Ekrem İmamoğlu: Bizim için o rezilliği yaşatanlar o kurumda durdukça AA yok hükmündedir

Ekrem İmamoğlu: Bizim için o rezilliği yaşatanlar o kurumda durdukça AA yok hükmündedir
27 Mayıs 2019 22:05

Ekrem İmamoğlu, Habertürk TV’de Didem Arslan’ın konuğu oldu. İmamoğlu, Deniz Zeyrek, Nagehan Alçı ve Mehmet Akif Ersoy’un sorularını yanıtlıyor.

 

 

 

Yüksek Seçim Kurulu’nun tartışmalı kararıyla mazbatası alınan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin seçilmiş başkanı Ekrem İmamoğlu, Didem Arslan Yılmaz ile Türkiye’nin Nabzı programına konuk oldu.

İmamoğlu, gazeteciler Deniz Zeyrek, Nagehan Alçı ve Mehmet Akif Ersoy’un sorularını yanıtlıyor.

Ekrem İmamoğlu’nun açıklamalarının satır başları:

Didem Arslan: YSK’nın gerekçeli kararını nasıl yorumluyorsunuz?

Nasıl bilirdiniz? sorusu gibi. Ne yazık ki iyi bilirdik diyemeyeceğim. Dağ fare doğurdu demiştim. Demokrasi adına çok kötü bir süreç. YSK, Türkiye’nin demokrasi sürecine büyük bir darbe vurmuştur. Sıkıntılı süreç öncesinde başlamıştı. 31 Mart gecesi başlamıştı. Kaygılarımız 31 Mart gecesinden önce de vardı.

Devletin tüm yetkilileri, “dünyanın en güvenilir seçim sistemi bu ülkede, kimse endişe etmesin” diye açıklama yapıyorlardı.

Biz yine de temkinli yaklaşarak, “bakın seçim stratejisi olarak meydan meydan geziyor olabilirsiniz, yapmayın işinize bakın” diyorduk.

Kendilerinden çok emin, buna sadece devketin bakanları, yetkilileri değil, AKP bünyesinde görev yapan kişiler hatta sayın Cumhurbaşkanı. Hatta bir adım daha ileri gidip, ülkenin seçime en iyi şekilde hazır olduğunu ifade ederken, yüz binlerce insanın AKP adına görev yaptığını, tesadüfen sandık görevlilerini aradığını ve her sandıkta birer AKP görevlisinin bulunduğunu söyledi.

Böyle bir geceye kadar bu yaşandı. O gece ne yaşandı? Devletin eliyle, Anadolu Ajansı, bilgileri verme konusunda Türkiye tarihinin en rezil gecesini yaşattı.

Devletin yetkililerinden bir kişi, “bu devletin kurumudur, eksik yapmıştır, yanlışi yapmıştır” demiyor.

13 saat bu ülkeye veri verememiştir. Pişkin pişkin konuşan yöneticileri var. Hakkımızı arıyorum, halkımı bilgilendiriyorum. 16 milyon insanın hakkını. Sürece dair kaygılarımız 31 Mart öncesi ve sonrası yaşananlardan dolayı tedbirli olduk. Sonrasında elimizdeki evraklarla, sandık kurulu tutanakları, ile hakkımızı aradık.

Yaklaşık 6 Mayıs itirazlar vs. 45 gün uydurdular. Negatif olumsuz tarih yazdılar. Halkın iradesini yok saydılar. YSK, tamamıyla hukuka aykırı bir karar verdi. Bu karar neticesinde 18 gün sonra, her şeye rağmen il seçim kurulu mazbatamızı vemrişti. 18 gün sonra bir avuç insan bazen 7 kişi olur bazen 7’den büyük olur bilemem. Demokrasimize darbe vurdu.

Didem Arslan: Oy farkı nasıl düştü sorusu merak ediliyor.

Uydurma. Ne yazık ki. Üzülüyorum. Çok basit bir örnek vereceğim size. Hatırlayın, o gece 3 bin 870 oyla “kazandık, elimizdeki sağlam verilere göre kazandık” diyen bir aday var. Partililere kendisini alkışlattı. Kendi verilerine göre… Daha sonra hiç açıklamaladılar onu.

Biz hep temkinli davrandık. Ben 1 nisan gününün ilerleyen saatlerinde bir tahminde bulundum. Arkadaşlar bazı hatalar var biz de düzeltiyoruz. 17-18 bin civarı oyla kazanacağımızı düşünüyoruz. Yaklaşık 24 saat içinde 13 naklen yayın katılımı yaptım. Herhalde rekordur.

Bir sıralama yapalım sayın Binali Yıldırım’ın iddiası, “seçimi kazandık” saat 23.25.

1 Nisan saat 2.30 itibariyle biz farkın kapanmayacağını, ki daha girilmemiş sandıklar vardı- beyan ettik.

Kazandıklarını ilan ettikleri 3 bin 870 sayısını beyan ettiler. Sonra saat 10 itibariyle, Sadi Güven, bütün ıslak imzalı tutanakların sisteme girildiğini hatta AA muhatabımız değildir diye cevap verdi. 27 bin 899 diye bir rakam açıkladı.

Maddi hataları düzeltiyoruz diye biz açıklama yapmışız. Bizim lehimize, AKP lehine. Bu düzeltmeler yapıldıktan sonra aradaki fark azaldı. 21 bin civarına indi. Burada bizim de oyumuz arttı, rakibimizin de oyu arttı. Bizde de onlarca sandık var, orada da onlarca sandık var.

Tüm sandıkların sürecine gelmeden önce geçersiz oyların sayılması karar verildi, bunlar da sayıldı. Burada da oy farkı oluştu, 6 ilçenin tamamının sayılması da yapıldı. Dediler ki sandıklara sondaj yapacağız 59 sandıkta bizim lehimize 13 oy çıktı. Tümünün sayılmasına red kararı verdi seçim kurulu.

Hiçbir itirazın benimle ilgisi yok. O zaman Türkiye’deki her seçimi tekrar sayalım. İttifakın bir bölümü bir oyla bile seçim kazanılır derken, “kardeşim 13-14 bin oyla seçim kazanılmaz” diye açıklamalar var, hatırlayın.

Burada yapılan istatiki yanlış şu. Geçersiz oylarda hatalar olduğu ortada. Buradaki istatistikle, geçerli oyların istatistiki arasında ciddi bir fark var. 59 sandıkta +13 Ekrem İmamoğlu çıktı.

Geçersiz oylarda mührün basılacağı yere basılmamış Bu, AKP’ye oy verenlerde çok olmuş, bize oy verenlerde daha az olmuş.

Nagehan Alçı: Çok kısa bir süre içinde Türkiye’ye kendinizi tanıttınız. Sabırla ve her şeyi tekrar tekrar anlatıyorsunuz. Sizinle ilgili yazılmış kitabı da okudum. Çok detay öğrendim. Eşiniz o kitapta diyor ki “sabrı başarısının en büyük sırrıdır” diyor. Beylikdüzü ilçe başkanı olduktan sonra Beylikdüzü belediye başkanı olmayı kafaya koyduğunuzu düşünüyorum. Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğunuzda da İBB Başkanı olmayı kafaya koydunuz. İlerde de Cumhurbaşkanlığına aday olacağınızı düşünüyorum.

Benim siyasi ideallerimi asla ve asla bir makam hırsı üzerinden yapmam. Şöyle bir farklılık var. 2009 yılında Beylikdüzü’nde belediye başkan adayı olmak istemiştim. Ama olmadı. 2009’da olmayınca partim bana ilçe başkanı olmam konusunda telkinde bulundu. Dolayısıyla zihinlerde, Ekrem bir sonraki seçmlerde Beylikdüzü belediye başkan adayı olur diye vardı. Asla ve asla kendi kariyerinizi çizdiğiniz an siyasette başarılı olma şansınız yok. Partime çok teşekkür ediyorum.

Mehmet Akif Ersoy: YSK ile ilgili doğrudur. İktidar partisinin yetkilileri seçim güvenliğiyle ilgili problem olmadığını söylediler. Herhalde en büyük eleştirilerin kaynağı da daha sonrasında bu oldu.

Güvence vermelerine rağmen bir şüphe içindeydik. Devletin yaptığı açıklamalardan dolayı, o açıklamalar üzerinde eksikler, müdahaleler olabileceğini. Devlet adamlığına davet ediyoruz, işinize odaklanın dedik, hala söylüyorum aynı şeyleri. YSK, bu ülkede seçim sürecine karar verecek mercii. Neticede tavırlar, davranışlar, karar alma biçimleri, gerekçeler… YSK’yı dikkatle takip ediyoruz, doğru karar vereceklerine inanıyoruz dedim. Ben kişiselleştirmediğim gibi, hatta o sabah açıklama yaptığı için teşekkür ettim kendisine. Gazeteciye soru sorulmaz ama bu niye konuşulmadı (AA ile ilgili)

Bu nasıl bir şey biliyor musunuz? 82 milyonun parasıyla maaşlarını alan insanlar sürece ihanet etti. Çok net yani.

 

Bizim için o rezilliği yaşatan insanlar o kurumda durdukça AA yok hükmündedir.