CHP Bursa Büyükşehir adayı Bozbey: Çocuklardan başlayacak, tüm Bursa gülümseyecek!

CHP Bursa Büyükşehir adayı Bozbey: Çocuklardan başlayacak, tüm Bursa gülümseyecek!
27 Mart 2024 09:06

Türkiye’nin en fazla nüfusa sahip 4. Büyükşehir’i Bursa’da 31 Mart’ın sonuçları için merak had safhada. 2019’da yarışı kıl payı kaybeden Mustafa Bozbey, bu kez kentin kendini aşacağına inanıyor.

 

 

Mustafa Bozbey ile seçim çalışmalarının yoğunluğu devam ederken Yıldırım Halk Pazarı’nda Birgün’den Uğur Koç’un sorularını yanıtladı:

 

 

Nilüfer’de tam 4 dönem belediye başkanlığı yaptınız. Bir anlamda Nilüfer’i hem Bursa’ya hem de Türkiye’ye tanıtan isim sizsiniz. Buna karşın 2019 yerel seçimlerde de çok az bir farkla seçimi kaybettiniz. Peki bu seçimde tablo nasıl görünüyor? Kazanırsanız Bursa’da neler değişecek?
Nilüfer’de aslında bir hedefimiz vardı; eğitim kenti, kültür-sanat kenti ve spor kenti olsun istedik. Bunun için de çocukları, gençleri, kadınları, engellileri, yaşlıları hedefleyen bir proje portföyü yapmıştık. Tabii bunun için hem iyi bir planlama yaptık hem de bu planlama süreçlerini de son derece iyi yönettik. Daha da önemlisi katılımcı bir anlayışla yaptık bunları.
‘Demokratik katılımcı yönetim’ dediğimiz bir sistemimiz var. Tabii bu uzun soluklu bir proje. Çünkü demokratik katılımın insanlar tarafından çok direkt olarak kabul edildiğini maalesef göremedim.

‘80 darbesiyle birlikte ülkemizde maalesef demokratik taleplerde inanılmaz bir düşüş var. Buna karşın son yıllarda yeni gençliğin gelişen taleplerini de görüyoruz. Onların despotizme karşı özgürlük talepleri var. Bu gençler dünyayla iletişim kuruyorlar ve yönetim sistemlerini tartışıyorlar. Yani gençlik ilgisiz değil, gençlik sadece konuşmuyor ama kendi aralarında inanılmaz tartışma yürütüyorlar. Sandığa giderken de büyük çoğunlukla değişime, Bursa’daki değişime ve Mustafa Bozbey’e destek olacaklarını çok net söylüyorlar.

Nilüfer’deki hizmetlerin yansımasını kentin her yerinde görüyoruz. Diğer ilçelere gittiğimizde bize ‘Bursa, Nilüfer gibi olacak mı?’ diye soruyorlar. ‘Tabii ki Nilüfer’i buraya getirmek mümkün değil’ diyoruz ama Nilüfer’de yapmış olduğumuz o hizmet anlayışını bu kentin tüm mahallelerine yaymak için yola çıktığımızı özellikle vurguluyoruz.

 

 

Sosyal medyada Bursa’dan fotoğraflar gündeme geliyor dönem dönem. Kötü ve plansız yapılaşmanın bir örneği haline geldi bu kent. Bu konuya nasıl yaklaşacaksınız?

 

5 sene önce ‘2 seneye ulaşım sorununu çözeceğiz’ dediler ancak şu anda trafiğin 5 kat arttığını görüyoruz. Bu kentte yani çevre düzeni planı yok mesela. Gerçekten Bursa’ya ihanet niteliğinde olan birçok proje hayata geçirildi burada. Bursa’nın var olan, hikayesi olan yapıları ortadan kaldırıldı. Ayrıca ‘Bursa su şehri’ diyorlar ama suyu pahalıya kullandırıyorlar. Ulaşımın da ondan geride kalır bir yanı yok. Son 7 yılda 1 metre raylı sistem yapmamışlar.
En önemli şey ise Bursa’da çevre düzeni planını yapamadılar. Çevre düzeni planı olmadığı için de kent hormonlu büyüyor. O anlamda da şehrin havası da kirli.

 

 

2019 seçimleri ile 2024 seçimleri arasındaki fark ekonomik bakımdan önemli. 2017’den sonra kendini hissettirmeye başlayan ekonomik kriz, özellikle pandeminin ardından dayanılmaz bir boyuta geldi. Sahada bu 5 yıllık dönemin nasıl bir değişim yarattığını gördünüz? Bu ekonomik kriz durumu sizin politikalarınızı nasıl etkiledi?
Pazar ziyaretlerinde bulunuyorum. Vatandaşlardan aldığım en büyük şikâyet, geçim sıkıntısı. Emekliler geçinemiyor, çocuklarına kahvaltı dahi yaptıramayan insanlar var. Biz ihtiyaç sahibi emeklilerimize aylık 2 bin TL ve çocuklarımıza günlük süt desteği açıklayınca, mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı da tepkiler sonrası çeşitli vaatlerde bulunmak zorunda kaldı. Ama unutmayalım ki emeklilerimiz çok uzun bir süredir asgari ücretin altında, açlık sınırında yaşam mücadelesi veriyorlar.

Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni yönettiğimiz takdirde asıl hedefimiz vatandaşların refah seviyesini artırmak olacak. Emeklilerimiz, zor durumdaki ailelerimiz ve öğrencilerimiz için sosyal yardımlarımız olacak. Açıkçası ben bununla övünemiyorum. Benim hedefim insanımızın yardıma muhtaç olmamasını, kimseye muhtaç olmadan yaşayabilmesini, zenginleşmesini sağlamak olacak. Asıl o zaman başarmış olacağız.

 

 

2019’daki seçim çalışması sürecinde parti içi bazı sıkıntıların olduğu gündeme gelmişti. Sandık güvenliğine dair de eksikler göze çarpıyordu. Bunlar çözüldü mü?
İl başkanımız, ilçe başkanlarımız, ilçe belediye başkanı adaylarımızla bu kez iyi organize olarak çalışıyoruz. Sandık güvenliğini inanılmaz derecede önemsiyoruz ve il başkanımız da bu konuda çok duyarlı. Peki bu sorunlar ortadan kalktı mı? Evet, kalktı. Şu anda örgütümüz inanmış durumda, ‘kazanacağız’ diyor. 31 Mart’ta inanıyorum ki örgüt, üyeler ve sorumluluk alanlar olarak inanılmaz bir heyecanla çalışacağız ve sonuçları hep beraber bekleyeceğiz.

 

 

Sonuçlar umduğunuz gibi olursa çok uzun zamandır sağ iktidarlar tarafından yönetilen bir şehir. 1 Nisan sabahı sosyal demokrat bir belediyeyle karşılaşacak. Bu Bursa’yı nasıl değiştirecek?
Nilüfer’de kurmuş olduğumuz sistem şuydu; bir kent konseyi vardı. Şimdi 17 ilçede mutlaka kent konseyi olacak. Ayrıca kent konseyleri bağımsız olacak. Bir de büyükşehirde kent konseyi olacak ve kent konseyinin altında da mahalle komiteleri sistemini oluşturmaya çalışacağız. Böylece biz demokratik kanalları mahallelere kadar yaymak istiyoruz. Bu çok kolay değil farkındayım ama bunu kademe kademe yapıp en azından Bursa’yı demokrasi anlamında güçlü bir kent haline dönüştürmek istiyoruz. İşte o zaman çevre sorunlarını azaltırız, derelerin temiz akmasını da sağlarız, havanın kirli olmasını da önleriz…

Çocukları çok önemsiyoruz ve önce ‘çocukları gülümseteceğiz’ diyoruz. Çocukları gülümsettiğimizde eminim aileler de gülümsemeye başlayacak. Sonra gençler, kadınlar, engelliler ve yaşlılar gülümseyecek. Tüm Bursa gülümseyecek, hedefimiz bu. Hiç merak etmeyin…