CHP Ulusal Birlik Kadro Hareketi Yürütme Kurulu üyesi Yılmaz Ateş, “Terör ve çete örgütlerine hamilik yapanlar da en az onlar kadar, demokratik sisteme zarar verir; milletin kendilerine keseceği fatura da ağır olur.” dedi.

 

 

Ateş yazılı açıklamasında şunları kaydetti:

 

 

 

Yakın tarihte Türkiye’nin ulusal çıkarları için küresel güçlere direnenler ağır bedeller ödediler.

 

 

 

Bülent Ecevit ABD’nin Irak müdahalesine ortak olmadığı için partisi parçalatıldı, aklıyla alay edildi, iktidardan düşürüldü, hastane odasına mahkum edildi. “Irak’ta kimyasal silah var” yalanı gerekçe gösterilerek 65 bin askerle Türkiye’yi bölmeye yol açacak 1 Mart 2003 tezkeresine direnen Cumhuriyet Halk Partisi işgal, Genel Başkanı Deniz Baykal da tekerlekli sandalyeye mahkum edildi.
“Siyasilere baskı yapmadığı, önder rol oynamadığı için” Türk Silahlı Kuvvetleri, Ergenekon, Balyoz, Casusluk davalarıyla tarumar edildi. Genel Kurmay Başkanı ‘terör örgütü lideri’ yaftası ile mahkum edildi, 26 ay ceza evinde kaldı. İşgale “hayır” oyu kullanan milletvekilleri partisine bakılmadan parlamento dışına atıldı, Türkiye Büyük Millet Meclisi bombalatıldı.

 

 
Bu ülkeyi bölme, parçalama, işgal amaçlı Hendek savaşları, 15 Temmuz Darbe girişimleri bu milletin yurtseverliği, kurumların ve Erdoğan’ın direnmesi ile önlendi. Küresel güçlerin emrindeki terör örgütleri önemli ölçüde etkisiz hale getirilerek yurt dışına sürüldü. İktidarı yıpratıyor diye bir kısım muhalefet, bu terör örgütlerine hamilik yapmakta sakınca görmedi, görmüyor.

 

 
Türkiye sorunlar yumağı içindedir; Ege’de, Kıbrıs’ta, Doğu Akdeniz’de, Güney sınırlarımızda tavizler isteniyor. Dışarı da içeri de Türkiye “soykırım” ve “katliamla” suçlanıyor, tarihimiz tahrip ediliyor, emperyalizmi bu topraklardan kovan, devletimizi kuran ATATÜRK’e lanet okunuyor. Böyle bir ortamda “Temiz Toplum” isteklisi çeteler çıktı. İllegal örgütün başı, 1990’ların da, 2000’li yılların da bütün karanlık eylemlerinde görev aldığını da itiraf ediyor. “Devlete hizmet edelim derken, kullanıldığını” itiraf ediyor. “Dünün karanlık işlerinin içinde olanlarla temiz toplum yaratılamaz” da diyor.

 

 
Bu sorunlar, 1947’den beri uygulanan yanlış politikaların yarattığı ve her geçen gün büyüyen sorunlardır. En büyük pay da 19 yıldır tek başına iktidar olan AK Parti’nindir; dünün yanlış politikalarını uygulamaya, kullanışlı elemanlarını kullanmaya devam etti. Bu sorunlar demokrasi ve hukukla çözülür. Çözüm: Dünün yanlış politikaları, uygulamaları terk edilerek devletin, kirli, eli kanlı kadrolardan arındırılması ve bir daha hiçbir koşul altında bulaştırılmamasıdır.
Emperyalizmin çıkarı için görevlendirilen taşeronlarla, kirli ellerle, eli kanlı kullanıcılarla temiz toplum yaratılmaz. Terör ve çete örgütlerine hamilik yapanlar da en az onlar kadar, demokratik sisteme zarar verir; milletin kendilerine keseceği fatura da ağır olur.