Gül'den Yeni Yıl Mesajı

Gül'den Yeni Yıl Mesajı
31 Aralık 2012 12:13

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, yeni yıl nedeniyle bir mesaj yayınladı.

Gül mesajında, “En büyük temennimiz Suriye’de akan kanın bir an önce
durması, acıların sona ermesi, Suriye halkının demokratik bir yönetime,
barışa, huzura ve refaha kavuşmasıdır. Suriye konusunda uluslararası
camianın daha kararlı bir tutum sergilemesi gerektiğini bir kez daha
hatırlatmak istiyorum. Böyle kırılgan, istikrarın ve güvenliğin
oluşmadığı, belirsizliklerin sürdüğü bir bölgede Türkiye, kazanımları
sayesinde adeta bir yıldız gibi parlamaktadır”
ifadelerine yer verdi.

2012 yılının Dünya ve Türkiye açısından önemli gelişmelere sahne
olduğunu ve acı ve tatlı olaylarıyla geride bıraktığını, yeni umutlarla
2013 yılını karşılayacaklarını belirten Cumhurbaşakanı Gül, ” Yeni Yılın
milletimize ve tüm insanlığa barış, huzur, refah getirmesini, güzel
yarınların başlangıcını oluşturmasını temenni ediyorum. 2012 yılı, gerek
ulusal gerek uluslararası seviyede yoğun bir gündemle geçmiştir.
Dünyamızda güvenlikten, teröre; açlıktan yoksulluğa; ekonomik
istikrardan, çevreye kadar pek çok sorun önemini korumaktadır”
dedi.

ÇEŞİTLİ BÖLGELER SİYASİ, EKONOMİK VE ASKERİ GÜÇ AÇISINDAN YENİDEN ŞEKİLLENİYOR

Dünyadaki dönüşüm ve yapılanma sürecinin devam etmekte olduğunu, çeşitli
bölgelerin siyasi, ekonomik ve askeri güç açısından yeniden
şekillendiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, “Diğer taraftan küresel
ekonomik krizin etkileri Avrupa ülkeleri başta olmak üzere geniş bir
coğrafyada hissedilmektedir. Bununla birlikte yakın coğrafyamızdaki
istikrarsızlık ve kırılganlık ortamı, tüm dünyanın ilgisini gerektiren
bir sorun olarak önümüzde durmaktadır. Arap Baharı kapsamında Kuzey
Afrika’da ve Ortadoğu’da meydana gelen gelişmeler, bölge halklarının
özgürlük, adalet ve onur mücadelesiyle şekillendirdikleri tarihi bir
dönüşüme işaret etmektedir”
dedi.


EN BÜYÜK TEMENNİMİZ SURİYE’DE AKAN KANIN BİR AN ÖNCE DURMASI

Dönüşümün henüz nihayete ermediği Suriye’de, büyük bir insanlık dramı
yaşandığını belirten Cumhurbaşakanı Gül, şunları söyledi: “Suriye’de kan
akmaya devam ederken, zulümden kaçan binlerce Suriyeli evlerinden
uzakta yaşamaya mecbur bırakılmıştır. Zor durumda kalan Suriyeli
kardeşlerine kucağını açan Türkiye, onlara desteğini en güçlü şekilde
sürdürmektedir. Ülkemizdeki barınma merkezlerinde yüz elli bine yakın
Suriye vatandaşı bulunmaktadır. En büyük temennimiz Suriye’de akan kanın
bir an önce durması, acıların sona ermesi, Suriye halkının demokratik
bir yönetime, barışa, huzura ve refaha kavuşmasıdır. Suriye konusunda
uluslararası camianın daha kararlı bir tutum sergilemesi gerektiğini bir
kez daha hatırlatmak istiyorum. Böyle kırılgan, istikrarın ve
güvenliğin oluşmadığı, belirsizliklerin sürdüğü bir bölgede Türkiye,
kazanımları sayesinde adeta bir yıldız gibi parlamaktadır. Türkiye,
dinamik ve istikrarlı ekonomisiyle, modern devlet yapısıyla, demokratik
rejimiyle, güçlü ordusuyla, uluslararası alandaki siyasi ve stratejik
etkinliğiyle, zengin insan kaynağıyla fark yaratmaktadır. Bu vasıflar,
Türkiye’yi dünyada emsalsiz bir konuma getirmiştir. Bu elbette ki
hepimiz için gurur vericidir.”

EKONOMİMİZ DİKKAT ÇEKEN PERFORMANSIYLA, DİNAMİZMİYLE GÜVEN VERMEKTEDİR

Avrupa’da yaşanan derin ekonomik kriz ve Orta Doğu’daki gelişmelere
rağmen, ekonominin dikkat çeken performansıyla, dinamizmiyle güven
verdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, “Türk ekonomisinin son yıllarda
elde ettiği en büyük kazanım, global ekonominin artık kaçınılmaz bir
gerçeği haline gelmiş bulunan krizlere karşı gösterdiği dayanıklılık ve
esnekliktir. Hiç şüphe yoktur ki, Türkiye’nin uluslararası raporlara da
yansıdığı şekilde yükselen ekonomik bir güç olarak gösterilmesi, hayata
geçirilen reformların ve kararlılıkla uygulanan politikaların bir
sonucudur. Bununla birlikte, Euro bölgesindeki daralmanın, gelişmiş ve
gelişmekte olan ülke ekonomilerindeki yavaşlamanın Türk ekonomisine de
yansımalarının olması tabiidir. Bu nedenle yapısal reformların
aksatılmadan devam ettirilmesinin ve kalkınma performansının
sürdürülebilir hale getirilmesinin taşıdığı önemi vurgulamak isterim”
dedi.


AB ÜYELİĞİ HER ZAMAN OLDUĞU GİBİ TEMEL ÖNCELİKLERİMİZDEN BİRİ OLMAYA DEVAM EDECEKTİR

Cumhurbaşkanı Gül, “Türkiye’de siyasetten ekonomiye ve ticarete,
demokratik standartlardan hukuk sistemimize ve sosyal hayatımıza kadar
her alanda köklü bir değişim söz konusudur. Gerçekleştirilen reformlar,
ülkemizin bugünlerini değil, bütün geleceğini de şekillendirecek bir
mahiyettedir. Bu sürecin temel ayaklarından biri de yeni bir anayasanın
hazırlanmasıdır. Anayasa çalışmalarında ortak akılla hareket edilmesinin
ve bu çalışmaların milletin beklentisi doğrultusunda hızla
sonuçlandırılmasının, siyasi partilere ve Parlamento’ya düşen tarihi bir
sorumluluk olduğunu hatırlatmakta fayda görüyorum. Geniş bir temsil
yeteneğine sahip Meclisimizin önünde, demokrasimizin çıtasının
yükselmesini sağlayacak önemli bir fırsat bulunmaktadır.

AB üyeliği her zaman olduğu gibi temel önceliklerimizden biri olmaya
devam edecektir. Tam üyeliğin gerçekleşmesinde Türkiye’nin olduğu kadar,
AB’nin de hayati çıkarları bulunduğuna inanıyoruz. AB’den meşru
taleplerimizin hakkaniyetle karşılanmasını beklerken, ülke olarak da
reform ivmesini muhafaza etmemiz elzemdir”
dedi.


HALA ATILMASI GEREKEN ADIMLAR BULUNDUĞUNUN DA İDRAKİNDEYİZ

Cumhurbaşkanı Gül, “Bireyler, devletler ve milletler için hem risklerin
hem de fırsatların arttığı yeni dünya şartlarında, fırsatlardan
zamanında ve azami ölçüde yararlanabilmek ve riskleri bertaraf edebilmek
için, geleceğe daha stratejik bakabilmeliyiz. Türkiye’nin gerek 89
yılda katettiği gurur verici mesafe gerek son yıllardaki dikkat çekici
performansı, 2013 yılına ilişkin olarak beklentilerimizi yüksek
tutmamıza vesile teşkil etmektedir. Eğer bugün model alınan, ilham
kaynağı olan bir ülkeden söz edebiliyorsak, sahip olduğumuz potansiyelin
harekete geçirilmesi eminim ki Türkiye’yi daha yukarılara taşıyacaktır.
Bununla birlikte, hala atılması gereken adımlar bulunduğunun da
idrakindeyiz. Yeni dünya düzeninin önde gelen bir ülkesi olabilmek için,
demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, şeffalık ve hesap
verebilirlik gibi değer ve kavramların tüm anlamıyla benimsenmesi ve
uygulamaya dönüştürülmesi toplumun tüm kesimlerinin önündeki önemli bir
sorumluluktur. Bu nedenle ekonomik, sosyal, siyasal ve demokratik
bakımdan daima evrensel standartları hedeflemeliyiz”
dedi.


TERÖR BAŞTA OLMAK ÜZERE, ÜLKE GÜNDEMİNDEKİ CİDDİ SORUNLARI GÖZ ARDI EDEMEYİZ

Eğitim, bilim ve teknoloji, AR-GE ve inovasyona yatırım yapan ülkelerin,
diğerlerinin önüne geçecekleri herkes tarafından bilindiğini vurgulayan
Cumhurbaşkanı Gül, “Dolayısıyla bu alan, önümüzdeki dönemde de temel
önceliklerimizden biri olmaya devam etmelidir.Türkiye’yi çok iyi bir
geleceğin beklediğine ilişkin inancımı ifade etmek isterim. Zengin insan
kaynaklarımız, gelişen ekonomimiz, derin köklere sahip kültürümüz ve
demokrasi erdemimiz bu süreçte temel itici güçlerimiz olacaktır. Elbette
ki, terör başta olmak üzere, ülke gündemindeki ciddi sorunları göz ardı
edemeyiz. Sorunlarımızın üzerine kararlılıkla gidecek, birlik ve
beraberliğimizin, ülkedeki barış ve huzur ortamının bozulmasına asla
müsaade etmeyeceğiz. Daha fazla özgürlük, demokrasi ve kalkınma yolunu
açarak, ön yargılardan sıyrılarak, konuşarak, tartışarak, empati ve öz
eleştiri yaparak, bütün sorunlarımızı büyük bir özgüvenle aşacağız”
dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, “Yeni bir yıla girerken, tüm ülkelerin sağduyuya
dayalı daha yaşanabilir bir dünya hedefi doğrultusunda gerekli her türlü
çabayı göstermesini umut ediyorum. Önümüzdeki yıl, Türkiye’nin
hedeflerine ulaşma yolunda önemli merhaleleri geride bırakacağı
inancıyla siz değerli vatandaşlarımın Yeni Yılını tebrik ediyor, selam
ve sevgilerimi sunuyorum”
dedi.