Türkiye sathına yayılmış milyonlarca Suriyeli Arap çapulcu ve teröristleri ile İBB seçimleri doğrudan ilişkilidir
8 Haziran 2019 16:12

Öncelikle şunu belirtelim ki, 23 Haziran’da yapılacak İBB seçimi basit bir metropol yerel seçimi değil, doğrudan milli güvenliğimizi ilgilendiren bir Türkiye seçimidir, 17 yıldır ülkenin ve Türk ulusunun başına çöreklenmiş olan AKP ve onun tartışılmaz demir yumruk lideri Tayyip Erdoğan’ın güvenirliğinin oylanma seçimidir.

Dr. İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

Bunu çok iyi bilen Erdoğan 31 Mart’ta yapılan ve Ekrem İmamoğlu nezdinde Türk ulusunun kazandığı seçimi haksız bir şekilde yeniletme kararı vermiştir ama sonuç elbette değişmeyecek.
Türkiye’nin ve şanlı Türk ulusunun bu dönemde birçok milli güvenlik sorunu arasında en büyüğü Tayyip Erdoğan’ın uyguladığı ve bu yolla ülkenin 5 milyon Suriyeli Arap ve 1 milyonda Ortadoğulu işsiz güçsüz kriminal suçlara bulaşmış çapulcu ve aralarında terör eğitiminden geçmiş sayısını tam olarak bilmediğimiz on binlerce, belki yüz binlerce terörist tarafından işgal edilmiştir.
Bu nedenle Türkiye şu sıralar artan ivmelerle her an patlamaya hazır bombalar üzerindeoturmaktadır.
Bunu nereden bilmekteyiz?
Son zamanlarda Suriyeli vahşi çapulcuların sokak ve caddelerde sık sık Türklere bıçak ve satırlarla Türklere saldırılarından bilmekteyiz.
Öyle ki, cadde üzerinde bulunan dükkan ve mağazalara sığınan Türklerin peşinden bu genetiği bozuk canlılar ellerinde bıçak ve satırlarla girmekte ve bıraktıkları yarım kalan işlerini orada tamamlamaktadırlar.
Uygarlıktan uzak kalmış bu Suriyeli vahşi çapulcular zaman zaman da cadde ve sokaklara park etmiş olan arabaları saldırdıkları sopalarla toplu halde hasara uğratmaktadırlar.
Suriyeli Arap çapulcularının bu saldırılarının altında yatan 3 temel neden vardır.
Bunlardan biri uygarlıktan uzak vahşi bir yaşamdan geldikleri için bu şekilde kendilerinin olmayan bir şeyi zorla alacakları gen bozuklukları yanında zihinsel yapıları.
Bir diğeri Türkiye’de iyi kötü demokrasi eğitiminden geçmiş Türklerin uygar ve yasal davranışlarını Vahşi Arapların yanlış algılamayla onları korkak olarak nitelemeleri ve geldikleri 7-8 yıl içinde bu kanaate varmaları.
Üçüncüsü de artık Tayyip Erdoğan’ın kendilerinin özel koruyucu meleği olduğunu çok iyi bilmeleridir.
Maalesef ki, Suriyeliler ile Türkler arasında çıkan bu tür kavgalarda emniyette, adliye de genellikle bu çapulcuları kayırıyor.
Bunun tek bir nedeni var ve o da Tayyip Erdoğan’ın Arap sevdalılığına dayalı hışmına uğramak, sürgün veya görevden uzaklaştırılma korkusu.
Şimdi size bu konuda bir anekdot anlatmak istiyorum.
Geçen hafta sonu yani bayram öncesi ortaokullar için yapılan liseye geçiş sınavında(LYS) sınav salonuna geldiğinde kimliğini unuttuğunun farkına varıyor ve bu nedenle öğretmenler sınava sokmak istemiyor ama olay polisa intikal edince hemen çocuğu polis otosuna bindirip evlerine giderek kimliğini alıp getirip sınava yetiştiriyorlar.
Yine burada bir Türk çocuğu da kimliğini unuttuğu için aynı iyilik ona yapılmıyor ve sınava giremiyor.
Bu anlattığım anekdot çok korkunç göstergedir ve her alanda Suriyeli çapulcular kayırılırken Türkler itilip kakılmaktadır.
Suriyelilerin diğer vukuatlarından ve onlara tanınan her alandaki kayırmacılıktan bahsetmiyorum bile.
Ben şunu anlatmak istiyorum, çok yakın gelecekte Suriyeli çapulcuların Erdoğan’ın onlara bu toleranslı davranışlarından dolayı doğrudan ev ve dükkanlara baskınlar yaparak soygun ve talanlar yapacakları kesin.
Şimdi İBB seçimleri ile ilgili tezimize geliyoruz.
Başta da belirttiğimiz gibi Türkiye’deki 6 milyon Suriyeli ve Ortadoğulu varlığı Türk ulusunun milli güvenliğini doğruda ilgilendirmektedir.
Tezimiz şu ki, Türk ulusu adına İBB seçimini Ekrem İmamoğlu kazanırsa Suriyeli 6 milyon çapulcunun koruyucusu bir süre sonra iktidardan düşecek ve bu Ortadoğu zibidilerine yurdumuzu terkedin talimatı verilecek, hatta vatandaş yapılmış olanlar bile derhal kovulacak.
Ne acıdır ki, Erdoğan’ın emir kulu Binali alırsa artık yeni göç dalgaları geleceği gibi, mevcutlar da kazıklarını daha da sağlam çakacaklar, Türkleri döverek köle yapacaklar, zorla karılarına ve kızlarına saldıracaklar.
Şimdi burada bir gerçeği anımsatmak istiyorum.
Tayyip Erdoğan ve AKP kadroları kadar gerçekleri çarpıtan ve ters yüz eden bir siyasi bir grup görmedim ben.
Öyle ki bunlar kırmızıyı sarı, maviyi yeşil, siyahı beyaz gösterecek derecede demagojide mahirdirler.
Her seçimde ve şimdi İBB seçiminde uydurdukları yalan Avrupa Tayyip Erdoğan’ı istemiyor, iktidardan düşsün istiyormuş ki, bu mağdur edebiyatı yapılan iğrenç bir yalandan başka bir şey değildir.
Çünkü Avrupalı’nın çıkarlarını en iyi koruyan Tayyip Erdoğan’dır.
Şimdi ülkemizi milli bir iktidar yönetmiş olsaydı, 6 milyon Ortadoğulu çapulcu bizde değil, çeşitli Avrupa ülkelerine dağılıp gitmişti.
Zaten bunu bir ifadesinde Erdoğan belirtmiş ve Avrupa bizim sayemizde rahat ediyor demişti.
Tayyip Erdoğan açıkça Avrupa’ya diyor ki, benim iktidarımla oynamayın, ben sizi kolluyorum.
Kısaca Avrupa ülkeleri Erdoğan iktidarda kalsın diye canla başla çalışıyorlar.
Bir de şu Pontus demagojisine bir açıklık getirmek istiyorum.
Bakalım yaptıkları icraat bakımından gerçek Pontuslu kimmiş?
Ekrem İmamoğlu’nun Trabzonlu olması dolayısı ile kendisini Rum kökenli göstermek için alçaklar akla gelmedik iftiralar attılar.Şunu belirteyim ki bu ülkede yaşayıpta kendini Atatürk’ün dediği gibi Türk milletinden kabul edenin soyu sopu beni hiç ilgilendirmez ama şimdi bir hakikati de ortaya koyacağım.
Bence 18 Türk adası ile 150 kadar kayalığı Yunanistan’a bağışlayanlar iyi birer Pontus’dur.
Ekrem İmamoğlu’nun ne böyle haince bir icraatı var ne de Türklük’le sorunu.
Bilakis Türk ve Türk milleti sözlerini Ekrem İmamoğlu’ndan duydum ama Yunanistan’a adalar ve toprak bağışlayan gerçek Pontus erbaplarından duymadım.
Ekrem İmamoğlu 31 Mart’ta seçimi kazandığında Yunanistan gazetelerinin kendilerinin hamisi Erdoğan’ı tahrik etmek için ‘’İstanbul’u bizden biri kazandı…’’ demeleri kendi çıkarları içindi ve seçimi yenileterek başarıya da ulaştılar.
AKP İBB seçimini kazanırsa bakalım bu defa hangi adalara el koyacaklar?
AKP genel başkanı ve kadroları rakipleri için iftirada sınır tanımıyorlar.
Bu bağlamda iki iftiralarını daha yazacağım ki, bunların ikisi de kendilerinde mevcut.
Bunlardan biri güya Ekrem İmamoğlu Fetöcü’ymüş ki kendileri hala daha katmerli Fetöcü ve AKP’nin içi dışı, her tarafı katmerlileriyle dolu.
Ekrem İmamoğlu gibi aydınlık bir kafadan Fetöcü çıkacağını sanmak geri zekalılıktır.
Bu ülkeye Fetöcüleri musallat eden AKP’nin çağdışı kafalarıdır.
Hala daha İmralı ile irtibat kuran AKP sinsi bir şekilde PKK sempatizanlığı yaparken Ekrem İmamoğlu’na attıkları bu iftira çok ilkel.
Daha geçen gün Kürtçülük yapan Binali Kürdistan ve Lazistan eyaletlerinden bahsetti ki Türk tarihinde böyle eyaletler olmadığını çok iyi biliyoruz.
Ayrıca AKP güneydoğudan halkı sömüren mele(molla) denilen din tüccarlarını İstanbul’a parayla getirerek Kürt kökenli yurttaşlarımıza oy karşılığı Kürtçülük bağlamında propaganda yaptırmaktadırlar.
Kısaca yukarıda anlattığım nedenlerden dolayı Türkiye’nin kurtuluşu Tayyip Erdoğan’ın iktidardan gidişine ve akabinde başta Suriyeli çapulcuların ülkeden kovulması olmak üzere diğer yanlış işlerinin temizlenmesine bağlıdır.
Bunun içinde İBB seçimini Türk ulusunun adayı Ekrem İmamoğlu kazanmalıdır.
Gerisi çok kolay.