Yerel seçimlere yedi ay kaldı. MHP Lideri Devlet Bahçeli, Cumhur ittifakımın devamından yana bir tavır koydu. Kotarılması genel seçimler kadar kolay olmasa da bu çıkış önemli. AKP’nin yaklaşımı bekleniyor. Bir başka yanıt aranan soru da CHP’nin ne yapacağı.

 

 
Gelen açıklamalara bakılırsa tepede bir ittifaka soğuk duran CHP yönetimi, yerelde birlikteliği arayacak. Bu da aday belirleme sürecindeki belirleyici kriterin “her kesimden oy alabilmek” olacağı anlamına geliyor.

 
Tek seçici Genel Merkez

 
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yerel seçimlerde aday belirleme konusunda ön seçimin doğru sonuçlar vermediğini ifade ederek tek seçicinin genel merkez olacağının da işaretini vermiş oldu. Kuşkusuz bu uygulama Genel Başkamın elini rahatlatacaktır.

 
Bununla birlikte yeni oluşan Merkez Yürütme Kurulu’ndan (MYK) bazı isimlerin ön çalışma yaptığı bilgileri geliyor. Özellikle İstanbul, İzmir ve bu illere bağlı ilçelerde MYK ile yerellerde gücünü koruyan isimler arasında bilek güreşi şimdiden başladı.

 
MHP’nin tavrı eli güçlendirdi

 
Devlet Bahçelimin AKP ile ittifak sürecinin devam edeceğine dair sinyali, CHP Genel Merkezilin elini güçlendirdi. Her türlü ittifak görüşmesi ve kararı için tüzükle yetkilendirilen Genel Başkan, gerek yukarıda gerekse yerelde yapacağı ittifak görüşmeleri ile aday belirleyebilecek.

 
Hem Genel Başkan’ın hem de Genel Merkez yöneticilerinin açıklamalarından anladığımız kadarıyla partiler düzeyinde değil aday üzerinde bir ittifak ve uzlaşı aranacak.

 
Krizin nedeni eldeki belediyeler

 
CHP’de parti içi tartışmanın kaynağı eldeki belediyeler  üzerinden yürüyor. Tartışmanın göbeğinde de İstanbul var. İI kongresiyle başlayan olağanüstü kurultay tartışmalarıyla devam eden gerilimin en önemli durağı yerel seçimler olacak. Üstelik yerel seçimlerde aday belirlenmesi yukarıda belirttiğimiz tartışmaların da ana nedenlerinden biri.

 
CHP, İstanbul’un en büyük ilçe belediyelerinde yönetimi elinde bulunduruyor.

CHP, İstanbul’un vitrini durumundaki Kartal, Maltepe, Ataşehir, Kadıköy, Beşiktaş, Bakırköy, Sarıyer, Avcılar, Beylikdüzü, Büyükçekmece ve Silivri gibi ilçe belediyelerinde yönetimi elinde bulunduruyor.

 

 
Bu belediyeler aynı zamanda İstanbul’un vitrini durumunda: Kartal, Maltepe, Ataşehir, Kadıköy, Beşiktaş, Bakırköy, Sarıyer, Avcılar, Beylikdüzü, Büyükçekmece ve Silivri. Yani neredeyse kentin tüm sahil şeridi CHP’li başkanlar tarafından yönetiliyor.

 
Bu belediyeler hem ekonomik hem de siyasal anlamda çok önemli bir gücü de ifade ediyor. Bu belediyelerde etkili olan isimlerin parti içinde de yeri daha bir sağlam hale geliyor.

 
Üç ekip sahada

 
Yerel seçimler öncesi İstanbul için üç ekibin sahada olduğunu söyleyebiliriz. Bu ekiplerde öne çıkan isimlerin bir başka özelliği de eski il başkanı olmaları.

 
Gürsel Tekin adaylığını açıkladı ve çalışmaya başladı. Cemal Canpolat, büyükşehir için isim önermese de ilçe bazında görevdeki bazı belediye başkanları üzerinden faaliyet içinde. Örgütlerden sorumlu MYK Üyesi Oğuz Kaan Salıcı ise hem Genel Merkez hem de il yönetimiyle koordineli çalışma yürütüyor.

 
‘Ekip’ buluşmaları

 

Sarıgül’ün yeniden Şişli için kollarını sıvadığı biliniyor ve ister istemez Genel Merkez ile temas içinde olacak.

 
Genel Merkez adına da İstanbul’daki çalışmaları MYK Üyesi Salıcı’nın yanı sıra Kemal Kılıçdaroğlu’na desteğiyle öne çıkan İl Başkanı Kaftancıoğlu ve yine Genel Merkez’e yakınlığıyla bilinen Erdoğan Toprak’ın yürüteceği anlaşılıyor.

 
Taşrada İnce faktörü

 
Genel Başkanlık için adı gündemde olan Muharrem lnce’nin üç büyük kentte çok etkili bir çalışma yürütmesi neredeyse imkânsız, ince, esas olarak taşrada pozisyon tutmaya çalışıyor.

 
Muharrem İnce; hâlâ etkili olduğu Bartın, Zonguldak, Trakya’da bir-iki ile Antalya, Manisa gibi şehirleri de eklemek istiyor. Özellikle örgütleri arkasına alarak Genel Merkez’e şimdiden basınç uygulamaya başladı bile.

 
CHP LİDERİNİN SON SEÇİMİ OLABİLİR

 
CHP için yerel seçimleri önemli kılan bir başka faktör ise parti içi muhalefetin ulaştığı boyut. Yerel seçimler CHP Lideri Kılıçdaroğlu için bir anlamda “tamam mı devam mı” sorusuna yanıt verecek. CHP için, durumunu muhafaza etmesi bile yeterli olmayacaktır. En azından eldekileri muhafaza edip Ankara ya da İstanbul’un birini kazanmak zorunda. Aksi durumda CHP için Mayıs ayı içerisinde olağanüstü kurultay kaçınılmaz olacaktır.