Arınç'tan tiyatroların özelleştirilmesi hakkında açıklama

Arınç'tan tiyatroların özelleştirilmesi hakkında açıklama
2 Mayıs 2012 18:13

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamasıyla gündeme gelen tiyatroların özelleştirilmesi konusunda yeni düzenleme hazırlıklarına başladıklarını söyledi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamasıyla gündeme gelen tiyatroların özelleştirilmesi konusunda yeni düzenleme hazırlıklarına başladıklarını söyledi. Bu konudaki kararın kesin olduğunu söyleyen Arınç, dünyadaki örneklerin de incelenerek Türkiye’ye özgü bir model oluşturulabileceğini ifade etti.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan’ın Ankara’da yapılan Gençlik Kolları Genel Kongresi’nde gündeme getirdiği şehir tiyatrolarının özelleştirilmesiyle hakkında ilgili bakanlarla görüşmelerin yapıldığını ifade eden Arınç, “Konuyu teknik ayrıntılarıyla incelenmek ve bu konuda taslak hazırlanmak üzere ilgi arkadaşlarımıza görev verildi” dedi.

 

Erdoğan’ın konuşmasının ardından konunun eleştirel görüşler ön plana alınarak gündeme geldiğini ifade eden Arınç, AKP hükümeti döneminde tiyatro sayılarının arttığını hatırlatarak, “Geçmişte Anadolu yakasında bile tiyatro bulunmuyorken bugün 50’yi geçen bir Şehir ve devlet tiyatrosu etkinliğinden bahsediliyor. Elimizdeki tüm kadroları kullanarak tiyatroyu Anadolu’ya götürmek halkımızın ilgisine sunmak ihtiyacı görülmüş, bu gerek yerine getirilmiştir. Kültür Bakanımızın çalışmalarını takdirle karşılıyoruz” diye konuştu.
 

-“SANAT ALANINDA ÖZGÜRLÜĞÜN SAĞLANMASI LAZIM”-

 

Şehir tiyatrolarında belediyelerin iş veren konumunda bulunduğunu, çalışanların maaşlarını ödediğini buna karşın şehir tiyatrolarında kalitenin gerektiği kadar artmadığını, seyirci sayısının dikkat çekecek kadar yükselmediğini ve özgürlük anlayışının yeterince yer bulamadığını gördüklerini ifade eden Arınç, “Dolayısıyla sanat gibi bir alanda özgürlüğün daha iyi sağlanması lazım. Bir yanda işveren, diğer yanda işçiler diyelim, bunlar arasındaki ilişkiyi sağlıklı kurmak mümkün değil. Bakıyorsunuz basit bir yönetmelik anlayışına bile isyan edebiliyorlar” dedi. Söz konusu olayda İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iş veren konumunda olduğunu belirten Arınç, “Sanatçıların hangi repertuarları tercih edecekleri, neyi ne zaman orada oynayacakları gibi konularda yönetimle ilgili sorunlarda yönetimden birilerinin daha güçlü inisiyatif almasına isyan edebiliyorlar. Oysa dünyada işveren durumunda olanların sürekli müdahalelerinden veya kurulacak müşterek bir yönetimle ağırlıklarını hissettirmelerinden bahsedebiliriz” diye konuştu.

 

-“ANAYASAYI CİDDİYE ALIYORUZ”-

 

Meseleye ideolojik yaklaşanların da bulunduğunu ileri süren Arınç, Başbakan Erdoğan’ın konuşmasına da referans vererek özelleştirmenin genişletilmesiyle rekabetin ve kalitenin yükseleceğini ve özgürlük alanlarının daha da güçleneceğini ifade etti. Bu konunun Bakanlar Kurulunda da tam bir kabul gördüğünü kaydeden Arınç, “Anayasanın 64. Maddesi devletin sanata ve sanatçıya değer vermesi gerektiğini söylüyor. Biz bu maddeyi ciddiye alıyoruz. Bazılarının ağzında sakız gibi çiğnediğinden değil. Türkiye’nin sanata ve sanatçıya ihtiyacı var. Ancak bu desteğin ne kadar daha güçlü olabileceği, yönetim açısından ne kadar daha özgür olabileceklerini enine boyuna masaya yatırdık” dedi.
 

-“TÜRKİYE’YE ÖZEL BİR MODEL GÜNDEME GELEBİLİR”-

 

Tiyatroların özelleştirilmesi konusunda kesin kararlı olduklarının altını çizen Bülent Arınç, bu konuda teknik bir çalışmanın dünyadaki örnekler de dikkate alınarak yapıldığını, Batı ülkelerinde devlete ait tiyatro ve sanatın bulunmadığını gördüklerini ifade etti. “(Batı ülkelerinde) Sadece bazı eserlere sponsor olmak ya da imkan sağlamak suretiyle yarı zamanlı çalışan sanatçılardan bahsediliyor” diyen Arınç, Türkiye’ye özgü bir model de gündeme getirebileceklerini söyledi. Maliye, Kültür ve Turizm Bakanlıkları ile diğer bakanlıkların Türkiye’de tiyatroların özelleştirilmesinin hangi şartlar altında daha iyi kaliteye getireceği konusunda ön inceleme yapacağını kaydeden Arınç, “Yapılacak çalışmaların sonucu Bakanlar Kurulumuza sunulacak ve kesin kararımızı vermiş olacağız” diye konuştu.
 

-“10 BİNDE BİRİNDE GÖRÜLDÜ”-

 

Arınç, okullarda dağıtılan sütün zehirlenme olaylarına sebep olduğu iddialarını sorulması üzerine de Orman ve Su işleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ile Gıda Tarım Hayvancılık bakanlıklarından gelen raporun verilerini basın mensuplarıyla paylaştı. Süt dağıtımından önce hazırlanan ön inceleme raporunda program uygulaması sürecinde süt tüketimini müteakip ortaya çıkacak muhtemel “laktoz intolerans belirtileri” ve “süt alerjisi” için öncelikli tedbirlerin alındığını ifade eden Arınç, şunları söyledi:

“Süt alerjisi bazı çocuklarda olabilen görülebilen bir olay. İlk defa kullanıldığında ya da aşırı doz alındığında bu alerjinin etkilerini görmek mümkün. Bunun için önceden bir tedbir alındığını bakanlığımız bir rapor olarak sundu. Süt alerjisine karşı da ailelerden muvafakat alınmış. Kutu üzerinde uyarılar bölümünde ‘süte alerjisi olanlar öğretmenine haber vermeli’ ibaresi konulmuş. Tüm okul öğretmenleri eğitime tabi tutulmuş. Diyarbakır, Sivas, Edirne, Konya illeri okul sütü komisyonundaki Sağlık Bakanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre cereyan eden vakaların besin zehirlenmesi belirtisi olmadığı aşırı gaz, karın ağrısı, şişkinlik, bulantı ve ishal olduğu ortaya çıkmıştır. Bu da memnuniyet vericidir. Biz de ilk anda zehirlenme söz konusu oldu mu diye endişe etmiştik. Valilikler olayı takip ediyor 7 milyon 200 bin öğrenciye süt dağıttık. Bunların belki 10 binde birinde bu tür belirtilerin görülmesi de dikkat çekilecek bir diğer husustur.”