben “İç Anadoluluk” diye bir kavramın yeterince gelişmediğini gözlemlemiştim.

 

 
BÜLBÜL: Siz, İç Anadolu Belediyeler Birliğini kurmadan önce, diğer bölgesel belediye birlikleri var mıydı?

 

 
KARAYALÇIN: Vardı. Marmara Belediyeler Birliği vardı. Ankara’da şöyle bir gözlemim vardı, Ankara daha çok İç Anadolu’dan göç alır; Kırşehir’den, Yozgat’tan, Çorum’dan, Çankırı’dan ve Sivas’tan göç alırız. Kayseri’den çok göç alamayız.

 

 
BÜLBÜL: Belki de ondandır, Kayseri’den şu anda İç Anadolu Belediyeler Birliğinde bir üye var, Sarız Belediyesi.

 

 
KARAYALÇIN: Fakat Ankara kendi kimliğini, kent kimliği inşa eden bir kent değildi. Hala da bir Ankaralılık kimliğinden söz etmek oldukça zor. Ankara’daki hemşeri derneklerinin hemen hemen hepsine zamanım ölçüsünde katılmışımdır. Onlara yaptığım konuşmalarda derdim ki “Geldiğiniz yeri önemsemeniz, hatırlamanız çok hoş bir şey. Bu sizin yüreğinizde bir sevgi olduğunu, sıcaklık olduğunu gösteriyor. Benim sizden bir ricam var, geldiğiniz yeri sevin fakat yüreğinizde bir miktar yeri de Ankara için ayırın. Ankara kimliğini de benimseyin.”. Ben yedi yaşımda Ankara’ya geldim, nasip oldu Ankara Belediye başkanı oldum. Bir Ankara hemşeriliği oluşturmaya çalıştık. Bundan hareketle bir de iç Anadoluluk fikrini geliştirelim istedik. Bu, böyle bir birlik kurulmasının nedenlerinden birisi.

 

 
Bir başka daha önemli neden de şu, 1989 Martında yapılan seçimlerde göreve gelmemizden sonra, olanağı olmayan dar gelirli SHP’li belediyelerimizden, hatta başka partilerden de belediye başkanları geliyorlardı. Yardım istiyorlardı. Otobüsle başlanıyor, iş makinesinden çıkılıyor, “Başkanım bana bir otobüs ver.” ile başlanıyor kamyon, iş makinesi filan devam ediliyor; mutlaka bir şeyler veriyorduk. Kullanılmış olsun olmasın fark etmiyordu. İş makinesi ve otobüs en çok istenilenlerdi. Çok yoğun taleplerle karşılaşıyorduk.

 
Ben bunun üzerine bir çalışma yaptım. Büyük iş makineleri pahalı ve bir iş yapma kapasiteleri var. Diyelim bir iş makinesi yılda 10.000 km yol yapıyor, siz onunla 3.000 km yol yaparsanız, siz o makineyi heba etmiş olursunuz. Öyle bir kullanım geliştirelim ki iş makinelerinin kapasiteleri ne kadarsa, her yıl o kadar çalışsın. Makineyi ucuza getirmenin yolu bu. Bundan hareketle İç Anadolu’nun inşaat mevsimini de dikkate alarak bir proje hazırlayalım. İç Anadolu’nun haritasını önüme aldım, belirli yerlerden gelen talepleri de dikkate alarak makine parkları oluşturma projesini hayata geçirmek istedim. Ankara’nın doğusunda, batısında, kuzeyinde, güneyinde, çeşitli yerlere de belediyelerin taleplerini karşılayacak makine parkları olsun; orada şu kadar dozer, kamyon, kepçe, asfalt serme makineleri filan olsun oralara yığalım.

 
Bu makineleri nasıl kullanalım? İç Anadolu Belediyeler Birliği adlı bir örgüt kuralım, bu makineler onun havuzunda bulunsun, tüzel kişilik olarak oranın malı olsun, tüzel kişiliği ile aynı bir belediye gibi hareket etsin diye düşündüm. İç Anadolu Belediyeler Birliğine üye belediyelerden yılbaşında talep isteyelim. Meclislerinden geçen bütçelerinin bir kopyası bakanlığa gönderildiği gibi bize de gelsin. O bütçeleriyle birlikte bizden iş makineleri talep etsinler. Mülkiyeti üyesi oldukları İç Anadolu Belediyeler Birliğine ait araçlarla ne kadar yol yapacaklar, ne kadar kanal açacaklar, ne kadar sürede yapacaklar, taleplerini Birliğe bildirsinler; her belediyeden bu talebi alalım, bunları bilgisayara yükleyelim, şu belediyeye şu araç; şu belediyeye şu araç; şu kadar süre ile diye tahsis edelim. Bunun karşılığında da İç Anadolu Belediyeler Birliğine belirli bir bedel ödensin, diye düşündük.

 
Bu makineleri nasıl alacağız? Bayındırlık Bakanlığı ile bir protokol imzalayalım, Bayındırlık Bakanlığı ve İller Bankası aracılığıyla bize bunları sağlasın, biz borçlanalım yıllar içerisinde biz üye belediyelerden aldığımız katkılarla bunları geri ödeyelim. Müthiş bir rahatlama olacaktı bu. Hiçbir belediye makineleri elinde tutmayacak, makineler için ödemeye yapmayacak, sadece kullandığı kadarının bedelini ödeyecekti.

 

 
Bu beni çok heyecanlandırdı.1991 seçimleri yapıldı. SHP DYP hükümeti kuruldu. Ondan sonra Birliğin kuruluşu için hükümetten onay aldık. Ardından İç Anadolu Belediyeler Birliği, Bayındırlık Bakanlığı ile bu konuda bir sözleşme bir protokol imzaladı. O protokole göre İller Bankası paraları veriyor, biz o paralar ile makineleri alıyoruz, makine parkları kuruyoruz.

 

 
BÜLBÜL: Peki makineler alındı mı?

 
KARAYALÇIN: Hayır alınmadı. Benden sonraya kaldı ve olmadı. Protokolü İç Anadolu Belediyeler Birliği başkanı olarak ben, Başbakan yardımcısı olarak Erdal İnönü, Bayındırlık Bakanı olarak Onur Kumbaracıbaşı böyle bir protokol imzaladık. Maalesef ben benim ömrüm yetmedi, ben SHP genel başkanlığına gittim, benden sonra da sürdürülmedi. Sonra bu birlik atıl kaldı. Fethi Yaşar’ın birlikle ilgilenmeye başladığını duydum ve çok memnun oldum. Çünkü Fethi Bey çok değerli, çok üretken bir belediye başkanıdır. İç Anadolu Belediyeler Birliğini ziyarete gittim, yukarıda bahsettim projeyi hayata geçirirlerse çok iyi olur diye düşünüyorum. İç Anadolu Belediyeler Birliğinin tüzel kişiliğine ait demirbaşı olarak makine parkının olmasının önemli olduğu düşünüyorum.

 

 
BÜLBÜL: Bahsettiğiniz bu makine parkları, aynen Karayolları’nın bölge müdürlükleri gibi belirli kentlerde de olabilir.

 

 
KARAYALÇIN: Çok iyi benzetme yaptınız, aynen öyle olabilir. Merkezi yönetimlerin kapılarında dolanmak yerine, belediyelerin kendi güçlerini birleştirip ortak makine parklarını kullanmaları, imkanlarını ortak kullanmaları çok iyi olur. Ama şimdi İç Anadolu Belediyeler Birliği çok genişledi. Kahramanmaraş’tan, Adana’dan, Tunceli’den, Zonguldak’tan, Denizli’den üye belediyeler var. Bunun nedeni Fethi Beyin belediyeciliğe siyasi açıdan bakmaması. Onun için Fethi Yaşar’ın adı bir güvencedir. Bazıları İç Anadolu Belediyeler Birliği başkanlığında Ankara ya da Eskişehir belediye başkanlarından birisinin olması gerektiğini düşünüyor. Ama ben öyle düşünmüyorum. Fethi Yaşar belediyeciliğe damgasını vurmuş bir isimdir. Fethi Yaşar isminin Birlik başkanı olmasında hiçbir sakınca yok. Tam tersine Fethi Yaşar ismi ile bütün siyasi partilere güvence veren biridir.

Murat beyle

DIŞ

İÇ

LOGO