Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Suriye’deki olayların bir an önce sona ermesini dileğinde bulunup, savaş çığırtkanlığı yaptıklarını ileri sürdüğü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nu anlamanın mümkün olmadığını söyledi.

Ege Bölgesi’ndeki iki günlük programı kapsamında Muğla’nın Bodrum İlçesi’ne gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, geçtiğimiz günlerde DP’den CHP’ye geçen Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’u ziyaret etti. Oran’a ziyareti sırasında CHP’li Turgutreis Belediye Başkanı Mehmet Dinçberk ve CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen de eşlik etti. Oran, Kocadon’un partilerine katılarak kendilerine güç kattığını söyledi. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti ile getiren Belediye Başkanı Kocadon ise, “Ülkemiz için, Bodrum için yolu sevgiden geçen herkesin buluşacağı yerin doğru bir parti olan Cumhuriyet Halk Partisi olduğuna inanıyoruz. Biz de bundan sonra bütün mücadelemizi Bodrum’u daha büyük bir marka yapmak için CHP’de alışmaya karar aldık. Hatta bu kararımdan dolayı annem dedemin İstiklal Savaşı madalyasını da bana vereceğini söyledi. Çok mutluyum” dedi.

Ziyaretin sonunda Oran, kendisine yağlıboya tablo hediye eden Başkan Kocadon’a partisinin 90’ncı yıl rozetini taktı.

BAŞBAKAN VE DIŞİŞLERİ BAKANINA YÜKLENDİ

Oran ziyaretin ardından partisinin Çarşı mahallesindeki ilçe binasına geçip, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. Suriye’de yaşanan olayları, ‘kanayan bir yara’ olarak niteleyen Oran, “Suriye’de yaşanan bir insanlık dramı. Oradaki iktidarın yapmış olduklarını da dışarıdan müdahaleleri de tasvip etmiyoruz. Birleşmiş Milletler veya uluslararası kuruluşlar burayla ilgili bir an evvel diyalog içerisinde bir barış üretmelerini söylüyorduk. Çünkü oraya askeri müdahalenin çok daha fazla insanın canını kaybetmesine yaralanmasına neden olacağını söylüyorduk. Suriye ile ilgili şu anda doğru adımlar atılıyor. İnşallah en kısa zamanda demokrasi tekrardan tesis edilir ve orada yaşanan bu insanlık dramı sona erer. Bunun yolu barış ve diyalogdan geçiyor. Tabi bundan memnun olmayan bir kişi kaldı artık. Rusya’da, Amerika’da, Orta Doğu’da aynı noktada. Avrupa’da Birliği de aynı noktada. Ama bir kişi hala ‘savaş’ diyor. ‘Buraya müdahale yapılması gerekiyor’ diyor. Dünyada barış için harcanan bu çabalara karşılık özellikle Erdoğan’ın, özellikle Davutoğlu’nun bu konuda hala savaş çığırtkanlığı yapmalarını anlamak mümkün değil. Dolayısıyla biz sürecin barış yolunda ilerlemesini destekliyoruz. Ortadoğu’da barış tesis edilmesi için temaslarımızı sürdüreceğiz” dedi.

BU FİLMİN SONUNUN YÜCE DİVAN OLDUĞUNU BİLİYOR

Ak Parti Hükümeti’nin ekonomi, dış politika ve iç politikayla ilgili pomlitikalarını eleştiren Oran, “Ekonomide gelişmeler tam bir fiyasko. Hükümetin istikrar sürsün, Türkiye büyüsün masalı işlemiyor artık. Büyüme de esasında baktığınız zaman bununla ilgili de bazı eleştiriler var. Türkiye’nin büyüme ilgili rakamlara özellikle TÜİK kanalıyla manipüle ettiğiyle ilgili bazı duyumlarımız var. Onları araştırıyoruz. AB ile ilişkilerimiz şu anda son derece gergin ve kötü. Dış politika, ekonomi tam bir fiyasko. PKK ile yürütülen bir müzakere var. ‘Barış süreci’ deniyor tam bir fiyasko. Söylemiyle eyleminde büyük bir tutarsızlık var başbakanın. Her konuda’ diye konuştu.

Son günlerde protesto gösterilerindeki güvenlik güçlerinin müdahalelerine de değinen Oran şunları söyledi: “Kullanılan gaz kimyasal bir silahtır. 12 Eylül darbe döneminde ne yaşanıyorsa Erdoğan döneminde de aynı şeyler yaşandı. Başbakan ehliyetini kaybetmiş bir şekilde Türkiye’yi yönetiyor. Bu ülkeyi ehliyetsiz yönetiyor. 90 yıldır bu filmi çok gördük. Bu filmin sonu da belli. Artık sona da yaklaşıyoruz. Bu filmin sonunun yüce divan olduğunu kendisi de biliyor, biz de biliyoruz. Amacımız bu olayları seçim sürecinde, bu karanlığı özellikle 2014 yerel seçimlerinde bu karanlığın perdesi aralanacak. Ve 2015’de de inşallah bu karanlık bir daha geri dönmemek üzere Türkiye’nin üzerinden gidecek.

” KAPANAN BELEDİYELERİ TEKRAR AÇACAĞIZ

Kapatılan belde belediyeleri konusuyla ilgili olarak da bunun demokrasiye aykırı olduğunu savunan Oran, iktidar olduklarında bunları tekrar açacaklarını söyledi. Bununla da kalmayıp, yerel yönetimleri güçlendireceklerini kaydetti. Açıklamaların ardından bir süre partililerle sohbet eden Oran, daha sonra kapalı pazar yeri girişindeki, ‘Özelleştirmeye İnat Bir İmza da Sen At’ kampanyasının standını ziyaret etti. Umut Oran kampanyaya imza atarak destek verdi.