Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonu’nun görev dağılımı için yaptığı ilk toplantıda, CHP’nin komisyon sözcüsü İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, ‘yasama yetkimize müdahale ettirmeyelim’ uyarısında bulundu.

 

 

TBMM Adalet Komisyonu yaptığı ilk toplantıda başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip üyeyi belirledi. Seçimlere geçilmeden önce söz alarak kısa bir değerlendirme yapan Adalet Komisyonu’nun CHP grubu sözcüsü İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, geçen dönemde Adalet Komisyonu’nda görev aldığını anımsatarak, şunları söyledi:

 

KOMİSYONUMUZUN YETKİLERİNE MÜDAHALE ETTİRMEYELİM!

 

 

“26’ncı dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin en zor dönemlerinden biri oldu. 15 Temmuz Darbe Girişimi’ni, ve peşinden gelişen olaylarla da adaletin en çok tartışıldığı bir süreci yaşadık. Esas itibariyle TBMM’nin yetkilerine müdahale edilmesi, OHAL KHK’larıyla Meclis’in yapması gereken birçok işin yürütme tarafından yapılması, hukuk devleti ilkesini ciddi şekilde yaraladı. Hatırlarsanız darbe girişiminin hemen öncesinde Yargıtay ve Danıştay’ın üye sayısının düşürülmesiyle ilgili Adalet Komisyonu’na bir yasa teklifi gelmişti. Orada gerekçe olarak istinaf mahkemelerinin kurulduğu artık Yargıtay’ın iş yükünün azaldığı söylenmişti. Biz biliyorduk ki gerçek gerekçe bu değil ve orada tutanağa da geçecek şekilde şu ifadelerde bulunmuştuk: Yargının, bir yapı bir cemaat, bir örgüt tarafından ele geçirilmesi elbette kabul edilemez. Burada asıl amaç yargının bağımsız kılınmasıysa anayasa değişikliğiyle ittifakla bunu birlikte yapabiliriz. Anayasa değişikliğiyle yapılacak bir konuyu kanun değişikliğiyle yapmak anayasa aykırılık oluşturur, hukukumuza zarar verir dedik. Orada kanun değişikliğiyle bu yapıldı, devam eden süreçte bırakın kanunu bir KHK ile bu sefer de Yargıtay’ın ve Danıştay’ın üye sayısının artırılmasına ilişkin bir düzenleme çıktı. Şimdi bu durumda yargının bağımsız kılınmasından ziyade bütünüyle yargının ele geçirilmeye çalışılmasıyla karşı karşıyayız. Bunun da Türkiye’ye vereceği zarar büyüktür. Temennimiz, adaletin en çok tartışıldığı bir süreçte, 27’nci dönemde Adalet Komisyonu’nun etkili bir şekilde görevi yapabilmesidir. Biz istiyoruz ki 27’nci dönemde yasama kendi görevini yapabilsin, yasaları çıkartsın. Bu alana Tayyip Erdoğan ve iktidarın müdahale etmesine karşı yasamanın üyeleri olarak hep birlikte karşı durmalıyız.”