CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Sayıştay’ın SGK raporu Meclis gündemine taşıyarak, “Ölülere dahi ilaç yazan sağlık tesisleri hangileri? “ölü soyucu” sağlık şirketlerinin sağlık hizmet alım sözleşmelerini iptal etmeyi düşünüyor musunuz? sorularını yöneltti.

 

 
Tekin, Türkiye’de sağlıkta yaşanan vurgunun geldiği noktayı işaret ederek,

 
“Sayıştay raporuna göre ölülere sağlık hizmeti verildi, baş dönmesi şikayetiyle giden vertigolu hastalar sezaryen ameliyatı ile tedavi edildi. SGK’ya olmayan doğumun faturası kesildi. Dahası doktorlar izinliyken muayene hatta cerrahi müdahalede bulundu. Sağlık sisteminde yaşanan bu vurgun, kamu dahil sağlık kurum ve kuruluşlarının kar odaklı birer işletmeye dönüşmesi ve denetleme yapması gereken kamu otoritesinin bundan vazgeçmesi sonucunda derinleşmiştir” SKY’ya olmayan doğumun faturasını kesen dolandırıcılardan hesap sorulmadığı sürece bu ülkede hiç bir yurttaşımızın sağlık güvencesi olmayacaktır.” dedi

 

 

CHP’li Tekin soru önergesinde şunları kaydetti:

 

 

 

MEDULA, kamu hastaneleri, üniversite hastaneleri, özel hastaneler, özel tanı merkezleri ve özel tedavi merkezleri tarafından kullanılan, sağlık hizmetinin elektronik ortamda izlendiği sistemin adıdır. Asıl amacı, tedaviden ilaca kadar sağlıkta her aşamada kontrol mekanizması oluşturarak bu sistemle usulsüzlüklerin önüne geçilmesi hedeflenmişti.

 
Oysa Sayıştay’ın geçtiğimiz günlerde yayınladığı (SGK) ilişkin 2018 raporunda, MEDULA sistemi üzerinden yapılan milyonlarca liralık vurgunu gördükten sonra bu sistemin bırakın yolsuzluğu önlemeyi, aksine daha da kolaylaştırmış olduğunu gördük.

 
Bu bağlamda;

 
1- Sayıştay’ın 2018 SGK denetim raporunda;
2018 yılı içinde 411 sigortalıya, ölüm tarihinden sonra sağlık tesislerince 956 bin 166 TL tutarında hizmet sunulduğu tespit edilmiştir. Ölülere dahi ilaç yazan bu sağlık tesisleri hangileridir? “ölü soyucu” şirketlerin sağlık hizmet alım sözleşmelerini iptal etmeyi düşünüyor musunuz?

 
2- Bazı sağlık tesislerince aynı gün içerinde 170 farklı hastaya aynı gün içerinde on farklı branşta işlem yapıldığı anlaşılmıştır. Bu kapsamda aykırı şekilde faturalandırılan toplam tutar 35.384.396,13 TL’dir. Bahse konu kamu zararının takip ve tahsiline ilişkin hangi hükümler uygulanacaktır? İlgili sağlık kuruluşları hakkında her hangi bir soruşturma başlatılmış mıdır?

 
3- Özel hastanelerde görev yapan bazı doktorların raporlu olduğu ve geçici iş göremezlik ödeneği aldığı tarihlerde, aynı zamanda görevli oldukları sağlık tesislerinde işlem yaptıkları (ameliyat, muayene vb.) ve söz konusu işlemlerin faturalandırıldığı tespit edilmiştir. Bu çerçevede faturalandırılan işlemlerin toplam tutarı 2.634.261,96 TL’dir. Tatildeki doktorları ameliyat yapmış gibi gösterip SGK’ya fatura kesmesini nasıl açıklıyorsunuz?

 
4- Sayıştay raporunda verilen bir örnekte; hastaya vertigo veya üst solunum yolları enfeksiyonu tanısı konulmuşken, kesilen faturada sezaryen ve normal doğum işlemi yazıldığı anlaşılmaktadır. SGK’ya olmayan doğumun faturası kesen hastaneler hangileridir?

 
5- Başka bir örnekte ise; Kamu hastanelerinin onkoloji servislerinde tedavisi başlatılan 16 bin 424 hasta, kamu hastanelerindeki muayenelerini takip eden 10 gün içerisinde bir özel hastanede daha aynı işlemi yaptırmış ve bu kuruluşlarda muayene girişi dışında başka bir işlem yapılmamıştır. Bu şekilde kamu hastanelerine ödeme yapılırken, aynı işlem için bir de özel hastanelere ödeme yapılmıştır. Yasa dışı yollara saptığı için savcılığa sevki yapılmış hakkında yargı kararı bulunan sağlık kuruluşları var mıdır? Hangileridir?

 

 
6- Sağlık sisteminde yaşanan bu vurgunun kamu dâhil sağlık kurum ve kuruluşlarını kar odaklı birer işletmeye dönüştürmesi ve denetleme yapması gereken kamu otoritesinin bundan vaz geçmesi sonucunda derinleştiğini söyleyebilir miyiz?