Yolun sonu görünüyor

Yolun sonu görünüyor
27 Şubat 2013 17:38

Başbakan Erdoğan’ın gereğinden çok açılım, saçılım yapması toplumda meyvelerini vermeye başladı.

Hilmi SARAL H&H YORUM

Sinop’ta AKP Hükümetinin projelerini anlatmaya giden BDP heyetini protesto edenlerin AKP’liler olduğu ortaya çıktı. Kırıkkale’de yapılan ankette AKP oylarının düşük çıkması Başbakanı çileden çıkarttı. Yurdun hemen her yanında AKP örgütlerinden toplu istifalar başladı. Bari Kürt vatandaşlarımızın oyunu sağlama alalım diyerek “Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına almış bir parti olduklarını” açıklıyordu ki tepkiler daha da yükseldi. Baktı, böyle de olmuyor milliyetçi olmaya karar verdi. Irkçı olmadığını anlatmaya başladı.

26 Şubat günü Grupta konuşurken bir yandan Atatürk’ü ırkçı, kafatasçı ilan etti, sonra hızını alamadı Atatürk’ün 1 Mayıs 1920’deki sözlerine sarıldı. Böylece Antropoloji dergisindeki kafatasçıdan yardım istedi.

Bu yetmedi, ayet ve hadislerle ırkçılığı mahkûm etmek istedi. İşine gelen her şeyi istediği gibi kullanmayı adet edinmiş olan Başbakan, güya dinî referanslar vererek “Şeytan kendisinin ateşten, insanın topraktan yaratıldığını söylemiş ve kibir etmiştir. Kendi soyunun diğerinden üstün olduğunu iddia eden hiç şüphesiz şeytanın izindedir.”  demiştir. Bu, Sâd Suresi 71-76. ayetlerde anlatılmaktadır. Oysa söz konusu ayetlerde böyle bir anlam yoktur. Okuyunca görülecektir ki bu ayetlerde şeytan, insana  secde etmekle görevlendirilmekte, şeytan secde etmeyi kabul etmeyince de lanetlenerek kovulmaktadır.  Yani Başbakanın dediği gibi bir karşılaştırma yoktur.  

Kur’an’da insanlar arasında kıyaslama yapan ayetler vardır ve bu ayetler insanları özelliklerine göre hayırlı, hayırsız, inanan, inanmayan, bilen bilmeyen…  gibi sıfatlarla nitelerler. Ama bir ayet vardır ki Sayın Erdoğan’ı mahcup eder. Bakara Suresi  47. ayet şöyledir: Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetimi ve sizi cümle âleme üstün kıldığımı hatırlayın (Kur’an-ı  Kerim Meali, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayını, 2005, 2. Baskı). Bu anlamda başka ayetler de vardır.

Şimdi Başbakanın mantığı ile olaya bakarsak, hani bir soyu diğerinden üstün görenler şeytanın izindedirler diyor ya, Yüce Yaratıcı şeytanın peşinden mi gitmiş oluyor? Çünkü bu ayet İsrailoğullarının üstün olduğunu tartışılmayacak bir biçimde söylemektedir.

Sayın Erdoğan’ın antropoloji diye bir bilimin varlığından ve ilgi alanından haberi olmayabilir, normaldir. Kafatası gördüğü her yerde ırkçılar olduğunu da düşünebilir.  Bu yüzden Şhakespeare’in Hamlet’ini de yasaklatabilir. Ne var ki bütün bunlar onun içine düştüğü girdaptan kurtulmasına yetmeyecektir. Baksanıza en yakın müttefiki PKK’nın yetkililerinden biri

Duran Kalkan ne diyor:

“Akıl alır şey değil, geri çekil diyor. Giderlerse onlara bir şey demeyeceğim, diyor. Gitmezlerse de bir şey diyemiyorsun zaten.”  Başbakanın PKK’lılar ülkeyi terk etsin, demesi üzerine yapılan değerlendirme: “Gitmezlerse de bir şey diyemiyorsun zaten.” Tabi, bir şey diyenleri Silivri Cezaevine tıkarsan adamla böyle dalga geçerler!

AKP’nin içinde bulunduğu durumu en güzel Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, aylar öncesinden söylemişti: “Biz teröristle, örgütle pazarlık yapacak namussuz ve alçaklardan değiliz.”

Halkımız olan biteni görüyor. Kimlerin kimlerle ne pazarlıklar yaptığı meydanda. Başbakan şiir okumayı sever, biz yazıyı bir türkünün iki dizesiyle bitirelim.
Sayılı günler tükendi
Yolun sonu görünüyor

[email protected]