DÜN ATANDI BUGÜN NE OLUYOR?

DÜN ATANDI BUGÜN NE OLUYOR?

 

HH Özel Haber – Ankara

ADD Genel Merkezi’nin yeni atamış olduğu yeni Gençlik Kolları MYK’sından 21 Aralık Çarşamba günü bir istifa gerçekleşti. Ege 2. Bölge MYK’sı Anıl Esen yeni görevinden istifa etti. Anıl Esen kaleme almış olduğu metinde daha önceden gerçekleşen toplu istifaları ve şu zamana kadar geçen süreci değerlendirerek istifa etmesinin gerekçelerini açıkladı.

 

İşte Anıl Esen’in zehir zemberek istifa mektubu

ADD GENÇLİĞİNE SAYGIYLA DUYURURUM

Ben,  17 Ağustos 2011 tarihinde 10 MYK üyesiyle birlikte görevimden istifa ettim mi?
Şubeme gönderilen yazıda, 23-26 Ağustos 2011 ‘Kocatepe Kampı’na katılamayacağım’ belirtildi mi? (Ne güzel Atatürkçülük! ) O kampta, Gençlik Kolu Başkanlığını yürüttüğüm şubeme “En Kalabalık Şube” ödülünü verip, kendinizle alay ettiniz mi?
Seçimle belirlenmiş Yedek Bölge Temsilcilerini yok saydınız mı? (Demokrasi anlayışınızı seveyim!)

Kocatepe Kampı’ndaki zat, adeta siyasi parti liderliğine özenip, “Elimde belgeler var!” diye bas bas bağırdı mı?

Şubeme gönderilen bir diğer yazıda, istifamın yürürlüğe konulacağı bildirilip; ıslak imzalı dilekçemle birlikte, dört sayfalık istifa gerekçesine rağmen,  istifa etmekteki gerçek niyetim soruldu mu?

Gerçek niyetimi içeren ıslak imzalı dilekçemi 1 Eylül 2011 tarihinde verdim mi? (Hala bir cevap alabilmiş değilim.)  “Gerçek niyetimi” bir kenara bırakıp mahkemeye başvurayım mı?
İstifa gerekçemizde tüm Gençlik Kolları Yönetiminin seçimle belirlenmesi için “Gençlik Kurultayı” çağrısı yaptık mı?

Siz! Gençlik Kollarını kastederek: “Dernek içinde gizli bir örgütlenme var.” dediniz mi? Bunu diyerek adeta ADD’ye tapu senedi çıkartmaya kalktınız mı?(Beni merak eden gitsin Simav ADD’nin tarihine baksın.)

Aylar sonra “Nasılsa her şey unutuldu, haydi gelin tekrar MYK’cılık oynayalım.” dediniz mi?
Ankara’da üç beş kişi toplanıp yeni MYK’yı belirledi mi?
Y-MYK belirlenirken Kuzey Marmara ve Ege-2 Bölge Temsilcileri (Gökhan Dağ-Anıl Esen) yok sayıldı mı? (Bunlar şunun adamıdır diyecek kadar … yapıldı mı?)
Kuzey Marmara Temsilcisi Gökhan Dağ, sırf gerçekleri söylediği için istenmeyen adam ilan edildi mi? Üstelik bu durum Gençlik Kollarından saklandı mı? (Diyemediniz ki: Bu da mı gol değil Mahmut Bey?!)

Daha Y-MYK toplanmadan görev dağılımı yaptınız mı?
Haziran’daki Genel Kurulda “sandalye taşıyacak”  eleman lazım mı?
Şimdi…

Gazi Mustafa Kemal Atatürk şöyle der: “Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir.”

Yani önce demokrasiyi özümseyeceksin, sonra çıkıp Atatürkçülük yapacaksın.
Yani siz, Gençlik Kolları yönetiminin (Hani Atatürk’ün Cumhuriyeti emanet ettiklerinden) toplu istifasına kılını kıpırdatmamış bir sivil toplum örgütüne, üstelik Atatürk’ün adını kullanan bir sivil toplum örgütüne, yeni Gençlik Kolları Yönetimini açıklasanız ne olur açıklamasanız ne olur?

He! Olmuş ya, açıkladın.

Bugünden itibaren seçimle gelmiş bölge temsilcileri değil, atamayla gelmiş bölge temsilcileri vardır. Gençliğe “Gençlik Kurultayı” çağrısı yapan bu kişiler(!), bugün atandıkları bu görevin hesabını ADD Gençliğine vermek zorundadır. Hepsinin(!) bölge temsilciliği artık tartışmalıdır.
Bu süreçte “Kapalı kapılar ardında hiçbir şey konuşmadık.” metninin altına imza atanların, yeni atacakları imzaları, kapalı kapılar ardında ve çirkin kurnazlıklarla belirleme peşine düştüklerini gördüm. Bunu yapanlara diyeceğim: “ADD gibi, saygın olması gereken, bir örgütün hafızasıyla dalga geçmeyin!”

Yanı başlarındaki hukuksuzluk içinde “Hukuku çiğnetmeyiz!” sloganı atanları, Muammer Aksoyların, Ahmet Taner Kışlalıların, Bahriye Üçokların koltuklarında görmekten utanıyorum.
Bu yazıyı okuyan bazı ADD üyeleri şunu diyecektir:  “Aman efendim! İçinden geçtiğimiz bu süreçte olur mu? Bunu kesin aleyhimize kullanırlar.” (Küfür etmek de demokratik hakkınızdır.)
Bir deyim vardır: “Yarası olan gocunur.”
Benim, Cumhuriyetin sorumluluğunu omuzlarında taşıyan bir Türk genci olarak, gocunacağım hiçbir şey yok.

Sizlerin varsa demokratik hakkınızdır!

İmzalamaktan asla pişmanlık duymadığım istifa gerekçemizi Forrest Gump dahi okusa, atamayla gelmiş bir Gençlik Yönetimini benim kabul etmeyeceğimi bilir. “Bizler çevreciyiz; ağaçları sevelim.” gibi bir gerekçeniz de olamayacağına göre; atamayla gelmiş MYK’yı da tanımıyorum, o MYK’ya dâhil ettiğiniz şahsımı da tanımıyorum.