HES duruşmasında can suyu sahtekarlığı iddiası

HES duruşmasında can suyu sahtekarlığı iddiası
18 Eylül 2014 15:20

Artvinin Arhavi İlçesi’nde belediyenin imar değişikliğiyle önünü açtığı şehir merkezindeki Kavak Hidroelektrik Santral projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen, ‘ÇED olumlu’ raporunun iptali istemiyle Rize İdare Mahkemesi’nde açılan davanın duruşması görüldü.

 

 

Can suyu hesaplarının hileli yöntemlerle yapıldığının bilirkişilerce belirlendiğini iddia eden avukat Hasan Sıtkı Özkazanç, “Mahkemenin muhtemelen vereceği iptal kararının esas nedenlerinden biri de bu can suyu hesabında yapılmış sahtekarlık olacak” dedi.

 

 

Geçen yıl HES yapımı için ‘ÇED olumlu’ raporu alan MNG Holding’e bağlı Arhavi Elektrik Üretim Şirketi, imar mevzuatı uygun olmadığı için belediyeye başvurdu. Arhavi Belediyesi de, 4 Eylül 2013 günü imar değişikliği kararı aldı. CHP’li Belediye Meclisi üyelerinin karşı çıkmasına rağmen AK Partili üyelerin oy çokluğu ile daha önce tarım alanı olan Cumhuriyet Mahallesi’nin bir bölümü, ‘Konut dışı kentsel çalışma alanı’ ilan edilerek HES projesine onay verildi.

 

 

YÜRÜTMEYİ DURDURDU

 

 

Bölgede protesto ve eylemlerle HES inşaatına karşı çıkan vatandaşlar, Arhavi Doğa Koruma Platformu öncülüğünde Rize İdare Mahkemesi’ne başvurarak HES projesi için verilen ‘ÇED olumlu’ raporunun yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle dava açtı. Rize İdare Mahkemesi bilirkişi raporuna dayanarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verdiği ‘ÇED olumlu’ raporunun yürütmesini durdurdu.

 

 

İPTAL DAVASINDA CAN SUYU TARTIŞMASI

 

 

Rize İdare Mahkemesinde bugün görülen ve yaklaşık 100 Arhavilinin de izlediği ‘ÇED olumlu’ raporunun iptal davasına can suyu tartışması gündeme geldi. Ekosistem düşünülmeden can suyu miktarının belirlendiğini öne süren çevrecilerin avukatı Avukat Yakup Şekip Okumuşoğlu’nun, “Can suyu miktarı belirlenirken, ‘dere en kesiti’ adı verilen suyun eni ve tabandan yüksekliğinin regülatör ile HES arasındaki bir nokta baz alınarak belirlenmesi gerekirken hangi nokta esas alınarak belirlendi?” sorusunu yönelttiği Artvin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ÇED ve Çevre Hizmetleri Müdürü Türkan Durgun, soruyu yanıtlayamadı, “Tam olarak ben de yerini bilemiyorum” ifadesini kullandı.

 

 

Duruşma savunmaların yapılmasının ardından sona erdi. Rize İdare Mahkemesi 15 gün içerisinde kararını açıklayacak.

 

 

“SUYUMUZU VERMEYECEĞİZ”

 

 

Mahkeme sonrası Rize Adliyesi önünde toplanan Arhavililer görüşlerini açıkladı. Burada konuşan Yaşar Abay Hatinoğlu, HES’e karşı mücadelelerinin süreceğini belirterek, “Biz arazilerimizi vermiyoruz. Ölümüne kadar direneceğiz. Bedenimi gömmeden benim arazimden geçemeyecekler” dedi. Akif Uyanık ise, “Bu projenin hiçbir hukuki ve geçerli bir yanı yoktur. Hileli ölçümler, kaçak köprüler ve sahtekarlıklarla bir yere varılmaz. Biz ne suyumuzu ne de onurumuzu vermeyeceğiz” diyerek tepkisini dile getirdi.

 

 

AVUKAT ÖZKAZANÇ: “CAN SUYU HESABINDA SAHTEKARLIK YAPILMIŞ”

 

 

Arhavi Doğa Koruma Flatformu üyesi olan avukat Hasan Sıtkı Özkazanç da, davada bilirkişilerin çok ilginç bir durumu tespit ettiğini belirterek şunları söyledi:

 

 

“Bu tespit, bütün HES projelerinde can suyu hesaplarının baştan savma ve hileli yöntemlerle yapıldığını gösteriyor. Can suyu, elektrik üretmeden geriye kalan suyun oradaki canlı yaşama yetecek kadar bir miktar olması demek. Bu konuda bakanlığın bir formatı var. Burada hile yapıldığını tespit ettik. Derenin en kesitlerini olduğundan farklı gösterip, su ölçümlerinin regülatör ve santral arasından alınması gerekirken daha dar bir yerden alarak hesaplamaların yapıldığı ortaya çıktı. Bu mahkemede bilirkişi tarafından da belirlendi. Bir sürü projede aynı hile yapılmış olabilir. Mahkemenin muhtemelen vereceği iptal kararının esas nedenlerinden biri de bu can suyu hesabında yapılmış sahtekarlık olacak.”

 

 

Grup daha sonra adliye önünden ayrıldı.