Antalya’da ikindi namazı için camiye giden 70 yaşındaki Şükrü Çiloğlu ve 60 yaşındaki Mazlum Akça’ya otomobiliyle çarparak ölümüne neden olan 63 yaşındaki Hayati Köken, kazanın patlayan lastik nedeniyle yaşandığını söyledi.

 

Kaza geçen 4 Mart da Döşemealtı İlçesi, Nebiler Mahallesi’nde meydana geldi. İkindi namazı için camiye giden Şükrü Çiloğlu ve Mazlum Akça’ya, Korkuteli İlçesi’nden kent merkezi yönünde giden Hayati Köken’in kullandığı 07 F 0959 plakalı otomobil çarptı. Metrelerce havaya fırlayan Çiloğlu ve Akça olay yerinde yaşamını yitirdi. Otomobilde bulunan 4 kişi ise kazayı yara almadan atlattı. Gözaltına alınan sürücü Köken çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Antalya 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘taksirle iki kişinin ölümüne sebebiyet vermek’ suçundan hakkında dava açılan Hayati Köken’in yargılanmasına başlandı. Olayla ilgili hazırlanan iddianamede, kazada ‘asli kusurlu’ olan Köken’in taksirli olarak iki kişinin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle cezalandırılması ve sürücü belgesinin de geri alınması istendi. Lastiğin kazadan önce değil, aracın otobüs durağının beton zeminine çarpması sonucu patladığının tespit edildiğine de dikkat çekilen iddianamede, otomobilin lastiğinin kazadan önce patladığına ilişkin savunmanın yerinde olmadığının anlaşıldığı vurgulandı.

 

Hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istenen sanık sürücü Hayati Köken, olay tarihinde eşi ve misafirleriyle Korkuteli’den Antalya’ya gitmek için yola çıktıklarını söyledi. Köken savunmasında, “Hız sınırı 70 kilometre olması nedeniyle aracımın süratini azaltmıştım. Birden aracın sağ arka lastiğinden ‘güm’ diye bir ses geldi. Lastiğin patlaması sonucu direksiyon hakimiyetini kaybedip hiç istemediğim halde iki kişiyle çarpmak zorunda kaldım” dedi. Kazada hayatını kaybedenlerin yakınlarından özür dileyen Hayati Köken, kendisinin 25 yıldan fazla süredir araç kullandığını söyledi. Bu süreçte hiçbir canlıya zarar vermediğini belirten sanık “Ben çarptığım şahısları yolda da görmedim. Fark etmedim. Gümleme sesinden sonra 25-30 metre gittim. Frene bastım. Ancak hakimiyeti sağlayamadım” diyerek kendini savundu. Köken’in eşi Şükriye Köken de kaza esnasında aracın hızının normal olduğunu söyledi. Köken, “Bana göre 80 kilometre civarındaydı. Sağ arka tarafta teker patlayınca ne olduğunu anlayamadım. Sonrasını bilmiyorum” dedi.

 

Otomobilin arka koltuğunda oturan Şerife ve Mustafa Özen çifti de sürücü Köken’in savunmasına benzer ifadelerle kazaya patlayan lastiğin neden olduğunu söylediler. Görgü tanığı Ömer Yaşar ise iddia edilenin aksine iki kişinin ölümüne neden olan kazada otomobilin süratli olduğunu savundu. Olay günü kaza yerini gören bir kahvehanede olduğunu anlatan Yaşar, kaza sırasında fren sesi de duymadığını iddia etti.

 

Yaşamını yitiren Mazlum Akça’nın eşi Yüksel ve oğlu Selçuk Akça, sanıktan şikayetçi olduklarını söylediler.

 

Şükrü Çiloğlu’nun oğlu İbrahim Çiloğlu sanığın kullandığı otomobilin önce çöp konteynırına çarptığını savundu. Çiloğlu, “Sanığın çöp bidonuna vurduğu yerle babama çarptığı yer arasında 180 metrelik bir mesafe var. Bu mesafenin 110 metresinde hiç fren izi yok. Sanık gerçekleri söylemiyor. Sanıktan şikayetçiyiz” dedi.

 

Duruşma diğer tanıkların dinlenmesi için ertelendi.