Tahrik olmak

Tahrik olmak
2 Eylül 2013 10:22

Acayip millet olduk, her şeyden tahrik oluyoruz. Tahrik olunca da ne yaptığımızı bilemez duruma gelip insanlığımızı unutuyor, hayvani yanlarımızı öne çıkarıyor, kendimizi tatmin etmek için akla gelmedik hayvanlıklar yapıyoruz.

Hilmi SARAL H&H YORUM

O kadar çabuk etkilenip tahrik oluyoruz ki kadınların saçının telinin görünmesi bizi vitesten çıkarıyor. Bu günah karşısında bütün kadınların başlarını bohçaya koyup sarıp sarmalamasını istiyor, bir kat sarmak yetmez deyip alttan üstten kat kat sarıp saklamalarını bekliyoruz. Eğer öyle yapmazlarsa- Allah korusun, tahrik olan erkeklerimizin ne zaman ne yapacağını bilemeyiz- kim bilir kimsenin aklına gelmeyecek ne davranışlara tanık olabiliriz! Tahrik edenler de sonuçlarına katlanmak zorunda kalırlar. Sadece bu yüzden, halkımıza örnek olsunlar diye devlet yöneticilerimizi eşlerinin başı kapalı olanlardan seçer olduk!

Saç neyse de eksik etek, görünen göbek yok mu; bunlar erkeklerimizi deliye döndürüyor! Bu kadınlar, kızlar aranıyor diye düşünmelerine neden oluyor, bunun üzerine laf atmalar, tacizler ve tecavüzler meydana geliyor. Erkeklerimizin bu kadar çabuk tahrik olduklarını bile bile sokağa böyle mini etek, açık göbek çıkmak gel bana tecavüz et demek değil de nedir? Kültürümüzdeki “Dişi it kuyruk sallamasa, erkek it peşinden gitmez” atasözü başka neyi anlatıyor ki? Bütün bunları bilerek sokağa çıkılıyorsa ceremesini de çekeceksiniz, değil mi ama!….

Hele bir de, gece eşinizle ne yaptınız, yaptınız. Kimse karışmıyor ama karnınız şişince sokağa çıkıp dolaşmak da ne oluyor? Teşhirci misiniz kardeşim? Hamile iseniz gizli gizli piç doğurur gibi saklanıp doğurun! Herkesin göreceği biçimde dışarılarda dolaşmak da ne oluyor? Biz ki çocuklarımızı leyleklerin getirdiğini söyler dururuz, yalanımızı açığa vurmak zorunda mısınız? Gerçi beni anam tarlada çalışırken doğurdu lafını çok duymuşuzdur ama siz inanmayın bunlara! Davullu zurnalı düğün yaparız da gebe kalmaz ve doğurmayız! Çocukları hep leylekler taşır!

Bir de boşandığımız eşimizin yaşıyor olması müthiş tahrik ediyor bizi! Hemen her gün eski eşi tarafından öldürülen kadın haberleri dolduruyor gazeteleri.

Bunca tahrik unsuruna şimdi bir yenisi daha eklendi. Gazetelerin yazdığına göre, Aydın ili, Didim ilçesi, Akbük Beldesinde oğlunun düğünü için jandarmaya başvuran Mehmet Ali Özdemir adlı vatandaşa “Düğünde izinsiz Türk Bayrağı asılamaz” ibaresini içeren bir belge imzalatılmış. Gerekçe ise “tahrik”. Allah Allah! Düğündeki bayrak kimi niye tahrik eder ki?

Bu kadar çabuk tahrik olduğumuz içindir ki, hukuk sistemimiz “tahrik” konusunu verilecek cezada indirim nedeni sayıyor!

Hükümet aleyhine atılan sloganlardan tahrik olup sopayı, palayı alıp sokağa çıkan, ortalığı kan gölüne çevirenleri anlarım. Kadının saçından, dizinden, göbeğinden, karnında bebeğinden tahrik olan sapıkları da anlayabilirim! Psikolojik sorunları vardır, sevgisiz ortamlarda büyümüşlerdir, çocukluklarında bir travma yaşamışlardır, vb. Ne bileyim bir bahane bulunabilir böylelerine!…

Düğünde asılı Türk Bayrağı’ndan tahrik olmak! Türkiye’de, Türklerin ülkesinde Türk Bayrağından tahrik olmak! Arenadaki öküz gibi kırmızıya alerjimiz mi var, nedir?

Boğa mıyız yoksa biz? İnsanlığımız nerde kaldı?

 

[email protected]