Özel koruma alanı statüsüne sahip, çivi dahi çakmanın yasak olduğu doğa harikası sit alanlarına verilen üç katlık inşaat iznine itiraz eden Muğla Büyükşehir Belediyesi, yurttaşlar ve sivil toplum örgütleri, geçen ay imar planlarının iptali için dava açtı. Ancak tüm itirazlara ve devam eden yargı sürecine karşın, bakanlığın huzurevi yapımı için özel düzenlemeye gittiği iki ayrı parselde, mahkemenin kararı beklenmeden inşaat faaliyetleri başladı.

 

 

SİT ALANINA BETON DÖKTÜLER

 
Cumhuriyet’ten Erman Şentürk’ün haberine göre Marmaris Kent Konseyi ve yurttaşlar tarafından görüntülenen koyun son hali yaşanan doğa katliamını gözler önüne serdi. Geçmişte çiftlik evi ve baraka gibi tek katlı yapıların yer aldığı alanda beton santralı kuruldu, bölgedeki ağaçlar kesim için işaretlendi, sondaj çalışmaları başladı. Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içerisinde kalan ve uluslararası sözleşmelerle koruma altına alınan Hisarönü Koyu’ndaki denize sıfır, altın değerindeki arazinin zeminine beton dökülürken, iş makineleri de hafriyat çalışması başlattı. İnşaat ile ilgili skandal, bununla da sınırlı kalmadı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, 31 Aralık 2021’de askıya çıkardığı plan değişikliğiyle yapılaşmaya açılan alan için Muğla Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun, imar değişikliğinden aylar önce izin verdiği ortaya çıktı.

 

 

DAVALARA RAĞMEN DURMADILAR

 
Avrupa’da korunması gerekli 100 alan arasında gösterilen Hisarönü Koyu’ndaki bölgeyle ilgili açılan davaları hatırlatan ve hukuksuzluk yapıldığını ileri süren Marmaris Kent Konseyi Sözcüsü Halime Şaman, “Hisarönü Koyu’nda açık şekilde suç işlenmekte ve doğa katledilmektedir. Burası koruma altında olmasına rağmen inşaat dokuz aydır devam ediyormuş. Aslında imar planı dahi çıkmadan bu çalışmalara başlanmış. Biz daha itirazlarımıza yanıt alamadık. Önümüzdeki günlerde biz de dava açacağız” dedi.