Kılıçdaroğlu: Ev­ren na­sıl yar­gı­lan­dıy­sa sı­ra bir gün bun­la­ra da ge­lir

Kılıçdaroğlu: Ev­ren na­sıl yar­gı­lan­dıy­sa sı­ra bir gün bun­la­ra da ge­lir
2 Eylül 2014 13:08

CHP li­de­ri Ke­mal Kı­lıç­da­roğ­lu ku­rul­tay ön­ce­si Sözcü­’ye ko­nuş­tu.

 

 

Kı­lıç­da­roğ­lu, yol­suz­luk dos­ya­la­rı­nın üze­ri­ni ört­me­ye ça­lı­şan ik­ti­da­rı uyar­dı: “Yol­suz­luk­la­rın üze­ri­ne sün­ger çe­ki­le­mez. Bir gün vic­dan­lı bir ha­kim ge­lip he­sa­bı­nı so­rar. Bu­nu unut­ma­yı­n”.

 

 

Cumhurbaşkanlığı se­çim­le­ri son­ra­sın­da ha­re­ket­le­nen ana mu­ha­le­fet par­ti­si CHP, 5-6 Ey­lül ta­rih­le­rin­de “o­la­ğa­nüs­tü ku­rul­ta­y” top­la­ya­cak. Ku­rul­tay ön­ce­sin­de Tür­ki­ye­’nin “hız­la­” de­ği­şen gün­de­mi­ni ko­nuş­mak üze­re CHP Ge­nel Baş­ka­nı Ke­mal Kı­lıç­da­roğ­lu­’nun ka­pı­sı­nı çal­dık. Ge­nel Mer­ke­z’­de­ki oda­sın­da yap­tı­ğı­mız soh­bet­te, CHP li­de­ri eko­no­mi­den yol­suz­luk­la­ra, eği­tim­den ada­le­te pek çok ko­nu­da so­ru­la­rı­mı­zı ya­nıt­la­dı. Cum­hur­baş­kan­lı­ğı se­çim­le­ri son­ra­sın­da çı­kan tab­lo­nun fa­tu­ra­sı­nı hal­kın öde­ye­ce­ği­ni be­lir­ten Kı­lıç­da­roğ­lu, “Tür­ki­ye­’de bir ah­lak re­for­mu­na ih­ti­yaç va­r” de­di. İş­te Kı­lıç­da­roğ­lu­’nun an­lat­tık­la­rı:

 

 

Yol­suz­luk­la­rın he­sa­bı so­ru­lur

 

 

Bü­tün bu yol­suz­luk­la­rın üze­ri­ne sün­ger çe­ki­le­mez. Bir gün bi­ri ge­lip bu­nun he­sa­bı­nı so­ra­cak­tır. Ke­nan Ev­ren bi­le 12 Ey­lül da­rbesinin üze­rin­den yıl­lar geç­tik­ten son­ra yar­gı­lan­dı. Ay­nı şey yi­ne ola­cak. Sen dev­le­ti so­ya­cak­sın he­sap so­rul­ma­ya­cak. Ol­maz. Şim­di ha­kim­ler üze­rin­de oy­nu­yor­lar. AKP dev­le­ti­ni oluş­tur­mak için özel yet­ki­li mah­ke­me­le­ri var­dı bun­la­rın. So­pa ola­rak kul­lan­dı­lar. As­ker­le­ri, si­ya­set­çi­le­ri, ga­ze­te­ci­le­ri içe­ri at­tı­lar. Şim­di o tek dev­le­ti oluş­tur­mak için yar­gı­yı yüz­de 100 kon­trol­le­ri al­tı­na al­mak is­ti­yor­lar. Avu­kat­lık­tan, ha­kim­lik ve sav­cı­lı­ğa ata­nan­la­rın ta­ma­mı AKP yö­ne­ti­min­de yer alan­lar. Böy­le bir ya­pı oluş­tur­mak is­ti­yor­lar. Son dö­nem­de­ki ata­ma­la­ra ba­kın gö­re­cek­si­niz. Ama ne ya­par­lar­sa yap­sın­lar yi­ne de so­nuç­ta vic­da­nı güç­lü bir ha­kim çı­ka­cak “La­net ol­su­n” di­ye­rek doğ­ru ka­ra­rı ve­re­cek­tir.

 

 

Da­vu­toğ­lu o dos­ya­la­rı ka­pa­tır

 

 

Baş­ba­kan ola­rak ata­nan Ah­met Da­vu­toğ­lu­’nun önem­li bir gö­re­vi var. Bi­rin­ci işi dört ba­ka­nın yol­suz­luk dos­ya­sı­nı ka­pat­mak. Ab­dul­lah Gül ka­pat­maz­dı. Kar­de­şim yol­suz­luk yap­tı­nız gi­din Yü­ce Di­va­n’­da ak­la­nın ge­lin der­di. Gö­re­cek­si­niz. Bun­lar ka­pat­ma­ya ça­lı­şa­cak­lar. İkin­ci­si de “pa­ra­lel ya­pı de­dik­le­ri ya­pıy­la mü­ca­de­le et” den­di “O da ne em­re­der­se­niz ya­pa­ca­ğı­m” de­di.

 

 

Eko­no­mi­de ilk 10’a gi­re­me­yiz

 

 

Med­ya il­gi duy­mu­yor… İş­siz­lik, böl­ge­sel eşit­siz­lik ko­nu­sun­da gö­rü­şü­mü­zü sor­mu­yor­lar. Ne­den kat­ma de­ğe­ri yük­sek üre­tim ya­pı­la­mı­yor? Fın­dık, çay, zey­tin üre­ti­min­de ne­den yer­ler­de sü­rü­nü­yo­ruz? Biz Gü­ney Ko­re­’den ön­ce oto­mo­bil üre­ten ül­ke­yiz. Ana­dol mar­ka oto­mo­bi­li­miz var­dı. Şim­di bi­zim yok ama Gü­ney Ko­re­’nin dün­ya ça­pın­da üç mar­ka­sı var. On­lar biz­den da­ha ge­ri­dey­di bi­zi çok geç­ti­ler. 2023’te Tür­ki­ye ilk ona gi­re­cek di­ye övü­nü­yo­ruz. Ak­lı ba­şın­da bir va­tan­da­şa, sa­na­yi­ci­ye, es­na­fa so­run. Gir­mez. Bil­gi top­lu­mu­nu ya­ka­la­ma­dık­tan son­ra ilk ona gir­me ih­ti­ma­li­niz sı­fır­dır. Bil­gi to­pu­lu­mu için üni­ver­si­te­le­rin bil­gi üret­me­si la­zım.

 

 

Ah­lak re­for­mu­na ih­ti­yaç var

 

 

CHP li­de­ri Ke­mal Kı­lıç­daroğ­lu, top­lu­mun yol­suz­luk­la­ra ka­yıt­sız kal­ma­sı­na şu söz­ler­le tep­ki gös­ter­di: “Tür­ki­ye­’nin cid­di bir ah­lak re­for­mu­na ih­ti­ya­cı var. İnanç­la­rı­mı­za pa­ra­lel bir ah­lak re­for­mu­na… Ah­lak­lı ol­ma­yan bir top­lu­mun vic­da­nı ol­maz…”

 

 

CHP Ge­nel Baş­ka­nı Ke­mal Kı­lıç­da­roğ­lu ile gü­nü­müz med­ya­sı­nı da ko­nuş­tuk. CHP li­de­ri, Mec­li­s’­te­ki cum­hur­baş­kan­lı­ğı ye­min tö­re­nin­de, ba­sın lo­ca­sın­dan Er­do­ğa­n’­a ya­pı­lan öv­gü ve al­kış­la­ra tep­ki gös­te­ri­yor. O ga­ze­te­ci­le­re “Sen ga­ze­te­ci mi­sin yok­sa AKP yan­da­şı mı?­” di­ye ses­le­nen Kı­lıç­da­roğ­lu şu tes­pit­le­ri ya­pı­yor:

 

 

Bilal Er­do­ğan he­pi­mi­zin bil­di­ği bi­ri. Mec­li­s’­te otur­ma­sı­nı, ba­ba­sı­nı din­le­me­si­ni, CHP’­li­le­ri pro­tes­to et­me­si­ni ya­dır­ga­mı­yo­rum. Asıl ya­dır­ga­dı­ğım ha­ram med­ya­sın­dan ga­ze­te­ci­le­rin al­kış tut­ma­sı ve CHP’­li­le­ri eleş­tir­me­si… Sen ga­ze­te­ci mi­sin yok­sa AK­P’­nin yan­da­şı mı­sın?

 

 

İktidardan bes­le­nen­le­re ga­ze­te­ci de­me hak­kı­mız yok. On­lar ga­ze­te­ci de­ğil. Her ga­ze­te­ci­nin gö­rü­şü­ne say­gı du­ya­rız. Sağ, sol… Ama ga­ze­te­ci­lik kim­li­ği­ni unut­ma­mak ko­şu­luy­la. Sor­du­ğu so­ru­lar ka­mu adı­na so­ru­lur. Çağ­daş de­mok­ra­si­ler­de dör­dün­cü bü­yük güç, ya­sa­ma, yü­rüt­me, yar­gı­dan son­ra med­ya ge­lir. Bes­le­me ba­sı­na ha­yır.

 

 

Tayyip  Er­do­ğa­n’­ın mal bil­di­rim­le­ri­nin hiç­bi­ri­si doğ­ru de­ğil, asıl mal var­lı­ğı çok da­ha üs­tün­de. Çam­lı­ca­’da otur­du­ğu et­ra­fı çift du­var­lar ile çev­ri­li vil­la­la­rın ka­çı bu­na ait. Ur­la da be­nim de­ğil di­ye­cek ta­bi­i, be­nim di­ye­mi­yor ki. Be­da­va al­mış za­ten. Ses ka­yıt­la­rı ya­yın­lan­dı. Be­da­va vil­la­yı ve­ren de ba­na ait de­me­di. Her­kes bi­li­yor on­la­ra ait ol­du­ğu­nu. Siz kal­kıp ara­zi­yi SİT ala­nın­dan çı­ka­ra­cak­sı­nız, va­li­yi dev­re­ye so­ka­cak­sı­nız, du­va­rı şöy­le yap, ha­vu­zu şöy­le ol­sun di­ye ta­li­mat ve­re­cek­si­niz… Son­ra “Ba­na ait de­ği­l” di­ye­cek­si­niz. Si­ze ait ol­ma­yan bir şe­ye ni­ye bu ka­dar mü­da­ha­le eder­sin. Bal gi­bi ona ait.

 

 

AKP ik­ti­da­rı ile be­ra­ber ge­le­nek­sel ya­pı­mız­da cid­di tör­pü­len­me­ler ol­du. Za­fi­yet­ler or­ta­ya çık­tı. Es­ki­den yar­dı­mı kim­se gör­me­den bil­me­den ya­par­dık. Di­ni­miz böy­le em­ret­ti­ği için. Şim­di mey­dan­la­ra çı­kıp ya­pı­yor­lar. Es­ki­den ka­bul et­mez­ler­di. Şim­di yoz bir kül­tür çık­tı or­ta­ya. Tür­ki­ye­’nin cid­di bir ah­lak re­for­mu­na ih­ti­ya­cı var. İnanç­la­rı­mı­za pa­ra­lel bir ah­lak re­for­mu…

 

 

Kul hak­kı ye­mek bi­zim inan­cı­mız­da en bü­yük suç. Kul hak­kı yi­yen­le­re, hır­sız­lık ya­pa­na, rüş­vet yi­ye­ne oy ve­ri­yo­ruz. Ha­ra­ma or­tak olu­yo­ruz, he­la­le de­ğil. Di­ya­net İş­le­ri Baş­kan­lı­ğı ses­siz. Ne­den? Siz top­lu­mun ah­la­ki de­ğer­le­ri­ni yü­cel­tir­se­niz, o top­lu­mun vic­da­nı olur­su­nuz. Ah­lak­lı ol­ma­yan bir top­lu­mun vic­da­nı ol­maz… Bü­tün ses ka­yıt­la­rı mey­dan­da üs­te­lik bun­lar mah­ke­me ka­yıt­la­rın­da adam gö­rev­de yük­se­li­yor. Sor­mak ge­re­ki­yor kim inanç­lı kim ah­lak­lı? Biz so­ra­ca­ğız, top­lu­mun ay­dın­la­rı so­ra­cak.

 

 

AKP dev­le­ti ile kar­şı kar­şı­ya­yız. AKP dev­le­tin­de sav­cı­nın so­ruş­tur­ma aç­ma­sı Er­do­ğa­n’­a bağ­lı. Şim­di Da­vu­toğ­lu da di­ye­cek. Bir dev­le­ti dev­let ya­pan ku­rum­la­rı­dır. Ki­şi­ler de­ğil­dir. Her şe­yi eli­ne ge­çir­miş, top­lu­mu kor­kut­muş, her de­di­ği­ni ya­sa­laş­tı­ran bir mo­de­li gö­rü­yo­ruz.

 

 

Meclis Baş­ka­nı Ce­mil Çi­çe­k’­e sor­mak la­zım. Ar­ka­daş sen Res­mi Ga­ze­te­’de Yük­sek Se­çim Ku­ru­lu ka­ra­rı­nın ya­yın­lan­ma­sı­nı bek­li­yor­dun. Ya­yın­lan­ma­dan Mec­li­s’­i ne­den top­la­dın? Bi­ri­sin­den ta­li­mat al­dı­ğı için. Sen yıl­la­rın po­li­ti­ka­cı­sı­sın. Söz­de dua­yen­sin. Söz­de ba­kan­lık da yap­tın. Ye­min tö­re­nin­de “Bi­zim ge­le­nek­le­ri­-mi­z” var di­yor. Ya­zı­lı ku­ral­la­rın ol­du­ğu yer­de ora­da ge­le­nek ça­lış­maz. Siz söz is­ti­yor­sa­nız o sö­zü ver­mek zo­run­da. İç­tü­zük ya­zı­yor. Ama ta­li­mat al­mış. Ha­ni hu­kuk dev­le­ti. Çi­çek par­la­men­to­yu yö­ne­ten ki­şi de­ğil­dir. Er­do­ğa­n’­ın par­la­men­to­da­ki kuk­la­sı­dır.

 

 

Kalkıp Ana­ya­sa­’ya bağ­lı­lık ye­mi­ni ede­cek­sin. Se­çil­di­ği gün Ana­ya­sa­’yı çiğ­ne­di. Han­gi sa­da­kat? Na­mus ve şe­ref kav­ra­mı bu ka­dar ko­lay har­ca­na­cak söz­ler de­ğil.

 

 

İstediği  ka­dar kor­kut­sun. Ne ya­par­sa yap­sın. Biz işi­mi­zi yap­ma­ya de­vam ede­ce­ğiz. Tıp­kı si­zin gi­bi. Sözcü ne­den Tür­ki­ye­’nin en çok sa­tan ga­ze­te­si ol­du? Çün­kü oto­san­sür yap­mı­yor, ik­ti­da­ra yağ­dan­lık yap­mı­yor. Ama üni­ver­si­te­de­ki öğ­re­tim üye­si sü­rül­mek­ten korkup, kö­şe ya­za­rı aca­ba işim­den olur mu­yum diye korkup ken­di­si­ne oto­san­sür uy­gu­lu­yor.

 

 

Her so­ru­na çö­zü­mü­müz var. Bu­nun hal­ka an­la­tıl­ma­sı la­zım. Fa­kat Tür­ki­ye gün­de­mi o ka­dar hız­lı de­ği­şi­yor ki bi­zim ba­ğım­sız ola­rak sa­de­ce CHP’­yi an­lat­ma stra­te­ji­miz ön­ce ta­ban­dan tep­ki­ye ne­den olu­yor. Ne­den ce­vap ver­mi­yor­su­nuz di­ye? Bi­zim Tür­ki­ye­’nin te­mel so­run­la­rı­na çö­zü­mü­ne iliş­kin çö­züm­le­ri­mi­zi an­lat­ma­mız la­zım… İş­siz­lik, eği­tim, sağ­lık.

 

 

Toplumların bel­li olay­la­rı içi­ne sin­dir­me­si ya da ka­bul et­me­si­nin bel­li bir za­ma­na ih­ti­ya­cı ol­du­ğu­nu bi­li­yo­ruz. Bu­gün bil­di­ğim bir ger­çe­ği İs­tan­bu­l’­un çe­per­le­rin­de­ki bi­ri duy­ma­mış ola­bi­lir. Ga­ze­te oku­ma­mış ola­bi­lir. Yol­suz­lu­ğun en yo­ğun tar­tı­şıl­dı­ğı gün­ler­de bi­le top­lu­mun yüz­de 20’si­nin ha­be­ri yok­tu. Bi­zim gi­dip ger­çe­ği an­lat­ma­mız la­zım.

 

 

CHP li­de­ri Kı­lıç­da­roğ­lu, Tür­ki­ye­’de eği­ti­min 12 yıl­da gel­di­ği nok­ta­yı da şu söz­ler­le tes­pit et­ti: “Al­man­ya­’da taş taş üs­tün­de kal­ma­dı­ğın­da üni­ver­si­te­le­ri ayak­ta kal­dı. Ca­ri faz­la ve­ri­yor. Ne­den üni­ver­si­te­le­ri ayak­ta di­ye. Biz üni­ver­si­te­le­ri med­re­se­ye dö­nüş­tür­dük. Kay­nak ayır­ma­lı­sı­nız bil­gi üret­me­si için. Öğ­ren­ci­nin de ho­ca­nın öz­gür dü­şün­me­si, sor­gu­la­ma­sı la­zım. Bun­la­rı de­ğiş­ti­re­ce­ğiz. Hal­ka bu­nu an­lat­ma­lı­yız. Üni­ver­si­te­le­rin na­sıl ol­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni, dar­be hu­ku­ku­nun arın­ma­sı la­zım, si­ya­si par­ti­ler ya­sa­sı de­ğiş­me­li, YÖ­K’­ün or­ta­dan kalk­ma­sı la­zım, yüz­de 10 se­çim ba­ra­jı­nın kalk­ma­sı la­zım. Bun­lar ol­ma­dan çağ­daş bir kim­li­ğe ka­vu­şa­maz, kal­kı­na­maz­sı­nız.”

 

 

Tür­kİ­ye­’de de­mok­ra­si­nin ge­ri­ye git­ti­ği­nin al­tı­nı çi­zen Kı­lıç­da­roğ­lu, Köşk se­çi­mi ve son­ra­sın­da ya­şa­nan­la­rı şu söz­ler­le eleş­tir­di: “Er­do­ğan ye­min et­ti. Kim gel­di tö­re­ne. Üçün­cü dün­ya ül­ke­le­ri tem­sil­ci­le­ri gel­di. Rus­ya­’dan, Av­ru­pa­’dan ge­len var mıy­dı? Ne­den? Ha­ni yö­nü­mü­zü Ba­tı­ya çe­vir­miş­tik. Or­ta­do­ğu ül­ke­si ol­duk. Bu­nun fa­tu­ra­sı­nı halk da­ha ağır öde­ye­cek. Hem Ber­kin El­va­n’­dan ya­na ta­vır ta­kı­na­cak­sın hem onu öl­dü­ren­den ya­na al­kış tu­ta­cak­sın. BDP’­li­le­rin Mec­li­s’­te­ki o al­kı­şı­nı top­lum unut­ma­ya­cak. Ro­bos­ki­’de gen­ce­cik ço­cuk­la­rı­mız öl­dü­rül­dü. Ka­ti­li kim? Ta­li­ma­tı kim ver­di? De­fa­lar­ca söy­le­dim ta­li­ma­tı Er­do­ğan ver­di. Al­kış­la­yan kim. Bu so­ru­yu her­ke­sin sor­ma­sı la­zım. ”

 

 

Cumhurbaşkanlığı  se­çi­min­de ka­tı­lı­mın az­lı­ğı üze­ri­ne ya­pı­lan tar­tış­ma­la­rı da sor­duk. İş­te Ke­mal Kı­lıç­da­roğ­lu­’nun ya­nı­tı: “Ben hal­ka say­gı du­ya­rım. Halk git­ti top­lam seç­me­nin yüz­de 38, ka­tı­lan­la­rın yüz­de 51,7’si ile seç­ti. Dev­let tö­ren­le­ri­ne bu yüz­den ka­tıl­dım. Ama ai­le bo­yu yol­suz­lu­ğa bat­mış bi­ri­ne say­gı duy­mak be­nim ki­ta­bım­da yok. Hal­kı suç­la­mak doğ­ru de­ğil. Bir yer­de bir ku­sur, ek­sik­lik var­sa dü­şün­me­li­yiz. Bu ül­ke­nin sos-­yo­log­la­rı­nın dev­re­ye gir­me­si la­zım. Top­lam seç­men­le­rin yüz­de 38’i­nin oyunu al­dı. Bu çok önem­li. Va­li­yi, kay­ma­ka­mı ar­ka­sı­na al­dı, mil­yon­la­rı har­ca­dı. Yer gök Er­do­ğan pos­ter­le­riy­di. Bü­tün bun­la­ra rağ­men al­dı­ğı oy mey­dan­da.”

 

 

Kaynak: Sözcü / Mehmet Şehirli – Başak Kaya