‘Mavi Marmara anlaşmasının’ gizli ek maddeleri var iddiası!

‘Mavi Marmara anlaşmasının’ gizli ek maddeleri var iddiası!
4 Mart 2019 11:40

İsrail Hukuk Merkezi, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne 2016’da imzalanan İsrail-Türkiye anlaşmasının tam metni olduğunu iddia ettiği bir belge gönderdi.

 

 

 

Ece Göksedef – BBC Türkçe

 

 

İsrail’de hukuk alanında çalışan bir sivil toplum kuruluşu (STK), Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne 2016’da imzalanan İsrail-Türkiye anlaşmasının tam metni olduğunu iddia ettiği bir bir belge gönderdi. Metnin ekinde Gazze’ye yapılacak yardımlar ve karşılıklı “terörist saldırıların engellenmesi” maddeleri var.

İsrail Hukuk Merkezi (Israel Law Center – ILC) adlı Tel Aviv merkezli bir sivil toplum örgütü, Mavi Marmara davasının görüldüğü Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne, 28 Haziran 2016’da İsrail ve Türkiye arasında imzalanan anlaşmanın tam metni olduğunu iddia ettiği bir belge gönderdi.

Metinde, daha önce ne İsrail ne de Türkiye tarafından kamuya açıklanan ek maddeler de yer alıyor. ILC’nin resmi anlaşma metni olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) sunduğu belgede, kamuoyuna açıklanan 6 maddenin yanı sıra, şu 5 madde var:

1-Türk hükümeti, anayasadaki güçler ayrılığı sınırları içinde, filo olayıyla alakalı olarak Türkiye’de süren tüm ulusal yasal işlemlerin hızlı şekilde sonlandırılması için çalışacak. Her şekilde, anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, filo olayıyla ilgili Türkiye’de süren her yasal işlem, ulusal yetkili mahkemelerde sonlandırılacak.

2-İsrail ve Türkiye, anlaşmanın yürürlüğe girmesinin ardından her bir ülkenin, vatandaşları yaptığı olayla alakalı suç duyurularını incelemek ve uygun olduğunda dava açmak için özel yargı yetkislerine sahip olması konusunda anlaşmıştır.

3-Türkiye ve İsrail, kendilerine ait topraklardan birbirlerine karşı herhangi bir terrorist ya da askeri faaliyete izin vermeyeceğini ya da yurt dışındaki bu tarz faaliyetleri desteklemeyeceğini beyan eder. Bu maksatla, Türkiye ve İsrail, kendi topraklarında herhangi bir örgüt ya da kuruluşun karşı tarafa karşı bu tarz faaliyetlere girişmemesi, planlamaması, yürütmemesi, yönetmemesi ya da finanse etmemesi için gereken tüm önlemleri alacağını garanti eder.

4-İsrail, Türkiye ile Gazze şeridindeki nüfusun yararlanacağı projelerde işbirliği yapmaktan memnuniyet duyacaktır. Bu maksatla, aşağıdakiler üzerinde anlaşmışlardır:

-Türkiye’den ithal edilen sivil malların Gazze şeridine İsrail’den açılan kara sınırları üzerinden geçmesi, Filistin yönetiminin yerel temsilcileriyle koordinasyon da dahil olmak üzere, yürürlükte olan prosedür ve protokollere ve güvenlik kaygılarına bağlıdır. Türkiye’den gelen inşaat malzemelerinin Gazze şeridine girişi, Gazze Yeniden İnşa Mekanizması koşullarına uygun şekilde yapılacaktır.

-Türkiye, Gazze şeridine, İsrail ve Filistin Yönetimi’nin Gazze’de çalışmasına onay verdiği bankalar üzerinden para gönderebilecektir, bu da İsrail’in güvenlik kaygılarına bağlıdır.

-İsrail, türkiye’nin Gazze şeridinde bir deniz suyu arıtma tesisi açma niyetini memnuniyetle karşılar. Türkiye, bu tesisi, tek başına ya da ilgilenen diğer ülkelerle işbirliği halinde inşa etme niyetini beyan etmiştir, bu da İsrail’in önceden vereceği onaya güvenlik kaygılarına bağlıdır.

-Gazze şeridiyle ilgili uzlaşmaya varılan yukarıdaki tüm maddelerin, bölgede sükûnet sağlandığı sürece uygulanması kabul edilmiştir.

5-İsrail ve Türkiye, 22 Mart 2013’de varılan uzlaşmanın, 28 Haziran 2016’da imzalanan anlaşmanın ve bu ekte belirtilen düzenlemelerin, filo olayı ve sonrasında ortaya çıkan gelişmeler ve sonuçlarıyla alakalı süren tüm sorunları kapsadığı ve hepsini sonlandırdığı kabul edilir.

 

 

https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-47422507