Çankaya temizlik işçileri: Böyle aile mi olur?

Çankaya temizlik işçileri: Böyle aile mi olur?
8 Aralık 2017 13:39

Çankaya Belediyesi’ni işgal ettikten sonra polis zoruyla dışarı atılan işçilerle konuştuk.

 

alinteri.org

 

Çankaya Belediyesi’ne bağlı taşeron firma Norm Altaş’ta çalışan işçiler, örgütlendikleri Nakliyat-İş’in sendikal yetkisinin tanınması ve işten atılan arkadaşlarının işe geri alınması için dün, Çankaya Belediyesi Binası’nı işgal ederek taleplerini dile getirmişti. Belediye başkanı ise işçilerin taleplerini dinlemek yerine polis çağırarak belediye binasını işgal eden işçileri zorla dışarı çıkartmış, polis saldırısı sonrası birçok işçi yaralanırken sendika başkanı ile bazı işçiler gözaltına alınmıştı.

 

 

Polis saldırısından sonra Sakarya Caddesi’nde toplanan ve ardından da İzmir Caddesi’ndeki sendika binası önündeki işçilerle konuştuk.

 

 

Polisin yoğun olarak kullandığı gazlardan etkilenerek kendine gelmeye çalışan temizlik işçisi, “Biz yasal haklarımızı düşündüğümüz için sendikaya üye olduk. Sonra mahkeme kapılarında süründük. 2015’den beri devam eden mücadelemiz sürecinde engellemelerle karşılaştık’ dedikten sonra ‘biz, hakkımızı ve hukukumuzu daha iyi talep edebilmek için sendikaya üye olduk. Yargıtay bile yetkiyi tanıdı. Ama grev pankartı asılınca arkadaşlarımız haksız bir şekilde işten çıkarıldı. Bizde bugün buraya arkadaşlarımızın işe geri alınması talebiyle geldik ama gördüğünüz gibi karşılığında polis saldırısıyla karşılaştık. Polislerin böyle yapmamaları gerekiyordu. Sözleşme hakkımızı sonuna kadar savunacağız” dedi.

 

 

Konuştuğumuz başka bir işçi ise, “Şunlara bakın ya polis saldırıyor, kelepçe takıyor, gözaltı arabasına atıyor. Adalet diye yürüyenler gelsin önce burada bir adaleti sağlasınlar, sonra başkalarının adaletini savunsunlar. Biz burada 600 işçiyiz. 12 arkadaşımızı işten çıkardılar, sıra bize gelecek. Çoğumuzun borcu- harcı var. Alper Taşdelen oy zamanında ‘biz bir aile olmalıyız’ diyordu. Aile böylemi oluyor? Göstersin aile olduğumuzu da inanalım. İşten attıkları arkadaşlarımızı yasa dışı örgüt üyeliğiyle itham ediyorlar. Sendikaya üye olmak, toplu sözleşme hakkını savunmak nasıl yasa dışı oluyorsa anlamadık.” sözleriyle öfkesini dile getirdi.

 

 

Saldırının ardından İzmir Caddesi’ndeki sendika şubesinin önünde bir araya gelen temizlik işçileriyle konuştuk.

duran-ton_15a2a559fd476c

 

Norm Altaş’ın işçi kıyımı yapmasını haksız görüyorum diye söze başlayan temizlik işçisi Duran Ton şöyle dedi: “Bugün bu işçi arkadaşlarımıza sahip çıkmazsak işçi kıyımı devam eder. Bugün onlar yarın biz. Hangi adalete dayanıyorlar, ben Sivaslıyım, bizim oylarımızla geldi. Benim köylülerimden 600 oy alıyor. Bunu bundan sonra kendisi düşünsün.”

 

 

Belediye başkanı Alper Taşdelen’in para balarının kölesi ve partinin tepeden gönderdiği birisi olduğunu vurgulayarak söze başlayan bir başka işçi ise, “tepeden gönderilen birisi, işçinin hakkını bilecek birisi değildir. Kendisine Solum diyen bir partide faşist, işçi düşmanı bir başkanın ne işi var? Burada gördüğünüz işçi kalabalığı belediye başkanlığı içinde daha çoktu ve çoğu da partilidir. Seçim zamanlarında büyük bir emek vererek çalışmış olan arkadaşlarımızdır. Biz bu işçi kıyımına dur demezsek işçi kıyımı yüzde otuzu geçecektir. Sendikayı tanımıyor, işçiyi tanımıyor” ifadelerini kullandı.

 

 

Asılsız iddialarla işinden atıldığını belirten Mehmet Dağlar, “Beni, işçi arkadaşlarıma baskı ve zor kullanarak sendikaya üye yapmakla suçladılar. Bize attıkları çamur üzerimizde kalmaz. Çünkü alnı açık, temiz insanlarız” diyerek işe geri alınacağını söyledi.

mehmet-daglar_15a2a56529f2c3

 

Başka bir işçi ise, günde 160 ton çöp topladıklarını söyleyerek yaşadıklarını anlatmaya devam etti: “Biz çocuklarımıza bir ekmek daha götürebilmek için mücadele veriyoruz. 1.500 insana hizmet ediyoruz. Yeri geliyor sokak temizliyoruz yeri geliyor belediyenin kendi yerini temizliyoruz. Neden, insanlara temiz bir yaşam alanı hazırlamak için. Bizler hiçbir zaman işimize ihanet etmedik, savsaklamadık. Emeğimizi, alın terimizin karşılığını almak için mücadele eden işçileriz. Kimseden fazla ekmek istemiyoruz. Kimsenin malında, ırzında gözümüz yok. Sadece alın terimizin karşılığını istedik. Karşılığında ise gaz, plastik mermi, tekme, tokat aldık. Bunlarla bizi yıldıramayacaklar. Mücadelemize devam edeceğiz.”

 

Kaynak: alinteri.org