Muhalefetteki siyasal partiler ortak bildiri yayınlamalı: Erdoğan istifa et

Muhalefetteki siyasal partiler ortak bildiri yayınlamalı: Erdoğan istifa et
26 Şubat 2014 12:50

Öncelikle bir hususu belirteyim ki, 2002’de AKP’den seçilmiş bir milletvekili ve Recep Erdoğan’ı yakından tanıyan biri olarak, üstelik başbaşa konuşmuşluğumla onun lisanının, fonetiğini, duraksamalarını, yarım cümlelerini birebir bilen olarak eğer önceki gece yayınlanan telefon konuşmalarındaki o sesin BOP Eşbaşkanı’na ait olduğu kesindir; bunu inkar eden cürüm sahibinin yüzünün kızarması gerekir.

 

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

 

Dünya demokrasi tarihinin en yüzkarası, en necis, en şeref dışı olaylarını ülkemizde yaşıyoruz, fakat Hükümet’in başı Recep Erdoğan’dan çıt ses yok.

 

12 senedir işbaşında olan AKP hükümetinin ve onun başının yolsuzluk ve hortumlama ile imtihan olduğunu yurttaşların çoğu biliyor ve buna yürekten inanıyor ama 17 Aralık 2013’de bu kirli işlerle ilgili ilk b.kları ortalığa saçıldıktan sonra önceki gece de milleti cami yaparak aşırma işlerini yürüttüğünü anladığımız Recep Erdoğan ile bu cenahta aşırma işlerinin önemli enstrümanlarından olan sakalı ile oğlu Bilal arasında geçen telefon konuşmalarına gerçekten onlar adına yüzümüz kızararak tanık oluyoruz.

 

Üstelik kriptolu telefonu bile güvenli bulamadığı için Beyefendi, yine o cenahın aşırma işleri enstrümanı başörtüsü ile kızını evde biriktirdikleri yüz milyonlarca avro ve doları nerelere taşıyacağı konusunda bilgilendirmek üzere Ankara’dan İstanbul’a yola çıkarıyor; telefon kayıtlarına göre.

 

Şimdi bu adamlara bakın; cami, sakal, başörtüsü hepside İslami simge.

 

Din tüccarı hortumcular için ise hırsızlık enstrümanlarıdır; cami, sakal, başörtüsü ve onlarca kutsal enstrüman.

 

Milletin, devletin parasını hortumlamak İslam’a göre haram; hatta Kuran’ın ayetleri ile çok açıktır ki, hırsızların elleri kesilir.

 

Şimdi bu adamların ne kadar Müslüman olduklarına dair size küçük bir ipucu vereyim.

 

Baba-oğul arasındaki telefon konuşmalarını banttan dinleyenlerin anımsamaları gereken bir ayrıntı var.

 

O nedir?

 

Babası oğluna geceyarısından itibaren 4 defa telefon açıyor.

 

Sabah dördüncü kez açışında baba oğluna ‘’görevini yaptın mı?’’ diye soruyor.

 

Oğul Bilal ‘’Allah’ın izniyle iş bitti’’ yanıtını veriyor.

 

İslami bilgisi olanlar şunu çok iyi bilir ki, haram olan işlere Allah’ın adını karıştırmak bir Müslüman’ı küfre sokar yani kafir yapar.

 

Baba-oğul tüm hatta tüm çocukları çok öğündükleri imam-hatipten mezunlar; bunu bilmemelerine en küçük bir ihtimal dahi yok.

 

Hadi diyelim unuttular veya bunu hiç kale almıyorlar; ben kendilerine bu konunun İslami bilimlerden ‘’fıkıh’’ın ‘’el-faz-ı küfr’’ bölümünde olduğunu anımsatayım.

 

Neyse ben bu anekdotu aslında onların İslam ile pratik hayatta ne kadar içli dışlı olduklarını size göstermek için anlattım.

 

Ama olay o değil.

 

Olay şu: Cami, sakal, başörtüsü ve daha birçok İslami simge din tüccarları için aşırma enstrümanı.

 

Önceki gece çıkan baba-oğul arasındaki telefon konuşmalarının kayıtları artık Recep Erdoğan’ın hızla istifa etmesi gerektiğini çok net olarak gösteriyor.

 

Ama yasal ve demokratik bir zorlama olmadığı taktirde korku içinde yaşayan Recep Erdoğan asla istifa etmeyecektir.

 

Çünkü istifanın ardından birkaç merhaleden sonra kendisine yargı yolunun yani ‘Yüce Divan’’ın görüneceği kesindir.

 

Ve bugünkü yasalarımıza göre cürümleri çok yüksek boyutlarda olduğu için ‘’ömür boyu hapis’’ cezası verileceği kesin.

 

Sadece ülkeyi bugünkü bölünme noktasına getirmiş olması bile bunun için yeterlidir.

 

Devasa çaptaki aşırmalarda bu işin bonusu olsun.

 

Bunu en cahil insan bile böyle düşünür.

 

Şimdi, esas açıklamak istediğim konuya geldi sıra.

 

Dehşetli korku yüzünden Recep Erdoğan istifa etmeyeceğine göre TBMM içindeki ve dışındaki tüm muhalefet partileri ortak bir ‘’deklarasyon’’ yayınlayıp ve ‘’sivil toplum örgütlerini’’de arkalarına alarak kendisini demokratik ve hukuksal baskıya amansız bir şekilde tutmaları gerekiyor.

 

Ve ayrıca böyle delillerin net bir şekilde ortaya çıktıktan sonra, şaibeli birinin başbakanlık gibi yüce bir makamı işgal etmesinin yasadışı olması nedeni ile tüm siyasi partilerin yine ortak şekilde yargıya gitmeleri sonuç getiricidir.

 

Şunu unutmamalıyız ki, Recep Erdoğan gücünü kaybettikçe etrafı hızla boşalacaktır.

 

Zaten hakkında daha çok kaset kayıtlarının ortaya çıkmasından kuşku duymuyorum.

 

Öyle ki, son kaset siyaseten külufak edici olabilir.

 

YA YURTDIŞINA KAÇ YA DA İSTİFA ET

 

Dünkü grup toplantısında CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ‘’Ya yurtdışına kaç helikopteri al, ya da başbakanlıktan istifa et’’ dedi ki, bu fikre çok üzüldüm.

 

Aslında belki Sayın Kılıçdaroğlu burada bir ironi yaptı.

 

Ama bu cürümü büyük adama akıl vermek ve yol göstermekte üzücü bence.

 

Zaten bu adam kurtuluş umudunun olmadığını anladığı an, hiç şüpheniz olmasın kaçacaktır.

 

İşte bunu asla arzu etmeyiz.

 

Çünkü böyle üzücü bir durum Türk milletinin geleceğini karartır.

 

Hayır kaçmasın; gelecek yöneticilere ibret olması için yargılanıp gerekli cezaya çarptırılsın.

 

Aksi taktirde gelecekte bir kısım yöneticilerde ‘’Milleti soyup soğana çevirenin yanına kar kalıyor’’ algısı uyandırabilir ki, bu durum koskoca bir millet için çok tehlikelidir.

 

Yargıda sağlanan adaletin en büyük amacı suç oranını asgariye indirme bakımından topluma örnek olması içindir.

 

GECEYARISI ÜÇ ADAM NEDEN BİRARAYA GELDİ?

 

Önceki gece Recep Erdoğan ile oğlu Bilal arasında 17 Aralık 2013 gecesi yapılan telefon konuşmaları internet sitelerinde yayınlanınca Başbakanlık’ta üç kişi bir araya geldi.

 

Hükümetin başı Recep, MİT’in başı Hakan, İçişleri’nin başı Efkan.

 

Sizce neden bu üç kişi ile geceyarısı toplantı yapıyor?

 

Neden yanlarında başka yetkililer yoktu?

 

Evet, bunu yanıtını veriyorum.

 

Artık, hakkındaki son gelişen olaylardan korkunun son sınırına geldiğini görüyoruz Recep Erdoğan’ın.

 

Bu noktada Recep her türlü çetrefilli işlerini Hakan ve Efkan’a gördürdüğü için o ikisinden başkasına kişisel güvenliği için güvenmiyor.

 

Çünkü bu iki adamı, gördürdüğü bu çetrefilli işler karşılığında hiç hak etmedikleri makamlara getirdi.

 

Bu iki acemi adam da bunun karşılığını ödemek için kendisini kurtarmak için ellerinden geleni yapıyorlar.

 

Şunu herkes iyi bilsin ki, Recep Erdoğan ‘’Yüce Divan’’a gittiği gün etrafındaki güruhu da mutlaka yargılanacaktır.

 

Recep Erdoğan çok korkuyor, yurtdışına kaçma dahil her şeyi planlamıştır ve bunu çetrefilli işlerini gördürdüğü acemileri ile paylaşıyor.

 

Kısaca, geceyarısı görüştüğü iki adam Recep Erdoğan’ın karşılaşacağı her duruma ait değerlendirilen bir güvenlik zirvesidir.

 

Ve çok detaylı bir şekilde A, B, C… planlarının gözden geçirilme toplantısıdır.

 

Çok cürüm işledi Recep Erdoğan; ümit ederim Türkiye, kuşu kafesten kaçırmaz.

 

DEMOKRATİK REHBER:

 

BİR ÜLKEDE DEMOKRATİK HİLELERİN EN BÜYÜK PANZEHİRİ YURTSEVER HALKIN ‘’KUTSAL İSYANI’’DIR.

 

VE KESİN SONUÇ VERİCİDİR.

 

‘’KUTSAL İSYAN’’IN KOORDİNASYON MERKEZİ İSE ‘’SOSYAL MEDYA’’DIR.

 

 

 [email protected]

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!