Uyanış Türkiye’de “Gezi Parkı” olarak su yüzüne çıktı

Uyanış Türkiye’de “Gezi Parkı” olarak su yüzüne çıktı
7 Haziran 2013 14:00

Özellikle 2012 den beri sürekli Uyanışın ne olduğuna dair yazılar okuyorum, araştırmalar yapıyorum ve kendim de bizzat bu konularla ilgili kendi üstümde egolarım ile çalışıyorum.

Dolly KARLIYOL TOSUN H&H YORUM

Ben ve sitem aslında tam da bu ‘Uyanış’ için hizmet etmeye çalışıyor diyebilirim.
Kendini bilerek yaşamak ve onu üstüne giymek de benim en büyük felsefelerimden biri…
 
Peki ben tüm bu sürece kadar kendim ile ilgili neler öğrendim.
- Uyanmak için bazen uyumak gerektiğini bilmek
- Uyanmak için önce kendi içine dönmeyi öğrenmek
- Uyanmak için önce kendi karanlığını keşfetmek
- Uyanmak için önce görünüşte zor/kötü olan şeyler yaşayıp sonrasında gitmen gereken yere ulaşmak
- Uyanmak için etrafımda beni zorlayan/tahammül edemediğim her bir olayın/kişinin bana bir şey öğretmek için geldiğini öğrenmek
- Ve en önemlisi eğer sen uyanamaz isen Evrenin seni ne yapıp edip tokatlayarak uyandırmasını görmek!
 
Evet sanırım son şık tam da bizim ülke için çok geçerli bir cümle oldu.
 
Çoğu insan (ben de dahil olmak üzere) ülkenin, insanların, toplumun neler yaşadığından ziyade kendi özel hayatımıza bakar olmuştuk ve kimsenin başkasına ayıracak ne zamanı ne de sevgisi kalmıştı. Ben böyle yaşarım nasıl olsa bir şey olmaz diye diye de yıllarımız geçmişti.
 
Aslında tam da bizim kendi şahsi deneyimlerimiz de olduğu gibi. Örneğin evliliğimiz/işimiz kötü gidiyordur ‘aman boşver ya bu böyle gittiği yere kadar gider’, ‘en kötü ne olabilir ki’, ‘onların başına gelen bana gelmez ki’ gibi bir sürü şey söyleyerek ya da görmezden gelerek aylar bazen yıllar geçer.
Peki evren ne yapar?
 
Sen böyle dedikçe, senin uyanman bu olaydan sıyrılman için elinden geleni yapar. Bazen işten kovulursun, bazen de kocanı başka biri ile yakalarsın. Eğer şanslı isen ve birazcık uyanıp içinden ‘ne yapmalıyım dediysen’ az buçuk ucundan dönersin.
 
Geçelim şimdi bunu ülke meselesine getirme işine, ‘yok canım bize bir şey olmaz’, ‘off banane ne olacaksa olacak’ dedik dedik dedik ve BOMMM bir gün Evren bize Polisi ve gazı getirdi.

Bakın Evren getirdi diyorum başka biri değil. Neden mi?
Çünkü cevap çok basit! Evren böyle çalışır.
Gerisi sadece aracıdır. Biz ekeriz o biçer!
 
Eşi ile arasındaki mesafeyi açan ve duyarsız davranan kişi eşini bir anda başka biri ile yakalayabilir EŞİTTİR Ülkesi ile arasında mesafeyi açan ve duyarsız davranan kişi kendini aldatan bir hükümet ile yakalayabilir!
 
İşte al sana işin matematiği!
 
Belki bu satırları okuyan bazı kişiler bana kızacaklar ya da anlamayacaklar ama maalesef Evren böyle işliyor ve biz ona sadece uymakla yükümlüyüz.
 
Bazılarımız  şöyle diyor da olabilir. İyide ben bugüne kadar hep bilinçli oldum, ülkemi düşündüm, gerekeni yaptım. Ok süper.

Ama şunu hatırlatmak isterim ki, vücudumuz da örneğin böbrek teklediği zaman çalışmadığı zaman beyin çıkıp böbreğe ya ben tıkır tıkır çalışıyorum banane senin çalışmamandan, senin ceremeni ben mi çekicem diyebiliyor mu? HAYIR

Ne yapıyor, ben düzgün çalışıyor isem onun da düzgün olabilmesi için elimden geleni yaparım diyor.

Al sana şu anda çatışan halkımız ve hükümetimiz için güzel bir ders. Tam da Allahın yarattığı muazzam bir sistem olan insan vücudundan hepimize güzel bir ders…
 
Ben kimin tarafıyım diye soranlara? Cevabım ben doğru bilincin, birliğin, saygının ve sevginin yanındayım.

Ben ne mi yaptım? Gezi Parkına bir grup arkadaşım ile gidip birlik / sevgi / doğru bilinç adına dua ettik ve geri geldim.
 
Bu hepimiz için farklı yollardan ulaşılabilecek bir kavram. O yüzden böyle sev böyle davran böyle yap demek benim haddime değil ve bana yakışmaz.
 
Benim görevim sadece sizlere Evrenin nasıl işlediğini Dolly gözü ile anlatmak.
Birilerinin en azından kalbine dokunabildiysem ne mutlu bana…

Küçük notlarımı da sizlerle paylaşmak istiyorum:
Hayatımda hiç takip etmediğim ÇARŞI ve REDHACK vb. gibi accountları heyecanla takip eder oldum.

Bu gençler bilgisayardan ne zaman kalkacak? bunlardan bir halt olmaz diyenlerin? Sözümü geri alıyorum ‘Helal’ olsun bu gençlere biz yanılmışız dediğini gurur ile takip eder oldum.
Bizim ülkede birlik, hoşgörü bitmiş diyenlerin; bu nasıl bir hoşgörü, birlik ve sevgi enerjisine döndü diyenlerin söylemlerini ağzımdan salyalar aka aka kalbim çarpa çarpa izler oldum.
Her ne kadar birbirine direnen ve farklı görüşte olup birbirine saygısız davranan insan varsa da. En azından kendi görüşünde olan insanları artık daha da fazla kollayacaklar buna eminim! Bu bile güzel bir şey bence..
 
Sevgilerle
Türk Vatandaşı olmaktan dolayı gurur duyan minik bir Dolly


Yazarın Son Yazıları:
DEPRESYON! Varlığımız yaşama programlıdır, ölüme değil…
Homeopati ile derinden şifa ‘Şeker toplarından, hücrelere mesaj var!’
Bana sıkça sorulan sorular!