Bundan yaklaşık 2 ay önce kadar Türkiye’nin siyasal gündemi doğaldı, yani gerçek durumlar üzerinden ilerliyordu.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 

Mesela deprem olmuştu ve hükümet ilk 4 gün enkazlara müdahale edememişti, çünkü devlet yapısını bozmuştu, yani bu tür olağanüstü durumlarda müdahale etmesi gereken devlet organı TSK’nın depreme müdahalesini sınırlamıştı.

 

 

Yine bu dönemde Kızılay’ın çadır satması gibi durumlar vatandaşa hükümetin kurumları nasıl bozduğunu ve her türlü meşruiyet ve yönetimsel ahlak sınırları dışına çıktığını göstermişti.

 

 

Keza hayat pahalılığı, çocukların süt içmesinin bile imkansızlığı gibi konular ön plandaydı.

 

 

Konut fiyatlarındaki artış, enflasyon sebebiyle maliyetlerin her işi imkansız hale getiren durumu, Istanbul gibi şehirlerde nüfusun artık Hindistan görüntüsüne girmiş olması en görülür olan tablolardandı.

 

 

Bugün geldiğimiz noktada seçim gündemi maalesef verilen bir sürü siyasi frikikin neticesinde şu iki nokta baskın hale geldi…

 

 

1-ABD’li şirket mi, Bayraktar mı?

2-HDP Kılıçdaroğlu’nun arkasında, HDP ve PKK mı , AKP mi?

 

 

Bu seçim öncesinin hiç gelmemesi gereken nokta buydu.

 

 

Ama geldi, tam buraya oturdu.

 

 

Bugün Giresun’daydı Erdoğan.

 

 

Doğu Karadeniz’i hangi eksende kilitleyebilirse, onu yapıyor şu anda.

 

 

PKK diyor, Amerika diyor.

 

 

Sanki Türkiye’nin sorunu şu anda Bayraktar mı yapsın İHA’ları, ABD mi?

 

 

Sanki muhalif seçmenin hükümetle derdi , “Yok, İHA’ları Bayraktar değil, ABD yapsın.”

 

 

Sanki muhalif seçmen ABD gelsin, Türkiye’ye otursun istiyor.

 

 

Ama aynen bunu söylüyor şu anda Erdoğan.

 

 

Vukuu olmayanın şuyuunu yayıyor.

 

 

Ve, maalesef son haftalarda çok gereksiz biçimde Bayraktar tartışmasının içine giren muhalefet Erdoğan’a çok yardımcı oluyor.

 

 

Üstelik de HDP konusunun seçim öncesinde ön plana çıkmasına zemin de hazırlamış oldu muhalefet.

 

 

Son günlerde basına yansıyan en güçlü CHP mitingleri, İzmir dışında Ağrı ve Van.

 

 

Ve, bu ön plana çıktı seçim öncesi.

 

 

Sanki HDP ile CHP bir taraf, AKP öteki taraf olmuş gibi lanse ediyor bunu Erdoğan.

 

 

CHP, bu ülkenin kurucu partisi…

 

 

Diyelim ki, Türkiye’de hiçbir Kürt sorunu yok.

 

 

O zaman CHP bu hükümete 180 derece zıt olmayacak mıydı, olacaktı.

 

 

O zaman neden tüm diğer 180 derecelik zıtlıklar ön planda değil de, bir tek HDP resmi ön planda.

 

 

Hülasası, seçim sonucundan endişeliyim.

 

 

CHP’nin seçim stratejisini yanlış kurmuş olduğunu düşünüyor ve görüyorum. Ki, buna dair aylardır birçok şey yazdım.

 

 

Yanılmayı öyle bir istiyorum ki…

 

 

Bırakın, İHA’yı, Bayraktar’ı, HDP’yi…..

 

 

Bu ülkeyi tamamen deforme eden bir hükümet var.

 

 

Istanbul Hindistan oldu, peynir ekmek ikilisi tarih oldu, tüm denizler mahvoldu, döviz bir daha inmeyecek bu hükümetle, diş macunu kullanmak lüks oldu, millet yıkanacak sabunu bulamıyor.

 

 

Yani, CHP neden geldi de, seçime 1 hafta kala bu eksene oturmasına izin verdi seçimin.

 

 

Bir of, çeksem karşıki dağlar yıkılır.

 

 

Uğraştığımız şeye bakar mısınız, Bayraktar, ABD ve HDP-CHP…

 

 

Doğu Karadeniz’i kaybettik bile hali hazırda, bana öyle geliyor.

 

 

Tek umudum, dışardan belli olmayan bir seçmen kararlılığı.

 

 

Bakalım.

 

 

Seçmen ama, yok kardeşim ben peynir yerine plastik yerim, et yerine tavuk gagası yerim diyecekse hala, bunun sebebini biraz da kendimizde aramalı değil miyiz?

 

 

Safile UUSL Twitter

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Köfteden de gitti birkaç puan
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz
Gökhan Zan ve ses kaydı