Dünyayı yönetenler

Dünyayı yönetenler
25 Nisan 2012 09:29

Olayları yakından izlemeyenler bizim devlet adamlarımızın hareketliliğine bakarak dünyayı bizim yönettiğimizi sanırlar.

Olayları yakından izlemeyenler bizim devlet adamlarımızın hareketliliğine bakarak dünyayı bizim yönettiğimizi sanırlar.

 

 

 

Hilmi SARAL H&H YORUM

Bir yandan Dışişleri Bakanımız, bir yandan Başbakanımız, bir yandan Cumhurbaşkanımız başka bir ülkede görüşmeler yapmaktalar. Nerdeyse üçünü aynı anda Türkiye’de yakalamak olanaksız olmaktadır.

Bu hareketlilik bize yol aldırmamakta, patinaj eden araç gibi sadece  lastiklerin aşınmasına neden olmakta, dost ve komşularımızla ilişkilerimizi bozmaktadır.

Bu arada giden gelenimiz de eksik olmuyor. CİA başkanı ülkemizi ziyaret ederken MİT Müsteşarı ile muhatap olmamakta, Başbakanımız tarafından ağırlanmaktadır. Üstelik CİA başkanı Başbakanlık’a Tayyip Erdoğan’dan önce gelmiş, ev sahibi gibi Erdoğan’a, “Hoş geldiniz.” demiştir. Böylece kimin kimi ağırladığı sorusu kafaları karıştırmıştır.

Son ziyaretçimiz ise Mesut Barzani olmuştur. Hani Özal zamanında Türkiye Cumhuriyeti’nin kırmızı pasaportunu verdiğimiz, şimdi ise Irak’ta kurulan Federe Kürt Devleti’nin Başbakanı olan Barzani. “Türkiye’ye bir Kürt kedisi bile vermeyiz.” demişti ya… Konuğumuz ABD dönüşü bize uğradı. Başbakanımız Barzani ile Dolmabahçe Sarayı’nda terör konusunu görüşmüş. Görüşme sonrasında  “Terör konusunda görüşlerimiz müşterek.” diye açıklama yaptı. Katar’dan yaptığı açıklamada da “PKK’nin silah bırakması özel olarak gündeme gelmedi.” diye ekledi.

PKK’nin silah bırakmasını konu etmediklerine göre, terör konusunda nasıl görüş birliğine vardılar? Görüşleri nedir, nede anlaştılar? Barzani bize kedi vermeyeceğini açıkça belirtmişti, biz ona ne verdik de anlaştık? Yoksa ABD’den aldıkları direktifleri mi birbirlerine aktardılar?

Ergenekon, Balyoz, Kafes Eylem Planı, Poyrazköy, Islak İmza, Amirallere Suikast davalarında dört yüze yakın subay “terör örgütü üyesi” olmaktan yargılanıyor. Bunların içerisinde Genelkurmay başkanlığı yapmış olan da var, PKK liderini sorgulayan da… PKK’nin silah bırakmasını gündemlerine almayanlar bu subayların terör örgütü üyesi oldukları ile ilgili olarak mı görüş birliğine vardılar? Belli mi olur, “Kürt açılımı” diyerek gelen teröristleri serbest bırakanlar yurt dışından gelip ifade verenleri “kaçarlar” diye tutuklamıyorlar mı?

İnsanın aklına her şey geliyor.

[email protected]

 

 

 

 

,