Tayyip’in ve AKP’nin siyasal defteri hızla dürülmelidir

Tayyip’in ve AKP’nin siyasal defteri hızla dürülmelidir
20 Mayıs 2013 15:41

Türk Milleti 19 Mayıs’ta yani dün; vatanın bütünlüğünü, milli birlik ve beraberliğini Tayyip ve AKP’nin kendi çıkarları için parçalayıp, federasyonlara ayırma icraatlarına karşı Ankara Sıhhiye meydanında yüzbinlerce yurtsever olarak toplandı.

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

Türk Milleti 19 Mayıs’ta yani dün; vatanın bütünlüğünü,milli birlik ve beraberliğini Tayyip ve AKP’nin kendi çıkarları için parçalayıp,federasyonlara ayırma icraatlarına karşı Ankara Sıhhiye meydanında yüzbinlerce yurtsever olarak toplandı.

Milyon çapındaki bu yüzbinler kalabalığı, emperyalizme ve onun yerli taşeronlarına haddini bildirmenin ötesinde taşıdığı anlam şuydu ki, istediğimiz zaman senin boynuna biner, demokratik bir şekilde bulunduğunuz görevlerden alaşağı ederiz ölçüsündeydi.

Günün anlam ve önemine binaen Türk Milleti’nin ortak aklı ve öngörüsü ile ABD işbirlikçisi Tayyip hükümetine karşı bir demokratik eylem olarak toplanan bu devasa kitlede başta yurtsever bütün yurttaşların,sağ ve sol yelpazeden tüm milliyetçi-ulusalcı aydın siyasetçilerin, yine eli kalem tutan, dili dönen bütün Atatürkçü aydınların katkılarını hesaba katmadan herhangi bir siyasal cephenin bu organizasyonu sahiplenerek benim eserim demesi hem bu birlikteliğin erken dağılmasına hem de aydın görüşlü olmaya hiç sığmaz.

Neden?

Bu birlikteliğe siyaset ve kalem erbabından Türk Milleti’nin tarihsel, milli ve inançsal değerlerini baştacı etmiş toplum liderleri kamuoyuna açıkladığı düşünceleriyle kefil olmasaydı, asla ve katiyetle bu dev kitle, hangi süper örgüt olursa olsun toplanamayacaktı.

İyi siyaset yapmak için her siyasetçi asgari kendi toplumunu yapısal özelliklerini çok iyi bilmesi ve gerçekçi olması gerekir.

Şunu hiçbir zaman unutmamak gerekir ki, Türk Milleti,yukarıda bir vesile ile bahsettiğim gibi tarihsel, milli,inançsal değerlerinin olmadığı veya dışlandığı ve bir sınıfın diğer bir sınıf üzerinde diktatorya kuracağı bir örgütün çatısı altında toplanmaz.

Bu nedenle herkesin çok dikkatli olması ve akl-ı selim davranması gerekir.

Dün bir daha anladık ki,Amasya Tamimi’nin bir maddesinde de belirtildiği gibi Türk Milleti’ni ancak kendi azim ve kararı kurtaracaktır.

Sıhhiye meydanı bu ülkede yurtsever Atatürkçü milliyetçilerin ezici gücünü ortaya koymuştur.

Türk Milleti olarak, hukuksal demokratik tepkilerimizi ortaya koyarak en kısa zamanda Tayyip ve onun ABD emellerine hizmet eden hükümetinin siyasal defterini dürmeliyiz.

Aksi taktirde ABD ve küresel güç baronlarının işbirlikçisi Tayyip, aleyhindeki dosyalardan da korkarak efendilerinin buyrukları doğrultusunda Türk Milleti’ni en hızlı adımlarla ölüme götürüyor.

Sevgili okurlar, şimdi size ibretlik tarihsel bir olay anlatmak istiyorum.

Benim annemin babası dedem tam 1900’da doğmuş,Osmanlı’nın son dönemleri, Balkan savaşı, Ermeni olayları ile Kurtuluş Savaşı, Cumhuriyet’in kuruluşu, Atatürk’ün devrimleri konusunda gerçekten canlı bir tarihti ki, 1972 de vefat edinceye kadar bana çok şey anlatmıştır.

Düşünün ki,rahmetli dedem Balkan savaşlarında 12-13 yaşlarında, 1.Dünya savaşı başladığında 14 bittiğinde 18 yaşında,Atatürk Samsun’a çıktığında 19 yaşında, Cumhuriyet kurulduğunda 23 yaşında,Atatürk rahmet-i Rahman’a kavuştuğunda daha yine genç 38 yaşında.

Şimdi dedemin bana anlattığı gerçek tarihsel bir vakayı anlatmak istiyorum.

Ben, tarih boyunca,en az 900 yıl Türklerle Ermeniler’in kardeşçe ve yardımlaşarak birlikte yaşadığı Türklük’ün sembol kentlerinden Erzurumluyum.

Öncelikle şunu belirtmeden geçemeyeceğim, ırkçılığa şiddetle düşmanım ve bunun bir insanlık suçu olduğunu biliyorum; bu nedenle Ermeni yurttaşlarımız tarihte olmuş olaylardan herhangi bir alınganlık göstermesin ve yanlış anlamasınlar.

Bu ülkede Türkler ne kadar 1.sınıf yurttaş ise Ermeni, Yahudi,Rum vs. gayrimüslim ve yine her ırktan Müslümanlar’da 1.sınıf yurttaşlardır.

Ama bu kabullerim benim Türk Milleti’ni seven bir milliyetçi olmama engel değil.

Erzurum’da Ermeniler’in Türkler’i, Ruslar’ın kışkırtmasıyla toplu katliamlara tabi tuttuğu 1900’lü yıllarda köyün birinde çok ilginç bir olay oluyor ki, bugünkü halimize ibret olsun diye dedemin bana anlattığını aktarmak istiyorum.

Ermeniler’in Erzurum’da genellikle Türkler’i büyükbaş hayvan ahırları ve koyunların konulduğu komlara doldurarak yaktığı bilinen bir gerçek; katliam kazılarından da bunlar çok açık bir şekilde meydana çıkıyor.

Dedem olayı şöyle anlattı: ’’Bir gün köyün birinde(adı bende kalsın) Ermeniler ki, o anda sayıları 3-5 kişi, çünkü o tarihlerde   başka bölgede Türk katletme görevinde,sayısı 15 kadar olan Türk erkeğini,köyün alt tarafında bulunan dereye götürüyorlar ve her birisinin başının altına taş koyarak yere yatırıyorlar. Başlarına bir nöbetçi koyarak köye gidiyorlar; kesmek için bıçak getirmek üzere. O sırada Türk’ün birisi diğerlerine diyor ki, yahu kalkın bunlarla mücadele edip vuruşalım, birkaçımız şehit olsak bile hiç olmazsa yine çok kişi hayatını kurtarır. O anda bir diğeri ’ulan b.k yeme başımızı belaya sokma’ diyor. Biraz sonra köyden bıçak getiren Ermeniler,hepsini birer kasap marifetiyle kıtır kıtır kesiyorlar’’

Değerli okur, bu tarihsel olaydaki insanların psikolojisi bize çok önemli dersler veriyor.

Bu olaydaki en önemli ders nedir?

Türk düşmanlarının insafına sığınmak ve uslu durursak bize hiçbir şey yapmayacakları psikolojik yanılgısına düşmek.

İnsan psikolojisine sahte duygular veren çok yanılgılar vardır.

Yukarıda bahsettiğim, düşmanın insafına sığınma yanılgısı en kahredici olanıdır.

BOP Eşbaşkanı ve ABD işbirlikçisi Recep Erdoğan bölücü terör örgütü ile yaptığı işbirliği ve çıkarmak istediği ülkeyi federatif parçalamaya götürecek bölücü anayasa ile Türk Milleti’ni çok hızlı adımlarla, göz önünde ölüme götürmektedir biz ise birbirimize maval anlatmakla meşgul oluyoruz.

Yukarıda anlattığım tarihsel olayı bir metafor olarak kullanarak diyorum ki, bir gün millet olarak başımız taşın üzerindeyken başlarımız Türk düşmanları tarafından kıtır kıtır kesilirken kendimizi koruyacağımız zerre kadar bile bir an olmayacak.

Tarihte Türk düşmanlarının insafına sığınan bütün Türk toplulukları hep yok olup gitti.

Şimdi elimizde fırsat var,imkan var,güç var, her şeyden önce dünkü Sıhhiye meydanındaki milyonlardan anlıyoruz ki, Türk Milleti’nin kendini kurtarma azim ve kararlılığı var.

Öyle bir an gelir ki, bu imkanı asla bulamayız.

Çünkü Recep Erdoğan ve ABD’nin işbirlikçi taşeronu AKP, Türk Milleti’nin aleyhine yaptığı icraatları birer yasal baskın ve oldu bittiye getirerek yapıyor.

BOP’un uzatmalı Eşbaşkanı ve ABD işbirlikçisi Recep Erdoğan, 3 ilkeyi Türk Milleti’nin aleyhine insafsızca uygulamaktadır.

Bunlar: ’’1-Baskın basanındır,2-Zor oyunu bozar,3-Hasan almaz;basan alır’’

Halbuki bu ilkeleri hukuksal ve demokratik yöntemlerle Atatürkçü milliyetçi yurtseverler uygulamalıdır.

Bu ülkede herkes Türk’tür ama eğer iş etnisiteye vurulursa kimse darılmasın ama bu açıdan yapılan araştırma Türkler’in oranını % 92 veriyor.

Ey Türk Milleti, Tayyip ve hempalarından korkmayın, onların tek dayanakları ‘’Beyaz Saray’’ denilen ve sonunda işbirliği yaptıkları hainlik içindeki devlet adamlarını arkadan hançerleyen kalleşlik merkezidir.

Türk Milleti kendi varlığı ve Cumhuriyet için ayağa kalktığında Tayyip ilk tekmeyi güvendiği ABD’den yiyecektir.

Sonuç olarak diyorum ki, demokratik ve hukuksal tepkilerimizle en kısa zamanda ya Tayyip’in siyasal defterini düreceğiz ya da o Türk ve Türklüğü Anadolu’dan silecek.

Çin bilgesi Lao Tzu ‘’İnsanlar bir kez birleştiler mi,cesurlar tek başlarına ilerleyemezler,korkaklar ise tek başlarına geri çekilemezler’’ diyor.

Birleşiyoruz ve Türk düşmanlarını püskürtüyoruz.

Ey Türk Milleti sen bu ülkede ezici çoğunluksun,Tayyip kim oluyormuş ki, senin varlığını yok etsin!

Şundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki,BOP Eşbaşkanı ve Haçlı-Hıristiyan orduları işbirlikçisi Recep Tayyip Erdoğan bırakın devlet başkanı olmayı,bir daha cumhurbaşkanı ve başbakan da olamayacak;en kısa sürede ‘’Yüce Divan’’da ‘’Türkiye Cumhuriyeti Devleti’’ ve ‘’Türk Milleti’’ aleyhinde işlediği tonlarca cürümün hesabını verecektir.


Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!