Seçim öncesi anketlerde istediği sonuçları göremeyen ve iktidarı kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalan Cumhur İttifakı durumu tersine çevirmek için her yolu deniyor. 6’lı Masa’yı dağıtmaya, HDP’yi en azından ‘tarafsız’ hale getirmeye çalışan iktidar, HDP ve İyi Parti’ye olumlu mesajlar vermeye başladı.

 

Fotoğraf: Reuters

 

 

Bu duruma örnek olarak gösterilebilecek gelişmelerden ilki, AKP ile HDP görüşmesi oldu. Birgün’den Hüseyin Şimşek’in haberine göre Anayasa değişikliği teklifi için ‘terör’le suçlanan ve hakkında kapatma davası bulunan HDP ile uzun zaman sonra ilk kez görüşen AKP, bu görüşmenin ‘normal bir görüşme’ olduğunu öne sürdü. HDP’ye en sert mesajları veren ve birlikte hareket etmese bile Altılı Masa’yı HDP ile ortak hareket etmekle suçlayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de bu görüşmeye sahip çıkan açıklamalarda bulundu.

 

 

MHP-İYİ PARTİ TEMASI

 

 

Cumhur İttifakı’nda dikkati çekici bir diğer gelişme, MHP ile İyi Parti arasındaki ilişki oldu. Bahçeli, ihanetle suçladığı İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile 10 Kasım anma törenleri kapsamında Anıtkabir’de karşılaştı. Bahçeli, önceki tavırlarının aksine bu kez Akşener ile tokalaştı ve bir süre birlikte yürüdü. İki genel başkanın kısa süre sohbet ettiği de öğrenildi.

Ayrıca Meclis Grup Toplantılarında Meral Akşener’den bahseden ve “İP Genel Başkanı” ifadelerini kullanarak eleştiren Bahçeli, 1 Kasım, 8 Kasım ve 15 Kasım’da gerçekleştirdiği Meclis Grup Toplantıları’nda, bu ifadeyi kullanmadı ve Meral Akşener ile İyi Parti hakkında tek kelime etmedi.

 

 

AKŞENER’E MESAJ

 

 

Bu gelişmelerin ardından Erdoğan da iyi Parti’ye olumlu mesajlar vermeye başladı. G20 Liderler Zirvesi için bulunduğu Endonezya’nın Bali adasında gazetecilere açıklamalarda bulunan Erdoğan, Akşener’e yönelik, “Burada özellikle muhalefetin içinde, CHP’yi bir kenara koyalım, altılı masanın hepsini söylememe gerek yok, ama İP’in bunlarla aynı çizgiye düşmesi tabii düşündürücü. Onlar niye bunlarla aynı masaya düşüyor veyahut aynı konuma geliyor? Bu tabii düşündürücüdür. Hele hele böyle bir dönemde. Temenni ederiz ki bunlar da bir dönüşüm yapmak suretiyle gerek bu masayı terk etmek, gerekse milli ve yerli bir duruş sergilemek üzere konumunu yeniden gözden geçirir” sözlerini sarf etti.

 

 

ESAD’LA GÖRÜŞME SÖZÜ

 

 

Erdoğan, “katil” olarak nitelendirdiği Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad konusunda da dikkati çekici mesajlar verdi. Daha önce asla aynı masaya oturmayacağını açıkça bildirdiği Esad hakkında daha farklı mesajlar veren Erdoğan, “Siyasette ebedi olarak dargınlık, kırgınlık, küslük olmaz. Vakti, zamanı geldiği anda oturur, değerlendirir, ona göre de bir yenilemeyi yapabilirsiniz. Şu anda Türkiye olarak bu konularda sıkıntılı olduğumuz ülkelerle ilişkileri yeniden ele alabiliriz. Hele hele Haziran seçiminden sonra bir sil baştan yapabiliriz. Ve buna göre de yolumuza inşallah o şekilde devam edebiliriz” dedi.

 

 

ÇELEBİ-BAYKAL-ÜNAL

 

 

Son dönemde bu yönde öne çıkan gelişmeler arasında eski CHP’li Mehmet Ali Çelebi’nin AKP’ye transferi, Aslı Baykal’ın CHP’den ayrılmasının ardından “AKP’ye geçecek” iddialarının ortaya atılması ve AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın Cumhuriyet’e yönelik eleştirilerinin ardından istifa ettirilmesi de yer aldı.

 

 

TARTIŞMAYA AÇIYORLAR

 

 

AKP ve MHP’nin bu adımlarını BirGün’e değerlendiren Siyaset Bilimci Kemal Can, “Cumhur İttifakı, doğrudan kendisine oy potansiyeli kazandırmayacak olsa bile, muhalefeti tartışmaya açarak dolaylı yoldan bundan kazanç elde etmeye çalışıyor ve bir nebze de olsa başarılı oluyor” dedi.

AKP ve MHP’nin oy oranında azalmaları fark ettiği her dönemde bu tür adımlar attığını anımsatan Kemal Can, “Yeniden bir yumuşama sürecine girileceği dedikoduları ve AKP çevrelerinden Kürt seçmene dönük adımlar atılacağı dillendiriliyor. Bu tür çok fazla gelişmeye şahit oluyoruz. Eylem olarak ortaya koymasalar bile kulislere bu yolda bir takım bilgiler sızdırdıklarını biliyoruz. Muhalefeti dağıtmak, kendi hamle imkanlarını genişletmek için gündeme getirdiği gelişmelerin yeni versiyonu ile karşı karşıyayız. İktidar seçmeninin konsolidasyonundan bahsediliyor ama iktidar karşısında da böyle bir durum söz konusu. Cumhur İttifakı da karşısındaki konsolidasyonu bozmak için çaba sarf ediyor” dedi.

İktidarın bu adımlarının seçim süreciyle ilgisi bulunduğunu ifade eden Kemal Can, şunları söyledi:

“Atatürk’ten Kürtlere, oradan milliyetçi çevrelere kadar geniş bir kesimi tamamen muhalefete terk etmek ve sert bir baraj kurmak yerine zayıf noktalara temas ediyorlar. Özellikle İyi Parti’nin muhalefet blokunda zayıf halka olduğu görüşünü dillendirmek istiyorlar. Üstelik bazı muhalefet kurmayları da bu amaca hizmet edebilecek çıkışlarda bulunuyor. Seçim sürecinde bu durumlarla daha sık karşılaşacağız.”

 

KUMAR MASASINDA OLMADIK

 

 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Erdoğan’ın ‘masayı terk et’ çağrısına yanıt verdi. “Biz, sayın Erdoğan ve arkadaşlarının millilik ve yerlilik üzerinden yaptığı tanıma ihtiyaç duyan bir parti değiliz” diyen Akşener, “Biz, 2017’de yapılan ve bugünkü bu ucube sistemi getiren o referandumda çok net, çok açık tavır koyan insanların kurduğu bir siyasi partiyiz. İYİ Parti odur” ifadelerini kullandı. Akşener, şöyle devam etti: “Dolayısıyla çizgisinde hiç kırıklık olmayan, dün neyi savunduysa bugün de aynı şeyi kararlılıkla savunan, aynı fikri savunan bir siyasi partiyiz. Dolayısıyla milletimizin geleceğinin heba edildiği, ortaya sürüldüğü bir kumar masasında hiç olmadık, bundan sonra da hiç olmayız.”