Ermeniler Dostlarımızdır

Ermeniler Dostlarımızdır
22 Aralık 2011 09:21

Fransa tam da Türkiye’yi ve Türk İnsanını incitecek yasayı çıkartmaya hazırlanırken sağ duyulu araştırmacı gazeteci yazar Rıza Zelyut çok manalı ve de ihtiyacımız olan satırları taşıdı bugün okuyucularına. Zelyut ‘ Ermeniler dostumuzdur’ diyerek aslında iki milletin ne kadar iç içe olduğunu ve barış içerisinde yaşayabileceğini anlattı adeta.Zelyut’un dediği gibi NEOFAŞİST SARKOZY’NİN İNADINA DOSTLUK..

HH

Fransa tam da Türkiye’yi ve Türk İnsanını incitecek yasayı çıkartmaya hazırlanırken sağ duyulu araştırmacı gazeteci yazar Rıza Zelyut çok manalı ve de ihtiyacımız olan satırları taşıdı bugün okuyucularına. Zelyut ‘ Ermeniler dostumuzdur’ diyerek aslında iki milletin ne kadar iç içe olduğunu ve barış içerisinde yaşayabileceğini anlattı adeta.Zelyut’un dediği gibi, SARKOZY’NİN İNADINA DOSTLUK..

 

 

HH

 

İşte O Yazı

 

Şu Türkiye’de kafası çalışan hiç mi insan kalmadı?

Sarkozy denilen bir soytarı; Türkiye ile  kedinin fareyle oynaması gibi oynuyor; bizimkiler hala bu herifin yaptıklarına bir mazeret üretmeye çalışıyorlar.

-Seçim yaklaştı da o yüzden böyle yapıyor.

Bu gerekçeye sarılanlar;  aslında bu Fransız ırkçısı, bu neofaşist Sarkozy’yi aklamaya çalışıyorlar.

-Hayır efendiler! Sarkozy, Ermeni tezine, alacağı üç buçuk oy için arka çıkmıyor.
Onun ruhunda Türk ve Müslüman düşmanlığı var. O süper Haçlılardan birisi… Adam; tarihten  miras aldığı düşmanlığı sürdürüyor.

 

SEBEBİ 13

Önce şunu bizim okumuş cahiller bir öğrensinler: Modern Avrupa’nın tarihi; Türk düşmanlığı üzerine kurulmuş bir tarihtir.

Avrupa’daki reformcu hareketler,  Türkleri yenebilmek üzere düşünülmüş, geliştirilmiş hareketlerdir. Alman papaz Luther’in yaptıklarına, yazdıklarına bakın; bunu açık biçimde görürsünüz.

Avrupalı sömürgeciler, 1096 yılında artık yıkabileceklerini sandıkları Müslüman dünyasına karşı Haçlı saldırılarını başlattıklarında karşılarına hiç beklemedikleri büyük bir güç; Türkler çıktılar. Türkler, Haçlıları yenmekle kalmadı; karşı saldırılarla Avrupa’ya girdiler, 1453’te de Hıristiyanlığın en büyük merkezi olan Konstantinopolis’i (İstanbul) fethettiler. İşte bu olay, Hıristiyan Avrupa için felaket kabul edildi.

15 yıldır bu köşeden yazdığım gibi; 1-4-5-3’ün sayısal toplamı olan 13; Avrupalılar için felaketin semobüdür.  Ve bu yüzden de 13 uğursuz kabul edilir.
Bu tür sembollerle; yüz yıllar boyunca Avrupa’da yeni yetişen kuşakların bilinçaltına Türk düşmanlığı yerleştirildi. Bu durum; Türkleri Avrupa’dan atmak; hatta Asya bozkırlarına sürmek planları olarak şekillendi.

Ve 1919’da; 1. Dünya Savaşı sonunda tam bu amaçlarına ulaştıklarını sanıyorlardı ki karşılarına Kemal isimli bir paşa çıktı; Haçlı planlarını bir kez daha yerle bir etti.
O yüzden; Avrupalı, 13’ü ve Kemal’i dolayısı ile de Kemalistleri hiç sevmez.

 

DÖNERCİ KATİLİ GİBİ

Avrupa’nın kültürel genlerine işleyen Türk düşmanlığı (Türk, aynı zamanda Müslüman’ı da temsil eden bir semboldür), Komünizm tehlikesinin ortadan kalkmasıyla birlikte yeniden gün yüzüne çıktı. Şimdi; Avrupa baştan başa kendisine Türk’ü ebedi düşman ilan etti. Almanya’da ‘dönerci cinayetleri’ diyerek gizledikleri ırkçı cinayetlerin sebebi de 13’tür.

Norveç’te katliam yapan yeni ırkçı akımın şovalyesi  Anders Breivik, arkasında Alman gizli devleti olan dönerci katilleri ve Sarkozy, aynı okuldan yetişmiş tiplerdir.  Üstüne üstlük Sarkozy, Fransa’ya sığınan bir Macar’ın oğlu olduğu için; normal bir Fransız’dan daha sıkı bir Fransız gibi görünmek saplantısı içindedir. Yani onun bugünkü büyüklük saplantısı; ruhunu istila etmiş olan işte o aşağılık duygusunun başka bir biçimde dışa vurumudur.
Nasıl ki bizde sonradan Müslüman olanlar; Müslüman görünmek amacıyla yobazlıkta kimseye fırsat vermezlerse; Sarkozy de sonradan olma bir Fransız olarak işte böyle bir aşağılık kompleksi ile kıvranmaktadır. Bunlar; ne yazık ki en tehlikeli neoNazilerdir…

Başta Sayın Cumhurbaşkanı ile Sayın Başbakan olmak üzere bu gerçeği bilsinler ve Sarkozy denilen psikolojik vaka ile ona göre ilişki geliştirsinler.

 

ERMENİLER DOSTLARIMIZDIR

Kim ne derse desin; biz Türkler Ermenilerle tam 1400 senedir ilişki içindeyiz. Batı Göktürkler, daha 7. Yüzyıl’da Ermenistan’a girmiştiler. (Bunu öğrenmek isteyenler; ‘Yabancı Kaynaklara Göre TÜRK KİMLİĞİ (Kripto Yayınları)’  isimli eserime bakabilirler.

Selçuklu ve Osmanlı İmparatorlukları döneminde de Ermeniler Türk egemenliğinde sorunsuz yaşadılar. İki millet arasında ciddi kültürel alışverişler oldu. Öyle ki zamanla Osmanlı Saray kültürünü ve şehirli kültürümüzü besleyen bir Ermeni entelektüel çevresi bile oluştu.
Ne acıdır ki yine Rusya, İngiltere, Fransa gibi emperyalist devletlerin kışkırtması ile 1. Dünya Savaşı içinde bazı Ermeni çeteler Türklere saldırdı; bir kısmı da Rus ordusunun içinde yer aldı. Buna Türk tarafının tepkisi sert oldu. Bu kez Türk çeteler; Ermenileri katletmeye başladılar. Resmi devlet politikası olmayan bu  çatışmaları soykırım gibi göstererek bugün iki milleti birbirine düşürmeye kalkışmak yanlıştır.

Türk milletine düşen görev; Ermenilere, Sarkozy’nin inadına daha kuvvetle sarılmaktır.
- Meclisimiz; Fransa’yı Cezayir ve Ruanda’ya yaptıkları yüzünden soykırımcı ilan eden ve bunu inkar edenlere  para cezası getiren bir yasayı hemen kabul etsin.

- Hükümet  Ermenistan ile kapalı olan sınır kapısını hemen açsın.

İnadına; neofaşist Sarkozy’nin inadına dostluk…