Evvelsi akşam TV 100’de oldukça güzel yapılan bir canlı yayın röportajında Meral Akşener’i izledim.

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 

Ve, tabii, partisinin başkanlık divanından alınan Yavuz Ağıralioğlu ile ilgili ne söylediğine de dikkat ettim.

 

 

Elbette nedenini açık açık söylemedi ama tane tane şöyle dedi mealen…

 

 

“Başkanlık divanına seçimler genel başkanın tasarrufundadır…. Genel Başkan bu konuda kendi tasarruflarını kullanabilir…”

 

 

Bu cümleden çıkan doğrudan sonuç ise, Meral Akşener’in kendi divanında Yavuz Ağıralioğlu’nu istemiyor olduğu.

 

 

Önceden istediğine ama artık istemediğine göre ne oldu?

 

 

Bence şu oldu…

 

 

Ağıralioğlu son zamanlarda birkaç kez Kılıçdaroğlu ve HDP ekseninde eleştiriler yaptı.

 

 

Bu eleştirileri ile de MHP ve AKP tarafında sempati topladı.

 

 

Bunu yaparken, ama, kendi Genel Başkanının şu pozisyonuna dikkat etmedi…

 

 

İyi Parti’nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile sağlam bir işbirliği içerisinde.

 

 

Her ikisi de Türkiye’yi yeniden parlamenter sisteme döndürmek ve Türkiye’yi normal bir hukuk devleti düzenine sokmak istiyorlar.

 

 

Bu konuda da, birçok kişinin başaramayacağı bir istikrar, uzlaşı ve karşılıklı saygı içerisindeler.

 

 

Her ikisi de birtakım görüş fark veya ayrılıklarını ön plana çıkarmıyor.

 

 

Her ikisi de birbirinin temel ilkelere bakışına güveniyor ve önceliği bu ortak noktalara veriyor.

 

 

Şu anda her ikisinin de zaten bir şey yapamayacağı ve şu anda birincil konu olmayan meseleleri öne çıkarmıyor.

 

 

Üstelik 4 başka parti ile de beraberler.

 

 

Tüm bu partiler Türkiye’de hukuk devletinin tesisini istiyor en başta.

 

 

Şimdi böyle bir ortamda Yavuz Ağıralioğlu’nun ittifakın an çekirdeğinde bulunan Kılıçdaroğlu’nu hedef alması elbette ki Akşener’i hem zorda bırakıyor hem de Akşener Kılıçdaroğlu’na insan olarak, siyasette ilkeler olarak ve davranış kültürü olarak çok değer veriyor.

 

 

E, haliyle de bu durumu tırtıklayıcı davranışlara sahip kişileri de en yakın çevresine almıyor.

 

 

Benim okuduğum bu Ağıralioğlu olayından.

 

 

Ağıralioğlu sağdan soldan, vay ne milliyetçi övgüsü almak için biraz daha az çaba harcayıp, biraz da Türkiye’nin en temel meselesini kalbinde hissederse kendisi de daha rahat eder bence.

 

 

BÖYLE BİR ŞEY İLK DEFA OLUYOR DÜNYADA

 

 

Mahkeme Kılıçdaroğlu’na ihtiyati konuşmama tedbiri uygulama karar vermiş.

 

 

Aman Allahım….

 

 

Bu da oldu.

 

 

Yani, Kılıçdaroğlu ola da konuşur da Erdoğan’ı rencide edecek bir laf edebilir diye, konuşma yasağı gelmiş Erdoğan hakkında.

 

 

Eğer böyle bir tedbir şu ana kadar bu dünyada uygulandıysa, ben ne olayım.

 

 

Mümkün değil, yok böyle bir şey.

 

 

Neyse, neyse, daha fazla yorum yapmayayım.

 

 

Değmez bile aslında.

 

 

Zira mana, mantık ve akıl bir kez kayboldu mu, ipin ucunun gittiği yerin detayı o kadar da önemli değil.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz
Gökhan Zan ve ses kaydı
Didik didik bir şey aramışlar